GEKA’nın desteğine teşekkür eden Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu Müdürü Selim Arpacı, bu proje ile incire ortak hizmet ettiklerini söyledi. Özellikle ovadan kıraça kaçan, dağlık bölgelere kaçan incirin durumunu gündeme getirmeyi hedeflediklerini aktaran Arpacı, “Belki de bu projenin sonunda bütün ovaya örnek olabilecek, kıraç alanlardaki incirin durumu ortaya koyulacak. Özellikle de erozyon en önemli faktör. Bundan 40-45 yıl önce ovadan kıraça kaçan incir, belki de erozyonla birlikte verimini ve kalitesini düşürecek. Bunun önlemini almaya çalışacağız.” dedi. Proje hakkında bilgi veren Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu’ndan Dr. İlknur Kösoğlu ise, “Projemiz, GEKA tarafından 2014 yılı Doğrudan Faaliyet Desteği kapsamında desteklenmeye değer bulunmuştur. Proje, 2015 Ocak ve Nisan aylarını kapsayanüç aylık bir süreçte gerçekleştirilecektir. Aydın Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, Efeler, İncirliova ve Germencik, Ziraat odaları, Tariş İncir Tarım Satış Kooperatifleri Birliği’nin ortak olarak yer aldığı projenin adını biz, 'Sessiz Kahraman' olarak koymuştuk. O bir kahraman, çünkü onun ismini koyan bu topraklar yüzyıllardır en zor şatlarda yaşamını sürdürmüş, aza kanaat getirmiştir. O bir kahraman, çünkü dünyanın en güzel meyvesi bu topraklardadır. Nice savaşlar, barışlar, yoksulluklar görmüş, yılmamış, bizi terketmemiştir. Bu bölgede 30 bin ailenin hikayesi, kızının çeyizi, çocuğunun aşı olmuştur. İncir bir kahramandır, çünkü o müjdelenmiştir. O bu toprakların destanıdır. İncir, bu toprakların geçmişi ve geleceğidir. Bu projeyle İncirliova ve Germencik bölgelerini pilot bölge seçerek, buradaki erozyon riski ve toprak kaybı riski hakkında bir envarter oluşturma projesi. Bu proje önemli, çünkü incir dezavantajlı topraklarda üretiliyor. Dezavantajlı derken sulama imkanının olmadığı, su ve rüzgar erozyonuna açık olan, hafif bünyeli toprak yapısının bulunduğu ve toprak derinliğinin az olduğu yerlerde incir tarımı yapılıyor. Bu bahçelerin hemen hemen yüzde 80’i dezavantajlı topraklarda bulunuyor. Toprak koruma önlemleri de yok denecek kadar az. Tüm bu dezavantajlarla birlikte iklimsel değişikliğin çok sık görülmeye başlandığı değişiklikleri hissettiğimiz senelerde, ciddi verim ve kalite düşüklülüğüne sebep oluyor. Bu düşüklük de kuraklık stresi ve arkasından toksin riskini getiriyor. İklim değişikliği senaryolarında Menderes havzası, iklim değişikliğinin en ciddi görüleceği bölgeler arasında yer alıyor. En önemli noktası da şu, bizim bu kalitede kuru inciri üretebileceğimiz, Türkiye’de ve dünyada başka hiçbir bölge yok. Bu havzada, Büyük ve Küçük Menderes havzasında yapılabiliyor. Başka gidecek hiçbir yeri yok incirin. Taze üretimi başka yerlerde yapılıyor ama kuru incir üretimi sadece bu bölgede yapılıyor. Bu çalışmamızın en büyük nedenlerinden birisi de kuru incir için bu bölgeyle sınırlı olması. Projemizin amacı, ekonomik ve sosyal açıdan yörenin en önemli geçim kaynaklarından birisi olan incirin, geçmişte olduğu gibi gelecekte de bizimle olabilmesi adına risk faktörlerini ortaya koymak. İncirin iklimsel değişiklikten en az şekilde etkilenmesini tedbirler ve oluşturulacak politikalarla sağlayabilmek adına durum tespiti yapmak kamuoyu oluşturmak, eylem planı hazırlamak, katkıda bulunmak. İncirliova ve Germencik ilçeleriyle biz bu projeyi sınırlı tutmak zorunda kaldık. İstedik ki bu proje örnek alınsın, diğer ilçelere de yayılsın. Bu alanlarda toprak ve su tutma çalışmalarıyla ilgili stratejik eylem planı belirlemek amacıyla incir sektörlerinin tüm paydaşlarının katılacağı, mart ayında, 'İncir Bizi Çağırıyor' çalıştayı yapılacak. Her ne kadar zeybek tek başına da oynasa, biz hep birlikte bu çalışmaları yapmak istiyoruz." dedi.
Tanıtım toplantısına Tariş İncir Birliği Genel Müdürü Sacide Karabat, Germencik Belediye Başkanı Ümmet Akın, Ziraat odaları temsilcileri, il ve ilçe Tarım Gıda ve Hayvancılık müdürlükleri görevlileri, GEKA yetkilileri, Ziraat Mühendisleri Odası Aydın Şube Başkanı Mahmut Nedim Barış, Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu çalışanları ve projede yer alanlar katıldı.
Editör: TE Bilisim
