Mevlüt Çavuşoğlu’nun New York’ta kalp ameliyatı olan Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis’i Yunanistan Dışişleri Bakanı Evangelos ile birlikte ziyaret etme önerisinin yankıları devam ediyor. Çavuşoğlu’nun bu açıklamalarını doğru bulmadığını dile getiren Hüseyin Özgürgün, “Bile bile mi yapılıyor yoksa reddedeceklerse etsinler diye mi yapılıyor. Onu bilmiyorum. Âmâ neticesi belli olan bir öneriyi Rumların artık net olarak bu tip önerilere verecekleri cevaplar belliyken Türk Dışişleri Bakanlığı’ndan çok daha aktif çok daha netice alıcı ve bu konuda daha ileriye gidebilecek bir hareket beklemekte bizim hakkımız diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
“RUMLAR BU TARZ SÖYLEMLER BEKLİYOR”
Bu tip tekliflerin artık klişeleştiğini savunan Özgürgün, Rumların beklediği tavırların da bu tarz söylemler olduğunu aktardı. Rum kesiminin bu açıklamalardan beslendiğine dikkat çeken Hüseyin Özgürgün, Çavuşoğlu tarafından yapılan çağrının Rumların lehine döndüğünü vurguladı.
Rumların uzlaşmaz olduklarını göstermek için yapılsa bile bu söylemlerin artık o noktadan çıktığına işaret eden Özgürgün, “Şimdi Türk Dışişleri Bakanı benim sınıf arkadaşımdır. Kendisi ile yıllarımız aynı sıralarda geçti. Çok iyi niyetli ve çalışkan olduğunu da biliyorum, ama Rum tarafının bu noktadaki duruşunu ve Rum tarafının bu konularda nasıl bir politika izlediğini 1960’lardan beri izlediğini ve bunun hiç değişmediğini ne söylemin ne hareketin böyle zamkla yapışmış gibi yerinde durduğunu artık. Türk bürokrasisini Türk dışişleri bakanlarının bilmesi gerekiyor.” diye konuştu.
“BİZİMLE DE İSTİŞARE EDİLMELİYDİ”
Türkiye’nin Rum kesimine net bir şekilde “Sen orada bir devlet olduğunu iddia ediyorsun; ama ben seni tanımıyorum. Ben Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanıyorum. KKTC yetkilileri ile direkt temas edip Kıbrıs’ta bir anlaşmaya varmanın dışında Türkiye ile görüşme şansınız ve ya Türkiye ile herhangi bir şekilde muhatap olma şansınız yoktur” demesi gerektiğini kaydeden Özgürgün, şunları söyledi: “Türkiye ile görüşmek Yunanistan ile görüşürüz ama tanımadığımız bir devlet bizimle görüşemez denmelidir. Bu da hem değerli dostum hem sınıf arkadaşım Sayın Mevlüt Çavuşoğlu da bu konuda tabii ki bizimle istişare ederse bizimde aktif olarak desteklerimiz olacaktır.”
“YUNANİSTAN İLE RUMLARIN AĞIZ DALAŞI PLANLI”
Yunanistan’ın son dönemlerde Türkiye ve Kıbrıs konusunda ılımlı gözükmeye çalışmasının danışıklı dövüş olduğunu belirten Özgürgün, bunun iki ülke arasında planlanan bir gösteriş olduğunu ifade etti.
Oysa Rum kesiminin Yunanistan’ın dışında kesinlikle hareket edemeyeceğini iddia eden Özgürgün, “Hareket edeceği zaman yalnız kalacağını bilir. Kıbrıs’taki hedef zaten kendilerince Yunanistan’a bağlanmaktır. Bu hedef değişmedi. Rum Ulusal Konseyi kararları arasında bu hedef duruyor. Adanın Yunanistan’a bağlanması dışında bir şansları olmadıklarını da biliyorlar. Ya da Türkiye’ye bağlanması dışında.” sözlerini aktardı.
“YUNANİSTAN TÜRKİYE’YE YANAŞMAYA ÇALIŞIYOR”
“Yunanistan şu ana güçsüz düştüğü için Türkiye’ye yanaşmaya çalışıyor.” diyen Özgürgün sözlerini şöyle sürdürdü: “ Yunanistan biraz güçlensin, biraz kendisini güçlü hissetmesi durumunda 1950’lereki gibi yine ortaya çıkıp aynı şeyleri yapacaklarından şüphem yok. Bunu sağlam bir şekilde ortaya koyup sağlam bir anlaşmaya bağladıktan sonra bunlar görülebilir. Kıbrıs konusu ancak böyle ilerler.”
TALAT: GERÇEKLEŞME ŞANSI OLMAYAN BİR ÖNERİYDİ
KKTC İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat da konu ile ilgili olarak Çavuşoğlu’nun açıklamalarının iyi niyetli fakat gerçekleşmesi muhtemel olmayan bir açıklama olduğu nitelemesinde bulundu.
Söz konusu teklifin Rum tarafının kesinlikle kabul etmeyeceği bir öneri olduğunu yineleyen Talat, “ Gerçekleşme şansı olmayan bir öneri olduğu nitelenebilir. İnsani bir öneri olmasının yanında yapılması gereken bir öneriydi; ama Rumların bunu kabul etme ihtimalinin olmadığı da biliniyor. Rum kesiminin politikası budur. Bugüne kadar hep böyle yaptılar. Böyle bir takıntıları var. Buna her zaman başvuruyorlar.” dedi.
“YUNANİSTAN’IN TÜRKİYE İLE İYİ İLİŞKİSİ DOĞAL”
Rumların son zamanlarda Yunanistan’ın açıklamalarının tersi yönde ilerlediğini de bildiren Talat, “
Sorun Kıbrıslı Rumların sorunudur. Dolayısıyla Yunanistan’ın ılımlılığı ile ilgili bir şey olduğunu düşünmüyorum. Yunanistan tabii ki ılımlı olacak. Türkiye ile ilişkileri bakımından Yunanistan’ın Türkiye ile yakın ilişki içerisinde olması son derece doğaldır. Rum tarafı aynı tutumunu sürdürüyor. Doğru bir tutum olduğunu söylemiyorum ama yıllarca çektiğimiz sorunu yaşadığımız tutumları budur.” şeklinde sözlerini tamamladı.
Editör: TE Bilisim
