Bugün pek farkında değiliz belki ama iki gün sabah kalkacağız her zaman yaptığımız gibi telefonumuzu elimize alacağız. Facebook’a ya da Instagram’a bir bakalım diyeceğiz, Dünya ‘da neler oluyor? (!) diye o da ne bugün babalar günümüymüş! Of hemen bi resim bulmalı eğer yoksa iki dakika da hemen çekinmemiz lazım çünkü o gün paylaşmazsan kabul olmuyor J.  E tabi bir de en afilisinden, güzel bir de iki dize döktürdün mü tamamdır.

Evet son birkaç senemiz maalesef bu şekilde geçiyor. Ne kadar da içler acısı bir durum öyle değil mi? Telefonu elimizden bırakıp yanımızdaki sevdiğimize sıkıca sarılmak yerine gösteriş yapmayı tercih ediyoruz.  Anneler günü, Babalar günü ve diğerleri, kutlanmalı veya kutlanmamalı bu kişinin tercihine kalmış bir şey olmakla beraber ayrı bir tartışma konusudur. Hepimiz her zaman ya kutlanmamalı deriz anneler- babalar yok istemem o günde neymiş öyle derler ama o gün hatırlanmak isterler. Biz de es geçmeyiz o günleri, tabir-i caizse suyunu çıkarana kadar kutlarız hem de. Ama bunu yaparken hep unuttuğumuz, görmezden geldiğimiz bir durum var ki o da; annesiz-babasız evlatlar, evladı olmayan anne-babalar.

Çevremize kör baktığımız günümüzde o kadar farkında değiliz ki kırdığımız gönüllerin.  Bu bizce özel günleri yaşamak yerine elinde şansı olsa direkt bir sonraki güne atlamak isteyecek ne çok kişi var hiç düşündünüz mü? Onlar için yeterince zorken neden yaralarına tuz basıyoruz.

Sevginizi sosyal medya da insanların gözüne sokarak, aldığınız hediyenin markasının reklamını yaparak göstermek yerine daha samimi olmayı deneyin.  Sosyal medyanın hayatımızın merkezinde olduğu şu zamanda, özel günlerinizin özel anlarınızın size özel kalması için çabalayın inanın bu daha samimi bi davranış.

Telefonu kapatın ve Dünya’ya dönün! Hayatın orada ki gibi değil de çok daha farklı olduğunu göreceksiniz. Siz annenizi babanızı paylaşırken yüreği burkulan bir evlat göreceksiniz ya da evladınızla fotoğraf paylaştığınızda gözü yaşlı bir anne-baba…


Sevdiklerimizin yanında ziyan ettiğimiz saatlere, fotoğraf çekip yüklemekten kafamızı kaldırıp bakamadığımız doğaya, güneşe… 


Gelin bir incelik gösterelim, incitmeyelim gönülleri.

Ebru YILMAZ