Osmanlı’nın dış borç belasının hüzünlü hikayesi! Osmanlı’nın dış borç belasının hüzünlü hikayesi!
Ambalajlı su sektörü, hızlı bir gelişime kaydediyor. 2007 yılında 8,1 milyar litre pazar büyüklüğü ve 2,5 milyar TL ciroya sahip olan sektör, beş yılda üretimi 2,2 milyar litreye, toplam cirosunu 1,1 milyar liraya çıkardı. 2012 yılında su pazarı 6,6 milyar litresi damacana, 3,7 milyar litresi pet satış kanalından olmak üzere toplam 10,3 milyar litre hacme ve 3,6 milyar TL ciroya ulaştı. Yıllık kişi başına su harcaması ise 138 litreye çıktı. İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, ambalajlı suya talebin devamlı arttığına ve tüketimin yaygınlaştığına dikkat çekti.

İZTO'da düzenlenen toplantıda, "Ambalajlı Su Sektörü Sorunları ve Çözüm Önerileri" masaya yatırıldı. Burada konuşan Demirtaş, güvenilir ve sağlıklı ambalajlı sulara taleple birlikte sektörün sıkıntılarının da arttığını belirterek, "Su hayattır, sağlıktır. Bu nedenle ambalajlı su sektöründe yapılan işin önemi de çok büyük.” dedi. Sektördeki problemleri ve çözüm önerilerini rapor haline getirerek ilgili bakanlıklara ileteceklerini kaydeden Demirtaş, “Yönetmelik ve yasalar çıkmadan önce ileride sorunlar yaşamamak için düşüncelerimizi ilgili bakanlıklara aktaracağız. Ayrıca laboratuvar ücretlerinin yüksekliği konusunda da sıkıntılar var. Biz de bir laboratuvar kurabiliriz.” diye konuştu. Su satıcılarının kriterlerini etik kural olarak belirlemek için çalışma yapılması gerektiğini vurgulayan Demirtaş, bu konuda bir alt komisyon kurarak çalışma başlatacaklarını, mesleği disipline etmek için sektöre yönelik toplantıları sürdüreceklerini kaydetti.

‘AMBALAJLI SU SEKTÖRÜ DİNAMİK BİR PAZAR HALİNE GELDİ’

İZTO Başkanı Demirtaş, suyun hijyenik şartlara uygunluğu ve kalite standartlarını sağlamasının öneminin altını çizerek, “Özellikle gelişen sağlık bilinci, yakın çevremizdeki suların kirlenmesi, nüfus artışı, gelir düzeyinin yükselmesi gibi faktörlerin etkisiyle değişen tüketim alışkanlıkları, ambalajlı su sektörünü dinamik bir pazar haline getirdi.” dedi. Yönetmeliklere ve denetimlere rağmen sektörün ciddi sıkıntıları bulunduğunu vurgulayarak, “Ülkemizdeki bütün ambalajlı su işletmeleri, Sağlık Bakanlığı’nın ruhsatlandırması ve denetimi altında. Doğal Mineralli Sular ile İnsanı Tüketim Amaçlı Sular Hakkında yönetmeliklere göre denetim yapılıyor. Kaynak ve içme sularına ait tesisler yılda bir Sağlık Bakanlığı, üç ayda bir de Halk Sağlığı müdürlüklerince denetleniyor. Yine damacana dolum tesisleri, Sağlık il müdürlüklerince denetleniyor. Şikayetler üzerine de su satan yerler kontrol ediliyor ama sektörde sorunlar mevcut.” şeklinde konuştu.

Suyun hayatın vazgeçilmezi olduğunu vurgulayan İzmir İl Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı Hacı Vakkas Benli de, “Ambalajlı su sektörünün temsilcilerinin yaptığı işin önemi çok büyük. Son dönemde basında, ambalajlı suların güvenliği konusunda birçok haber yayımlandı. Şu anda İzmir’de ambalajlı su üreten 12 firma var. Denetimlerimizi sürekli yapıyoruz.” dedi.

Editör: TE Bilisim