Afyon Kocatepe Üniversitesi akademisyenlerinin 2014 yılında başlattıkları çalışma başarılı bir şekilde sonuçlandırıldı. Et ve süt ürünlerine bor eklenerek yapılan çalışmalar neticesinde, ürün kaynaklı minerallerin insan vücudundaki faydalarının artırılmasının yanında, bu ürünlerin raf ömürleri de uzatıldı. 5 yıldır devam eden bilimsel çalışmanın neticesinde patent alındığı da bildirildi.

Söz konusu çalışma et ve süt ürünlerine bor madeni eklenip, hayvanlar üzerinde uzun bir araştırmayı içeriyor.

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Veteriner Fakültesi Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Mustafa Kabu ile Doç.Dr. Recep Kara beş yıldır yaptıkları çalışmanın detaylarını kamuoyu ile paylaştı. Bor bileşiklerinin tıpkı kalsiyum ve magnezyum gibi tuz halinde bulunduğunu söyleyen Mustafa Kabu, özellikle karaciğer yağlanmasının giderilmesikonusunda olumlu etkileri gözlemlediklerini ve bu bilgiye yönelik birçok makale yayınladıklarını anlattı.

Çalışma kapsamında kendisinin hangi bor madeninin kullanılabileceği ve kalsiyum açısından metabolizmaya etkileri kısmına ağırlık verdiğini açıkladı.

Uygun bor madeninin kullanılması halinde gıdaların raf ömrünün %20 oranında uzatıldığı tespit edildi.

Bor madeninin insan metabolizmasında çok önemli bir yeri olduğunu ifade eden Kabu, özellikle kanser hastalığında olumlu etkilerinin ortaya konduğunu açıkladı. “Yine, bor katkılı et ve süt ürünleri gibi gıda maddelerinin tüketilmesi halinde kanser başta olmak üzere, kalsiyum ile ilgili hastalıkları engelleyebileceğimizi düşünüyoruz.” diyen Kabu, yoğurt ve kaymak gibi ürünlerde başarı sağladıklarını, çalışmanın daha ileri aşamalarının halen devam ettiğini aktardı.

AB, Macar ekonomisine darbe vurmaya hazırlanıyor AB, Macar ekonomisine darbe vurmaya hazırlanıyor
Doç. Dr. Recep Kara, borun organizmalar için önemine değinerek, dışarında alınması gereken bir mineral olduğunu söyledi.

Sebze, kurutulmuş meyve ve kuru yemişlerin önemli oranda bor içerdiğini dile getiren Kara, et ve süt ürünlerinin bu açıdan yetersiz olduğunu anlattı. Bunlara bor eklenmesiyle ürünlerin zenginleştirilmesinin ve raf ömrünün uzatılmasının sağlandığınıbelirtti. 200’den fazla bor çeşidi olduğunu, gıdaların faydasının artması ve raf ömrünün uzatılması için en kritik noktanın doğru bor seçimiolduğunu sözlerine ekledi.

Bunu yaparken gıdanın karakteristik özelliğinin bozulmaması gerektiğini, et, süt, yoğurt, kaymak, peynir ve ayran gibi ürünlere ekleyerek en üst düzeyde fayda sağlanmasının amaçlandığını söyledi. Doç. Dr. Recep Kara, sözlerini borun doğrudan ve saf halde tüketilmesinin mümkün olmadığını belirterek noktalandırdı.

Editör: TE Bilisim