'MAVİ MARMARA'DA ÖLEN FURKAN'IN BABASI: ÖZÜR YETERLİ DEĞİL, GAZZE'DEN AMBARGO KALKSIN

Gazze'ye insani yardım malzemesi götüren 'Mavi Marmara' gemisinde öldürülen 9 kişiden ABD vatandaşı lise öğrencisi 19 yaşındaki Furkan Doğan'ın babası Doç. Dr. Ahmet Doğan, "İsrail'in Türkiye'den özür dilemesi ve tazminat tek başına yeterli değil. Gazze'den ambargonun kaldırılması da gerekir. Zira, oğlum bu uğurda şehit oldu" dedi. Doç. Dr. Doğan, ABD'ye açtığı tazminat davasını ve diğer davaları da geri çekmeyeceklerini kaydetti.

Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ahmet Doğan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı arayıp özür dilemesini İnsan Hak ve Hürriyeti İnsani Yardım Vakfı Kayseri Şubesi'nde düzenlediği basın toplantısında değerlendirdi. Doç. Dr. Ahmet Doğan şunları söyledi:

"İsrail hükümetinin özür dilediğini ve tazminat ödeyeceği haberini, üniversitede ders çıkışı gelen telefonlardan öğrendim. Daha sonra medya mensupları da beni aradı. Bizim başından beri bu konuda 3 şartımız vardı. Birincisi özür, ikincisi tazminat, üçüncüsü ve en önemlisi ise oğlumun şehit olmasına yol açan Gazze'deki ambargonun kaldırılmasıdır. Özür dileme ve tazminat tek başına yeterli değildir. Gazze'den ambargonun kaldırılması da gerekir. Zira, oğlum bu uğurda şehit oldu."

Doç. Dr. Ahmet Doğan, Mavi Marmara saldırısında yaşamını yitiren oğlu ABD vatandaşı olduğu için bu ülkede açtığı tazminat davası ve diğer davaları geri çekmeyeceklerini kaydetti.

Kayserili lise öğrencisi Furkan Doğan, babasının görevli bulunduğu dönemde ABD'de dünyaya gelmişti. Üniversite sınavına hazırlanan ve Tıp Fakültesi'ne girebilmek için yabancı kontenjanından yararlanmak isteyen Furkan Doğan'ın Türk vatandaşlığından çıkmak için yaptığı başvuru kabul edilmiş ve ABD vatandaşı olmuştu.

MAVİ MARMARA'DA EŞİ ÖLEN ÇİĞDEM TOPÇUOĞLU: BİZ ÖZRÜ KABUL ETMİYORUZ

Gazze'ye insani yardım götürürken saldırıya uğrayan 'Mavi Marmara' adlı gemide yaşamını yitiren milli tekvandocu 54 yaşındaki Çetin Topçuoğlu'nun olay sırasında yanında olan eşi Çiğdem Topçuoğlu, İsrail'in özrünü kabul etmeyeceğini söyledi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu'nun, 'Mavi Marmara' gemisinde yaşamını yitirenler için Türkiye'den özür dilemesinin ardından açıklama yapan, eşi gibi milli tekvandocu olan Çiğdem Topçuoğlu, İsrail'in tüm insanlıktan özür dilemesi gerektiğini kaydetti. Çiğdem Topçuoğlu, şunları söyledi:

"İsrail, bugün Türkiye'den özür diledi. Başbakanımız da bu özrü kabul ettiğini izah etti. Ama bu özür bizim için yeterli değil. Bugüne kadar katletmiş olduğu tüm insanlıktan özür dilemeli. Ancak bu şekilde özür yerine ulaşır. Tüm insanlıktan özür dilemesi için çocukları katlettiklerinde onları sadece bir varlık olarak gördüklerini söyledikleri zihniyetlerini değiştirdiklerinde o özür kabul olur. İnsan, insanlıktan nasibini almışsa o özür geçerlidir. Biz şehit Çetin Topçuoğlu ailesi olarak özrü kabul etmiyoruz."

MAVİ MARMARA’DA ÖLEN FAHRİ YALDIZ’IN KARDEŞİNİN BURUK MUTLULUĞU

Ukrayna, Oyunun Sonu Nedir? Bütün Bir Ülkenin Özelleştirilmesi Ukrayna, Oyunun Sonu Nedir? Bütün Bir Ülkenin Özelleştirilmesi

İSRAİL'in Gazze'ye insani yardım taşıyan Mavi Marmara gemisine yönelik baskınına ilişkin Türkiye'den özür dilemesi, baskında yaşamını yitiren 9 kişi arasında bulunan Adıyamanlı Fahri Yaldız'ın kardeşini mutlu etti. Baskında ağabeyini kaybeden Hasan Yaldız, "2 yılı aşkın bir sonra da olsa İsrail'in özür dilemesi bizlere buruk mutluluk yaşattı" dedi.

