Hani Türkler Göçebe Bir Kavimdi? Hani Türkler Göçebe Bir Kavimdi?
İzmir'de, 2010'da düzenlenen ve 357 kişinin yargılandığı, 'askeri casusluk' davasının soruşturma aşamasında usulsüzlükler yapıldığı iddiasıyla 2'si başka suçtan olmak üzere 22'si tutuklu 68 sanığın yargılanmasına devam edildi. Bir numaralı sanığın Fethullah Gülen olduğu ve İzmir 2.'ci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasında, iddianamede müşteki ve sanık ifadelerinin bulunduğu bölümlerin okunmasına devam edildi.

İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklarla taraf avukatları ve müştekiler katıldı. Duruşmada iddianamenin müşteki ifadeleri bölümünde, askeri casusluk davasında yargılanarak beraat eden eski Jandarma Genel Komutanlığı Muhabere Elektronik ve Bilgi Sistemleri (MEBS) Başkanlığı Şube Müdürü Engin Çırakoğlu'nun ifadesi de okundu. Çırakoğlu, iddianamedeki ifadesinde, TSK'da kritik görevde olan personelin özellikle seçilerek suçlandığını, kendisiyle birlikte 14 MEBS personelinin yargılandığını ve hedef tahtasına yerleştirildiğini ileri sürdü. Çırakoğlu, kritik birimlere fark edemedikleri bir şekilde cemaat mensubu personel sızdığını ve böyle bir kumpasa kendilerini dahil ettiklerini öne sürdü.

"BÜTÜN DELİLLER SAHTE ÇIKTI"

Askeri casusluk davası sırasında tutuklanarak 22 ay ceza evinde kalan ve daha sonra tüm sanıklarla birlikte beraat eden eski Diyarbakır Askeri Hastanesi Başhekimi emekli Tabip Albay Ergün Özkan, iddianamede yer alan ifadesinde, davanın kumpas olduğunu, bütün delillerin sahte çıktığını, esas suçluların sahte delilleri üretenler olduğunu savundu. Askeri casusluk davasında suçlanmasına dayanak belgelere bir doktor olarak ulaşmasının mümkün olmadığını aktaran Özkan, bu durumu savcılık ve mahkeme aşamasında ısrarla dile getirmesine rağmen tutuklandığını vurguladı. Esas suçluların sahte delilleri üretenler olduğunu ifade eden Özkan, belgelerin oluşturulduğu ve son kaydedildiği tarihlerde o birliklerde görevli olmadığını bunları ispatlamasına rağmen hep tutukluluk halinin devamına karar verildiğini kaydetti.

ASKERİ CASUSLUK SORUŞTURMASI

İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne 10 Ağustos 2010'da gelen bir e-posta ihbarı sonrası, 'Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma' soruşturması başlatılmıştı. E-posta ihbarıyla başlatılan operasyonlarda, aralarında general ve amiral seviyesinde muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 sanık ve üst düzey askeri yetkili, devletin gizli bilgi ve belgelerini yabancı istihbarat servislerine vermekle suçlanmıştı. Konuyla ilgili İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, mahkeme heyeti, geçtiğimiz şubat ayında tüm sanıkların beraatine karar vermişti.

KUMPAS İDDİALARI ÜZERİNE SORUŞTURMA

İzmir'de görülen ve tüm sanıkların beraat ettiği askeri casusluk davası sonrası, davanın soruşturma aşamasında sahte deliller üretildiği, usulsüzlükler yapıldığı, kumpas kurulduğu iddiaları üzerine soruşturma başlatılmıştı. Bu soruşturmada, aralarında eski İzmir Emniyet Müdürü A.B., mülkiye başmüfettişleri, üst düzey emniyet müdürlerinin de bulunduğu 25 kişi tutuklanmıştı.

SANIKLARA YÖNELTİLEN SUÇLAMALAR

İddianamede, sanıklar hakkında Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddeleri kapsamında, "silahlı terör örgütü kuruculuğu, yöneticiliği, üyeliği, örgüt faaliyetleri kapsamında devlet ve ülkenin bütünlüğünü bozmak, hukuka aykırı kişisel verileri kaydetmek, iftira, kamu görevlisinin resmi evrakta sahteciliği, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek ve yaymak, özel hayatın gizliliğini ihlal, suç delillerini yok etmek, gizlemek, değiştirmek ve suç uydurmak" gibi suçlamalar yer alıyor.
Cihan

Editör: TE Bilisim