Aydınlar Ocağından Gerekli Yerlere Açık Dilekçe! Aydınlar Ocağından Gerekli Yerlere Açık Dilekçe!
Adana Adliyesi’nde avukatların ‘aranma’ uygulamasına tepkiler sürdü. 17 Nisan Cuma günü Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatlar, uygulamaya karşı topluca adliyeye girmek istemiş, ancak polis barikatı ile karşılaşmıştı. Yaklaşık iki saat süren gerginlik sonrası avukatlar aranmadan içeriye girmişti. Halen çözülmeyen sorun dolayısı ile avukatlar sabah saatlerinde bir kez daha Adana Adliyesi önünde toplandı. Çevik Kuvvet polisi bina girişinde geniş güvenlik tedbirleri aldı. Hakim, savcı ve adliye personeli başka bir kapıdan içeriye girdi.

Adana Barosu Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık’ın da destek verdiği protestoda, avukatlar ‘aranmadan’ toplu halde adliye giriş yaptı. Avukatlar içeride kısa süreliğine alkışlar eşliğinde ‘savunma susmadı, susmayacak’ sloganı attıktan sonra dağıldı. Baro Başkanı Çıtırık, avukatların geçtiğimiz hafta adliyeye girişlerle ilgili bir ‘hak arayışı’ eylemi gerçekleştirdiğini hatırlattı. Çıtırık, “Adliye giriş ve çıkışlarında bir zafiyet sorunu varsa, bunu gidermek ve bundan dolayı hesap vermesi gerekenlerin avukatlık mesleğini karalayarak, bir çözüme kavuşturamayacakları ortadadır.” dedi.

Avukatlık ve Türk Ceza Kanunu’nun bu konudaki düzenlemelerinin çok net olduğunu ifade eden Çıtırık, avukatın üst ve çantasının aranamayacağını dile getirdi. Çıtırık, “X-ray ve detektörden de geçiş için İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ‘tarama’ diyor ama; teknik cihazlarla yapılanların hepsi bal gibi bir aramadır. Biz bu arama ve taramaların usulsüz olduğuna dair Danıştay 8. Dairesi’nin kararı ve buna benzer bir dosyadan İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği beraat kararı bir bütün olarak ele alındığında adliye girişlerindeki x-ray cihazlarının artık yasal dayanağı kalmamıştır. Kimse buradaki eylemleri kafasına göre değerlendirmesin.” diye konuştu. Cuma günkü olaylarda meslektaşlarının çok ciddi yaralar aldığını ve bir avukatın hayatı tehlikeyle üç gün gözlem altında kaldığını ileri süren Çıtırık, şöyle devam etti: “Bizlerin polis ve cumhuriyet savcılığı ile karşı karşıya getirilmemesini dilerim. Çünkü avukatlar olarak sabrımız çok zorlanmakta. Kaçak sarayın sakini olan kişi ‘cübbelillerin’ diyor…Tabi kendi hakim ve savcılarını oluşturma anlayışı içerisinde oldukları için ‘cübbelilerin adliye girişlerinde arama veya taramalarının bal gibi olacağını’ söylüyor. Bizde ‘bal gibi adliyeler bizimdir, bizim nasıl gireceğimizi kaçak saray da, cumhuriyet başsavcılığı da görür’ diyoruz.” Çıtırık, Adana Barosu yönetim kurulu olarak soruna ilişkin çözüm önerilerini yapacakları toplantı sonrası Başsavcılığa bildireceklerini sözlerine ekledi.

ÇHD adına açıklamalarda bulunan Tugay Bek ise geçtiğimiz hafta avukatların adliyelerde ‘çantalarının x-ray cihazında geçirmeleri dayatmasına’ karşı basın açıklaması yaptıktan sonra toplu halde binaya girişte polis barikatı ile karşılaştıklarını belirtti. 12 Eylül darbesi ve diğer ülkenin en karanlık dönemlerinde dahi böyle uygulamalarla karşılaşılmadığını dile getiren Bek, “Ülke tarihinde, AKP’nin mücadele ettiğini iddia ettiği darbe dönemlerinde de avukatlar adliyeye özgürce girmiş ve savunma mesleğini icra etmiştir. Biz bugün adliye önüne geldiğimizde polis kalabalığını, TOMA’ları gördüğümüzde, ‘Herhalde Adana Emniyeti bugün karar aldı, tüm izinleri kaldırdı. Valilik de ek bir karar alarak komando birliğini bekletiyor olmalı ki avukatların adliyeye girişini bir şekilde engellemeye çalışacaklar. Ancak bizi durduramayacaklar. Sonuna kadar direneceğiz. Avukatlar savunma hakkını müdafaa etmek için bu eylemi yapıyor. Savcılık ne tür tedbirler alırsa alsın, AKP hükümeti hangi hukuki düzenlemeleri yaparsa yapsın bizler adliyelerde aranarak girme uygulamasına direneceğiz. Bu hakkımızı sonuna kadar savunacağız.” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim