Son 10 yılda 171 milyar dolarlık bütçe açığı verildi. Özelleştirme adı altında elde avuçta ne varsa satıldı ve elde edilen gelir ise son Boğaz köprüleri ve otoyol satışıyla 41 milyar dolar oldu. Bu Satış, açığın ancak yüzde 23’ünü karşılayabildi.Cumhuriyet kurulalıdan beri Devlet eliyle kurulan fabrikalar bir bir satıldı,kapatıldı.Bugünkü şartlarda devletin en işlek geliri ,vatandaşlardan alınan vergiler. Maaşlara yapılan zamlarla ,vergilere yapılan zamları karşılaştırdığımızda ,uçurumlar ortaya çıkıyor. Vatandaş kemeri sıkıyor sıkmasına da nereye kadar? Hayat artık düşük gelirliler için çekilmez konuma geldi. Ancak hükümet yetkililerini,başbakanı dinlediğimizde herşey ne kadar güzel ,işler çok iyi diyorsun. Eve gidip geliri gideri bir hesap ediyorsun,ihtiyaçlara bir göz atıyorsun ,işin içinden çıkmanın imkanı yok. Beyin yıkama ve propaganda ile gerçekler ters düz ediliyor. Vatandaş ise ya borç batağına sürükleniyor,ya kafayı sıyırıyor,ya intihar ediyor,ya da hırsızlık,sahtekarlık yapıyor.Cezaevleri ağzına kadar dolu. Onlarca yeni cezaevi yapılıyor. Türkiyenin geldiği nokta budur!

Türkiye hergün şehit veriyor, ama bu durum alışkanlık yapmış ,kimsenin umurunda değil.PKK lı kadına ağlayan, ona yapılanlar bana yapılsa bende dağa çıkardım diyen , bu adamlardan ve bu ortamdan Türkiye kurtulmalıdır. Geçenlerde aklı saralıdan beri ,ömrünü Türkiye'yi bölmek için geçiren,PKK nın yan kuruluşu gibi çalışan Şerafettin Elçi öldü. Tamam da, bu devleti yönetenler,AKP ,CHP, BDP tam kadro oradaydılar. Açıkçası sadece MHP yoktu . Adamı göklere çıkardılar.Kimisi memleketine kadar gitti. Şehitlerimize verilen değer ile bu tutumu karşılaştırdığımızda ,insan şaşkınlık yaşıyor. Herkesin neler olduğunu öğrenmesi gerekir.Sloganlarla insanları uyandıramazsınız .Okumak öğrenmek ,Dünyayı ve Türkiyeyi iyi tahlil etmek lazımdır. Zaman zaman yazılan köşe yazıları ile bir nebze olsun katkıda bulunmaya çalışan değerlerimiz var. Ancak insanımız okumayı hiç sevmiyor. Gazete ,kitap okuyan sayımız çok az. Onun içindir ki başka düşüncede olan insanlarla medenice tartışan insan sayımızda az. Kendi yazdığımız yazılardanda müşahademiz odur ki,yazılan yazılar çok az okunuyor .Tıklanıp geçiliyor,görüp geçiliyor.
Sayıları az da olsa milli meselelerle ilgili yazılar yazan değerli yazarlarımız var .Bu yazarlarımızın yazıları okunmuyor. Bir köşe yazısı yazmak zaman ve emek istiyor. Hiç olmazsa emeğe saygılı olunması lazım. Çay bahçesinde yan masada tartışan iki kişiyi izledim,kulak misafiri oldum. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Bekasını ,korunmasını ,bölünmemesini savunan arkadaşımız sadece bildiği slogan türü şeylerle yetindiğini ,bilgi donanımlı olmadığını gördüm. Diğeri Türkiyede yaşayan halklardan ,onların özgürlüklerinden ,ayrı devletler kurulmasının doğallığından bahsediyordu. Kominizmin yıkılması ,çökmesi ile tarihe gömülmüş,çağ dışı kalmış Marksist-Leninist sistemini ,ona bağlı olarak kurulmasını istediği Sosyalist Kürt Devletini ,artıkdeğer teorisini öyle bir savunuyor ki. İnandıklarına iyi çalışmış. Bu arkadaş Türkiye Cumhuriyeti Devletinin faşist bir devlet olduğunu ve yıkılmasını ,Federasyon Site Devletcikler kurulmasını özenerek savunuyor. Bölünmemizin Emperyalistlerin işine geleceği, bu gemi parçalanırsa,batarsa hepimizin batacağını savunan arkadaşın ,savunmalarında cılız kaldığını gördüm.Vatan sevdalıları da ,hainler kadar bilinçli olsa mesele kalmayacak. Ancak hainler her hususta bir adım ilerde. Okullar onlarda,sokak onlarda ,pazar yerleri onlarda,güzel dinimiz bazı tekellerin elinde vb. Sıralayabiliriz...
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bölünmezliğini savunan arkadaşın ,Dünyadaki sistemler , Türkiyenin bugünkü durumu,iç ve dış tehdit ,bu satılan kurumların çoğu hangi yabancı şirketlere satılmıştır? Bu gibi konulardan pek bilgisi yoktu. Onun bildiği sadece parti içi ayak oyunları idi.Bir nesil nasıl mahfediliyor? Millilikten uzak gazetelerle,şirret yayın yapan bir çokTV lerle vb. Bu milletin evlatları yabancı kültürlerle beslene beslene ,özünden ve kimliğinden habersiz yetiştirilirse olacak olan budur.Türk Milletinin bölünmez bütünlüğünü savunanlar ,kendilerini iyi yetiştirmelidirler. Okumalı ,öğrenmeli ,bunca hainle,bunca emperyalist uşakları ile mücadele etmede her hususta güçlü ve bilinçli olunmalıdır. Türkiyede neler oluyor? Bu durumlara neden gelindi? Satılan milli Kuruluşlarımızın akibeti ne durumda? Bu ülkenin başına daha neler gelecek? Bu sorular herkesi ilgilendirmelidir. Bilinçli olmamanın sonucudur ki yılların milli davası HALA YÜZDE ONİKİ-ONÜÇ civarlarında seyrediyor .Herkes birbiri ile uğraşıyor,küsen ,darılan ortamın dışına çekiliyor. Meydan çoğu zaman kalitesiz,menfaat perestlere kalıyor. Ve Türkiye peyder pey özelleştirme adı altında satılıyor. Herkes başını önüne alıp düşünmelidir. Kabadayılıkla,basit oyunlarla,boş zaman harcamakla,bol bol eleştirmenlik yapmakla bu milleti uyandırma ve halka inme şansı yoktur.Herkes elini taşın altına koymalıdır. Milli ve manevi değerlerimize,bu ülkenin dağına taşına,toprağına ,bayrağına,birlik ve beraberliğimize, Cumhuriyetimize birlikte sahip çıkmalıyız.

Saygılarımla...
Cevat Nas