31 Mayıs 2010'da, Gazze'ye insani yardım taşıyan Mavi Marmara gemisine İsrail askerleri tarafından sabaha karşı düzenlenen operasyonda Adıyamanlı Fahri Yaldız'ın da aralarında bulunduğu 9 Türk vatandaşı yaşamını yitirdi. Yaşanan bu baskına ilişkin İsrail'in bugün Türkiye'den özür dilemesi olayda yaşamını yitiren Fahri Yaldız'ın yakınlarını da mutlu etti. Fahri Yaldız'ın kardeşi Hasan Yaldız, İsrail'in özür dilemesinin Türkiye'nin uluslararası alandaki başarısı olduğunu ifade ederek, "Bu Türkiye'nin bir başarısıdır. 2 yılı aşkın süre verilen mücadele sonucunda İsrail tüm dünya kamuoyu önünde Türkiye'den özür dilemek zorunda kaldı. Bu Türkiye Cumhuriyeti için ve bizler için büyük bir başarıdır. Bu baskında şehit düşenlerin aileleri için de büyük bir başarıdır" dedi.

Yaldız, bundan sonraki süreçte öncelikli taleplerinin tazminat değil, Gazze'ye yönelik ambargonun kalkması olduğunu da sözlerine ekledi.

MAVİ MARMARA TANIĞI KONUŞTU

İNEGÖL İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Derneği Eski Başkanı İlyas Sağlam, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

Mavi Marmara gemisinde de bulunan Sağlam yaptığı açıklamada "Elhamdülillah bugün Müslümanlığın bir başarısıdır. Zafer diyemeyiz, ama inşallah zaferde olur ambargonun kalktığı gün Filistinli kardeşlerimizin özgürlüğüne kavuştuğu gün orda ki İsraillin ambargosunun bittiği gün zafer olacaktır. Bugün hiç olmayan bir şey oldu hani olmaz denen şeyler olmaya başladı. Allaha çok şükür İsail özür diledi. Bu onun bütün dünyada artık suçluluğunun ispatıdır. Bundan sonra zannediyorum dünyada adalet varsa bu özrü mutlaka mahkemeler dikkate alacak ona göre karar verecektir. İlyas Sağlam biliyorsunuz 31 Mayıs 2010 tarihinde İsrail'in Mavi Marmara saldırısında 9 kardeşimiz şehit oldu, bir kardeşimiz o zamandan bu zamana hala yoğun bakımdan çıkmadı. Bir nevi bitkisel hayat yaşıyor, Allah kendisine acil şifalar versin. Tabi yaralılarımız orda yaşanan bütün bir alemi müslümanın tüm insanlığın gözleri önünde ceyran etti. Şükürler olsun bugün artık bir hak ortaya çıktı. Az önce bunu bende televizyonlardan yeni izledim. Gerçi insan bir garip oluyor baya baya ümidi kesmiştim. Yani İsrail'in ama Cenabı Allah demek ki olayları öyle geliştiriyor ki bundan sonrası için inşallah şunu anladım ki eğer insan inanırsa eğer birlik ve beraberlik içinde olursak ve beraberce hareket edersek özellikle millette destek olursa demek ki birşeyler kazanılıyor. Yok bu kadar bir ülke bu kadar güçlü ülke bütün bunlar hepsi zamanla aşılıyor. İnşallah çabalarımızı sürdürmeye Allah yolunda ihlasla yaptığımız hizmetlere devam edeceğiz. İnşallah alacağımız mesafeler daha çok var bunlarıda rabbim lütfetsin diyorum" dedi.

Sağlam, İsrail'in tazminat vermeyi kabul etmesini de değerlendirdi. Sağlam, tazminat almaları halinde İnegöl'den giden Varol Yılmaz, Fikret Bayram ve kendisi bu parayı Filistin'e bağışlamayı kararlaştırdıklarını söyledi. Son olarak olayı duyduğu andaki tepkisini paylaşan İlyas Sağlam, "Aslında sevinçli haberler üst üste geliyor. Biliyorsunuz memleketimizde 35 yıldır devam eden bir PKK belası inşallah tarihe gömülecek onun burukta olsa sevinci vardı. Buruk sevinç iki oldu. Yani buda öyle bu da buruk. Neden? Çünkü öbür tarafta İsrail, hala zulümleri devam ediyor, hala Kudüs esaret altında dolasıyla sevindik tabi. Ama şunu dedim ilk tepkim şu oldu; Bu İsrail'in zilleti inşallah İslam'ın da izzetinin ortaya çıkışıdır" diye konuştu.

DHA

Editör: TE Bilisim