Bir çay ocağında oturuyorduk. İki kişi kendi aralarında hararetle tartışıyorlardı.Biri diğerine, bu yolsuzluklar ve rüşvet konusunda ne düşündüğünü sordu.? Cevaben, “Kardeşim, bunların yolsuzluk yaptığına kesinlikle inanıyorum, herkeste bunu biliyor. Çalıyorlar ama iş de yapıyorlar dedi.” Her ne sebeple olursa olsun çalmak, yüz kızartıcı bir suç değil mi?. Dinen haram değil mi? Diye diğeri çıkıştı. Çalıyorlar denilince akla, AKP İstanbul milletvekili Metin Külink geldi.. Ne demişti? 17 Aralık “Yolsuzluk ve rüşvet operasyonu için,” Allah insanlara günah işleme özgürlüğü vermiştir. İnsanların günah işleme özgürlüğüne müdahale edildiğini” savunmuştu. Yani 17 Aralıkta bir yolsuzluk yapılmış, günah işlenmiş, ama bu günah işleme özgürlüğünü Allah’ın verdiğini söylüyor. Milletvekili kendine göre, insanların günah işleme özgürlüğünü savunarak, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet iddiaları, sanki meşruuymuş gibi göstermeye çalışmıştır.. Evet yolsuzluk yapanlar, esrar içenler, gayri meşru işler yapanlar, kendi cüzi iradeleri ile bu suçları işlerseler, cezalarını da hukuken çekmeleri lazımdır.. Ama, bu işledikleri suçlara, Allah’ı ( haşa) şahit gösteremezler. Rotterdam İslam Enstitüsün rektörü olan Prof Dr. Ahmet Akgündüz., yazdığı makale de, AKP iktidarından önceki iktidarları kast ederek, “ Bundan öncekiler, İMF’den aldıkları kredilerin %80 nini çaldılar, % 20 si ile iş yapmışlardır.. Bunlar ise ( Ak-Parti) aldıkları kredinin %20 sini çalıyorlar, %80 ile iş yapıyorlar” dedi. Bu makaleyi okuyunca şaşırdım. Bu“ Çalıyorlar” sözcüğünü kendisine hiç yakıştıramadım. Bu beni çok rahatsız etti. İslam dinine göre, bir lirada çalınsa haramdır, 1000 lira çalınsa da haramdır. Bize hocalarımız böyle öğretti. Ne demek? “Çalıyorlar ama, iş de yapıyorlar” Yani bunların çaldıklarını açıkça söylüyor.. Çalmak yüz kızartıcı suç değil mi? Çalmak bir Müslüman’a yakışır mı? “Devlet hazinesinden çalınmazsa yolsuzluk olmaz” diyenlerde var. Kim olursa olsun, ister bey tül maldan olsun, isterse herhangi birinin malı ve parası olsun çalmak, yüz kızartıcı suçtur ve hırsızlıktır. Devlet hazinesinden çalınmazsa, hırsızlık değildir anlayışı da çürümüş bir anlayıştır. Hırsızlık yapmak da dinen haramdır ve Ceza kanunlarımıza göre de suçtur. Dedim acaba, “Hırsızlık” çıkarılan torba kanunlarla suç olmaktan yoksa çıkarıldı da bizim mi haberimiz yok? Çünkü gece yarısı kimse duymadan çıkarılan torba yasalarını fazla bilende yok. Efendimiz hadisi şeriflerinde buyuruyor ki, “ Öğle bir zaman gelecek ki, doğru söyleyenler , hakkı tavsiye edenler, doğru söyledikleri için haramdan uzak durdukları için eza ve ceza görecekler. Yalan söyleyenler, halkı aldatanlar, taltif edilecek ve terfi alacaklardır.” Acaba o dönemi mi yaşıyoruz? Bundan 15-20 yıl önce, bir kişi bir yeri soymuşsa, yada devlet malını çalmışsa, insanlar sorardı bu hırsızlığı kim yaptı? Acaba aç mıydı? Susuz muydu, kimsesiz miydi, neden çaldı.? Derlerdi.. Şimdi ise, hırsızlık yapanları, yalan söyleyenleri, haram yiyenleri, devleti soyanları sormuyorlar.Ya! Hırsızları haber verenleri ve yakalayanları, sorguluyorlar. Eskiden polisler hırsızları yakalıyorlardı. Şimdi ise, hırsızlar polisleri yakalıyorlar.