Zonguldak Ereğli Türk Metal Sendikası Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş, gazetecilerle sabah kahvaltısında bir araya gelerek, 24. Dönem Toplu İş Sözleşmesi sürecini değerlendirdi. Toplantıya; Türk Metal Sendikası Şube Sekreteri Metin Ercan, Mali Sekreter Sedat Taşdelen ve Baştemsilci Mustafa Yıldız da katıldı.
Odabaş, 4 bin 800 işçiyi kapsayan 24. Dönem Toplu İş Sözleşmesi sürecini değerlendirdi. Odabaş, toplu iş sözleşme görüşmelerini masada bitirmek için uğraştıklarını, ancak sonuç alınmaması durumunda gerekirse emekten ve üretimden gelen haklarını kullanacaklarını söyledi. Odabaş, 24. Dönem Toplu İş Sözleşmesi Görüşmeleri’nin ilk oturumunun 25 Şubat'ta saat 14.00’te, İstanbul MESS binasında yapılacağını ifade etti. Toplu sözleşme taslağı ile ilgili taleplerini ve süreci anlatan Odabaş, “Görünen şudur; haziran ayına kadar bu sürecin devam edeceği görüşündeyiz. Tabii ki masada işverenin niyetini görmemiz lazım. Bunu da görüşme oturumlarından sonra size aktarma yapabiliriz.” diye konuştu.
Odabaş, işverene verdikleri taslakta, birinci altı ay için yüzde 18, ikinci altı ay enflasyon, üçüncü altı ay enflasyon artı yüzde 2 refah payı, dördüncü altı ay enflasyon olarak işverene verdiklerini ifade etti. Sosyal haklarda da yüzde 24 talepleri olduğunu kaydetti. Odabaş, şöyle dedi: "Tabii ki görüşmeler neticesinde sonucunu hep beraber göreceğiz. Şirketimizden bize daha bir teklif gelmedi. İlk oturumu yaptıktan sonra ne olduğunu kamuoyu ve çalışan işçi arkadaşlarımız nezdinde paylaşacağız. Yasal sürenin başlama süreci, ilk oturumu yaptıktan sonra 60 günlük bir görüşme sürecimiz var. 60 günde işverenle anlaşamadığımız takdirde, arabulucu atanması lazım. Bu da yasal süreç içinde arabulucu atanacaktır. Arabulucu, raporunu, yasal sürede hazırlayacaktır. Arabulucu raporu taraflara iletildikten sonra 60 günlük grev ve lokavt kararı vardır. Bu süreç böyle devam edecek. Görünen şudur; haziran ayına kadar bu sürecin devam edeceği görüşündeyiz. Tabii ki masada işverenin niyetini görmemiz lazım. Bunu da görüşme oturumlarından sonra size aktarma yapabiliriz.”
Odabaş, bir basın mensubunun, “Beklentiniz nedir?” diye sorması üzerine, “İşçinin beklentisi neyse bizim de beklentimiz odur. OYAK Grubu'nda kâr açıklayan, Erdemir işçisinin alın terini ve şirketini sahiplendiğini her platformda gösterdiğini, OYAK Grubu'nun göz ardı etmeyeceği inancındayız. Masada şirketin yöneticilerinin tavrını görmemiz lazım. Masada bitirmek için uğraşacağız ama sonuçta emekten gelen hakkımızı da üretimden gelen hakkımızı da kullanacağız. Bunu süreç gösterecek. Toplu iş sözleşmesi sendikamızın üyesi 4 bin 870 arkadaşımızı kapsıyor.” cevabını verdi.
Türk Metal Sendikası Ereğli Şube Başkanı Odabaş, “Haziran ayına kadar dediniz, iki 60 günlük süre kullanılacak, masada bitmeyecek izlenimi mi edindiniz?” sorusuna, “Öyle bir görüntü var” cevabını verdi. Konuşmasını sürdüren Odabaş, "İşverenler kâr ettiği zaman kâr ettim demez. Çok kazandığında biraz da işçiye vereyim diye düşünmez. Görüntü oraya geliyor. Yasal süreci söyledim. Yasal süreç haziranı gösteriyor. Ama şirketin niyeti masada bunu bitirelim olabilir. Yılbaşından sonra yeni sözleşme dönemine gidiyoruz. Bu sözleşme eylül ayından beri geçerli. Bir seneyi buluyor. Oradaki süreç bayağı uzadı. Bu sözleşme haziran ayında bağıtlanırsa, yıl başından sonra 25. Dönemin toplu sözleşme sürecine gireceğiz. Süreç kısaldı. Bir an önce bitirilmesi tarafındayız. Masa başında işverenin ne diyeceğini hep birlikte göreceğiz. İnşallah masada bağıtlanır.
