Eğitimde soru çözmek mi sorun çözmek mi? Eğitimde soru çözmek mi sorun çözmek mi?
 BİR ÜLKENİN EĞİTİM KALİTESİ, ÖĞRETMENİNİN KALİTESİ KADARDIR

PISA Direktörü Andreas Schleicher, Türkiye’nin PISA’daki başarısını değerlendirirken, “Öğretmenleriniz ne kadar iyiyse eğitim sisteminiz de o kadar iyidir. Bunun için hükümet, öğretmenliği hem finansal, hem entelektüel açıdan çekici kılmalıdır” diyor. Geleceğin insan gücünün yetiştirilmesinde en önemli unsurlardan biri olan öğretmenlerin  üstün mesleki niteliklere ve donanıma sahip olarak yetiştirilmesi, ülkemizin bekası açısından son derecede hayati bir önem taşımaktadır. Bununla birlikte, toplumda saygın bir yere sahip olabilmeleri için, öğretmenlerimizin mali ve sosyal statüleri mutlaka yükseltilmelidir.


Türk milli eğitiminin öğretmen yetiştirme konusunda oluşturduğu Öğretmen Okulları, Köy Enstitüleri, Eğitim Enstitüleri ve Yüksek Öğretmen Okulları gibi özgün eğitim kurumları, çeşitli zamanlarda siyasi sebeplerle kapatılmıştır. Bu okullardan yetişen başarılı ve idealist öğretmenler, eğitim hayatımızda oldukça etkili hizmetler yapmışlardır.  Bugün  nitelikli ve donanımlı öğretmenler yetiştirmek istiyorsak, bu eğitim kurumlarını çağın ihtiyaçlarına göre yeniden yapılandırarak, Öğretmen Liseleri ve Öğretmen Üniversiteleri adıyla yeniden hayata geçirmeliyiz. 


Öğretmenlerin mesleki bilgi ve öğretim teknikleri konusundaki yenilikleri takip edebilmeleri için en az beş yılda bir zorunlu hizmetiçi eğitime tabii tutulmalarında yarar bulunmaktadır. Tüm öğretmenlere “öğrenci merkezli eğitim, yapılandırıcı eğitim, eleştirel ve yaratıcı düşünme, araştırma teknikleri, çoklu zeka, girişimcilik, sınıf yönetimi, zaman ynetimi, gençlik psikolojisi ve sorunları” gibi eğitimdeki yeni yöntem ve kavramlarla ilgili hizmet içi eğitim verilmelidir.


Şartları hızla değişen küreselleşen bir dünyada yaşıyoruz. “Bilgi ve Enformasyon toplumu”nu geride bırakan çağdaş dünya, 4. Sanayi Devrimi’ne hazırlanıyor. Robotların sanayide insanların  yerini alacağı, yapay zekanın geliştirildiği, üç boyutlu yazıcılarla üretimin fabrikalardan evlere indirildiği, devasa miktardaki  bilgi yığınının veri analizleriyle ayıklanıp kullanıldığı bir döneme geçiyoruz. İnsan ilişkilerinin ve iletişimin hızla geliştiği, ihtiyaçların değiştiği ve çeşitlendiği,  bazı mesleklerin yerini yeni mesleklere bıraktığı bu dönemde, öğretmen eğitimi daha büyük önem kazanmıştır. 


Öğretmenlerimizin, dünyanın bu hızlı değişim ve dönüşümüne ayak uydurabilmesi için, kendilerini çok iyi yetiştirmeleri gerekir. Lisansüstü eğitimlerle, yan dallar yaparak, yabancı dillerini geliştirerek, çeşitli sertifika programlarına katılarak, branşlarındaki yeni yayınları okuyarak, mesleki panel, sempozyum, konferans ve çalıştaylara katılarak, yeni öğretim tekniklerini takip ederek, eğitim teknolojisini etkin kullanarak, proje hazırlama ve araştırma tekniklerini öğrenerek kendilerini sürekli  geliştirmelidirler. Bu konuda devletin de öğretmenlerimize gerekli desteği vermeleri, imkânları hazırlamaları gerekir. Ayrıca mesleğinde başarılı olan öğretmenler, mutlaka maddi ve manevi olarak ödüllendirilmelidir.   


Bu duygu ve düşüncelerle saygıdeğer öğretmenlerimizin onur günü olan  ÖĞRETMENLER GÜNÜ’nü en samimi duygularımla kutlarım. Bu vesileyle Millet Mektepleri Başöğretmeni Atatürk’ü ve 2017 yılında bölücü terör örgütünce şehit edilen müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın ve sınıf öğretmeni Necmettin Yılmaz ile bugüne kadar terör olaylarında şehit düşen bütün öğretmenlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.


Sakin ÖNER


Editör: TE Bilisim