Yüreğine dağları, denizleri sığdıran, ayrılığı, ölümü ve aşkı ezgileriyle birleştiren Bozkırın tezenesi Neşet Ertaş'ı dinleme mutluluğunu yaşamak ve gelecek nesillere tanıtmak lazım.

Şimdi geriye dönüp baktığımızda, büyük ustanın söyledikleri "Ah Yalan Dünyanın", "Gönül Dağı", "Kendim Ettim Kendim Buldum", "Haydar Haydar", "Zahidem", "Kesik Çayır", "Dertli Yoldaş", "Tatlı Dile Güler Yüze" türkülerinin kulaklarımızda çınlandığını hissetmemiz hissedir olmamız lazım.

       *               *              *

Müziği ve sözü birbirne tercih etmek elbette mümkün değil. Aşkın, acının, yakarişların bu kadar adeta nakşedilmesi karşısında hayranlık duymamak mümkün değil. hayatı, sevdayı ezgiyle harmanlayarak deruni bir kavrayışla ruhumuzun tellerine dokunan türküler söyleyebilmek birikimden öte, bir yürek ve gönül işi olabilir ancak...

Canlıların görünüşüne değil, içindeki öze değer veren Abdal'lık geleneğinin son temsilcisi olarak kabul edilen Neşet Ertaş, Hoca herkesi kucaklayıcı, toplayıcı, birleştirici, karakteriyle bu ünvanın hakkını vermeye çalışan gayret eden bir sanatçıydı en azından ben öyle bakıyordum rahmetli Neşet Ertaş,a...

Neşet Ertaş aynı zamanda Bektaşilik öğretisinin,  öğreteninin, örneklerini deyişlerine söylemlerine yansıtarak Keremlerden, Memnunlardan, Karacaoğlanlardan, Kanberlerden, pir Sultanlardan mahsunilerden, beslenen kadim aşk geleneğinin temsilcisidir. diye düşünüyorum...

                     *  

       İnsanların peşin den koşma,

Kendin ol, kendi işinle meşgul ol ve kendini geliştir...

               Doğru insanlar;

Gerçekten hayatında olması  gerekek insanlar,

Sana gelecekler ve hayatında kalacaklar,

                         Will Smith

                           Edebiyat

Türk dünyasının sesi: Azerin Türk dünyasının sesi: Azerin

                               *

Vicdan ölmemiş ise her günah bir

Rahatsızlık oluşturur...

GÜNÜN SAHİBİNE HAMT OLSUN YENİ HAFTAYA BİSMİLLAH

Nizamettin Aras

Editör: Kerim Öztürk