Odabaş, 'Ya bağıtlanmazsa' sorusuna ise “Yasal olanaklarımızı kullanacağız, yasal olmayan yollara girmeyiz. Bizim grev hakkımız var. Bunu kullanırız. Yasaların belirlediği çerçevede yürüyeceğiz.” dedi.
BİREYSEL EMEKLİLİK TALEBİ
Bireysel emeklilikle ilgili talebi, en başta çekinceyle karşıladıklarını ifade eden Odabaş, “Bizim bir çekincemiz vardı, Erdemir çalışanlarının bir vakfı var. Buraya bir zarar gelebilir mi diye düşündük, vakıf yöneticileriyle görüşmelerimizde böyle bir sıkıntının olmayacağını söylediler. Biz de taslağımıza bireysel emeklilik diye bir madde koyduk. Bu, işçiyi çok memnun eden bir uygulama. İşçi arkadaşlarımıza bunu anlatınca işçiden bayağı bir memnuniyet aldık. İşverenin ödeyeceği bir saat oranı var. İşverenden alındığı kadar işçi arkadaşımız da ödeyecek. Sendika da işçiden kestiği aidatı işçi namına aynı saat ücretinde ödeyecek. Bir de devletin bireysel emeklilikte sağladığı vergi indirimi ile dörtlü bir sacayağı olacak. İşçi arkadaşlarımızın bayağı bir avantajı olacak.” şeklinde konuştu.
Odabaş, “Takas uygulamasının kaldırılmasına yönelik bir düşünce var mı?” sorusuna ise “Şirketle görüşmemizde, kaldıralım diye bir beklentisi yok. Ama takasla işe giren arkadaşlarımızla son dönemde işe intibakta sıkıntılar yaşandı. Şirket, bunu, olmaz demiyor ama bu dönem dönem olan şeylerdir, yarın olmayacak diye bir şey yok ama şu an böyle bir uygulama yok.” şeklinde karşılık verdi.
Türk Metal Şube Başkanı, “Erdemir’de taşeronlaşma artıyor mu?” sorusuna ise şöyle cevap verdi: “2007’den beri şube başkanıyım. 2 bin, 2 bin 500 civarında taşeronlaşma, müteahhitleşme olduğu Erdemir’de, hizmet satın alınan 700-800 civarında taşeron personeli var. Bu rakam da böyle bir şirket için fazla değil. Biz örgütsüz işçiye karşıyız, istemiyoruz ama işveren de yasaların verdiği yetkiyi kullanıyor. Bizim bu saatten sonra Ereğli’de ve Erdemir’de huzura ihtiyacımız var. İşçi arkadaşların kafasını bulandıracak söylemler bizi sıkıntıya sokar. 'Acaba' sorusu sormaya başlar. İşçinin bir kenetlenmesi, bir bütünleşmesi var. Sonuçta teşkilatı ve kurumuna sahip çıkıyor.”
"KRİZ NEDENİYLE YÖNETİCİLER SORGULANMALI"
Odabaş, “Ereğli’de ekonomik kriz yaşanıyor. Ereğli hep Erdemir’e endekslenmiş. Zamanından beri ilçeyi yönetenlerin kendilerinin sorgulanması lazım. Niye bu Erdemir’in yanında bir yan sanayi kurulmamış. Niye bölgesel olarak bir kalkınma yapılmamış bunu sorgulanması gereken siyasiler. Biz sendikalar değiliz Karabük’e gidin, İskenderun’a gidin. Bütün birimlerin yanında yan sanayiler gelişmiş, çoğalmıştır. Ama Ereğli’de ne hikmetse Türkiye’nin tek yassı çelik üreticisinin yanında bir tane yan sanayi kuruluşu yoktur. Bunun sorgulamasını, bizi yönetenlerin cevap vermesi lazım. Sendika olarak bizim diyecek bir şeyimiz yok. Erdemir işçisinin maaşını alamaması diye bir şey yok. Şirket maaşını ödüyor, sosyal haklarını alıyor işçimiz. Demek ki işçi kardeşimiz kazanıyor, bu para hesabına geçiyor. Eğer harcamıyorsa, Ereğli’deki kişiler, biz Ereğli’de yaşayan insanlara güven pompalamıyor muyuz diye sorgulaması gerekir. Bunun sorgulanması gereken platformlar farklıdır.”
Editör: TE Bilisim
