Nerede kaldı o kadar elma çeşidi?
Hemen Gümüşhane merkez Arzular Kabaköy’de akla gelen elma çeşitleri şunlardır: Göbek Misket, Bozluğan, Eşek, Çahçah, Söğüt, Gelin, Zıkzık daha nice türleri vadi boyunca bahçelerin gerdanlıklarıdır.
İlin meşhur elması tarih oldu.
Kuşburnu şehre indi ama tutunamadı! Yeterli ilgiyi göremedi.
Yörenin kendine has iklimi cennet nimetleri gibi sayısız ürünler sunuyor. Bunun kıymetini bilenlere selam olsun…
İsrail Yahudi ırkı için bölgede bu eşsiz flora ile gelecek arıyor.
Bu söylentiler kulaktan kulağa yayılıyor. Şehrimiz başta Doğu Karadeniz bitmeyen Pontus Rum iddialarına muhataptır yoksa kanlı taşeron terör örgütlerinin ne işi var bölgede!
Evet, “uyan millet evladı uyan!” diyoruz. Herkes kendi deresinde işe başlasın bir bilinç oluşsun o dereler Harşit’in kolları damarları ve Zümrüt vadi yeniden yeşilin her tonu ile buluşsun.
Çünkü o bahçelerin serini küçük bir yelle yazın vadiyi sarıyor aksi takdirde cehennem sıcağı gibi dayanılmaz sıcak asfaltı eritiyor.
İçine girilecek dere pislik aktığı için şehirde kimse kalmıyor sahillere akıyor.
Biz 1971 yılında orta okul öğrencisi iken serinlemek için elektrik santralının kanalına girerdik o bentte balık tutulurdu.
Balıklar kirlilikten katliama uğradı. Balık temiz vadi karga ceviz, bülbül dut için feryad ediyor yolu dutları ile meşhur olduğu için şehre uğrayan bülbül hayal kırıklığına uğruyor.
Feryadı yeri göğü yarıyor, gidiyor daha gelmiyor. Orijinal Gümüşhane elması arıyoruz. Pestili, Gümüşhane dutu ve cevizinden istiyoruz. O tadın alternatifi yok o meyve bahçeleri ve bostanlar sahiplerini hiç aç bırakmazdı.
İthal veya şehir dışından gelen her sebze meyve ve hazır gıda hepimizin utancıdır. Organik ürün deposu şehriniz kansere kalp vb. salgın hastalıklara karşı sağlık sıhhat ve hayattır, umuttur.
Kalan bahçeleri Allah rızası için koruyalım.
Betonlanan vadi yılan, kurbağa ve her türlü doğal ve yabani hayatı bitirdi.
Allah’ın verdiği rızkı kurbağadan yılandan vb. her türlü canlıdan esirgeyen mahrum eden canavar insanoğlu bu hesabı iki cihanda nasıl verecek!
Zira zirvelerden gelen serin suları vadilerde bekleyen sayısız canlılar var türleri yok oluyor. Bu ekolojik felakete davetiye çıkarır. Bu toprakların binlerce yıllık yerleşim kültürü yerleşim yerlerini vadi içi düzlüklere değil yamaçlara tepelere yapmaya örnektir.
Vadileri betonla değil fidanla bostanla doldurun çocuk ve torunlarımız çok az sayıda onlarda yok olma tehdidi yaşıyor. Böyle bir dünya bırakanların mezarına yarın gelecek ne çocuk ne torun kalır. O yüzden yeni bir silkiniş hayattır, umuttur, gelecektir.
Memleketin sahipleri ayağa kalkmalı!
Karnımızı doyurmayan o topraklar gelecekte milyonları bakar bir gün inşallah.
Zengin yeraltı ve yer üstü kaynakların fakir bekçileri bir gün zengin olur ama Ferhad’ı Şirin’i, Arzu’yu Kamber’i arıyor onlar.
Uçup gittiler o ruh o aşk o karşılıksız sevdalılar dönecek bir gün inşallah!
(Resim Gümüşhane Turizm Tanıtma elçileri sayfasından alınmıştır)
