Lozan'ı çiğneyen bir “tarihi” tören Lozan'ı çiğneyen bir “tarihi” tören
Adana'da çarşamba günü Özel Burç Okulları’na polis eşliğinde düzenlenen baskından sonra bugün sabah saatlerinde Işık Dershaneleri’ne operasyon yapıldı. Eğitim kurumların baskınların 28 Şubat dönemini aratmadığı belirtildi.

Emniyet Müdürlüğü’nün talebi ve Adana Valiliği’nin ‘oluruyla’ sivil Kaçakçılık ve Organize Şube ekiplerinin koordinesinde gerçekleştirilen denetimlere Milli Eğitim, Maliye, Gıda Tarım ve Hayvancılık, İtfaiye Dairesi, İl Sağlık Müdürlüğü, SGK ve Milli Eğitim Müdürlüğü ekipleri katıldı. 8 kurumdan gelen görevliler, dershanenin bütün evraklarını incelemeye aldı.

"ÖZEL MÜLKE POLİSİN GİREBİLMESİ İÇİN BİR MAHKEME KARARI OLMASI GEREKİR"

Işık Dershanesi avukatlarından Serkan Ulufer, özel müteşebbis tarafından açılan bu eğitim kurumlarına dönük ‘rutin dışı’ denetimlere tepki gösterdi. Ulufer, “Bu işlemler polis eşliğinde yapılıyor. Burası özel bir mülktür. Özel mülke polisin girebilmesi için bir mahkeme kararı olması veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde savcılığın yazılı izni olması gerekir. Bunun dışında kolluk kuvveti bir özel mülke giriyorsa burada bir tecavüz, hak ihlali ve konut dokunulmazlığı var demektir. Bunların hepsi gözardı edilmiş halde. Kurumun rızası dışında polis burada bulunuyor.” dedi.

"KAĞIT ÜZERİNDE TÜM OKULLAR VAR AMA SADECE BURÇ VE IŞIK'A DENETİM YAPILIYOR"

Ulufer, kağıt üzerinde Adana’daki tüm özel okul ve dershanelere yönelik hazırlanan valilik olurunun özellikle Burç Okulları ve Işık Dershaneleri’ne uygulandığını dile getirdi.
Rutin kontrole gelen diğer ekiplere kimlik kontrolü yapıldıktan sonra istenen yardımların yapıldığına dikkat çeken Ulufer, bu müesseselerin daha önce onlarca defa denetimden geçtiğinin altını çizdi. Buna rağmen polis eşliğinde farklı birimlerden bir otobüs görevlinin dershaneye geldiğini hatırlatan Ulufer, bu olağandışılığın sadece Burç Okulları ve Işık Dershaneleri’ne yaşatıldığını vurguladı.

"İŞİN ACI NOKTASI; TERÖRÜ SORUŞTURMASI GEREKEN POLİS EĞİTİM KURUMLARINA SEFERBER EDİLİYOR"

Ulufer, şöyle devam etti: “Burada bir vatandaş olarak bizleri üzen husus şudur: Daha iki gün önce yanı başımızda Pozantı İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde PKK’lı teröristler ellerini kollarını sallayarak gidip, iki polisimizi şehit etti. Bunu araştırması gereken Emniyet Müdürlüğü ve Valilik ‘işi gücü yokmuş’ gibi onlarca polisi bu kurumlara seferber etmektedir. İşin acı noktası budur. Bunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.”

"EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN BÖYLE BİR ŞEYİ TALEP ETMESİ RUTİN DIŞIDIR"

Emniyet Müdürlüğü’nün böyle bir denetimi talep etmesinin rutin dışı olduğunun altını çizen Avukat Serkan Ulufer, şunları söyledi: “Böyle bir şey mümkün değildir. Vergi Usul Kanunu’nun 142. Maddesine göre bir yere vergi memurlarının polisle gidebilmesi için, vergi uzmanlarının Sulh Ceza Hakiminden arama kararı talebinde bulunması gerekir. Dün Burç Okulları'na yapılan baskın sırasında bu görülmüştür ki sabahleyin tüm müdürlüklerden personel emniyette toplanıyor; burada otobüslere bindirilerek okullara sevk ediliyor. Okullardaki incelemelerde ne yazık ki şunları gözlemledik: Polis memurlarının, diğer resmi kurumlardan gelen görevlileri yönlendirdiklerini gördük. Onlar hazırladıkları tutanakların bir nüshasını polislere teslim etti. Polislerin ‘ya nasıl bir şey görmezsiniz’ deyip, ekiplere baskı yaptıklarını fark ettik. Bugün de göreceğiz. Muhtemelen bugünkü incelemelerde de benzeri şeylerle karşılaşacağız. Polis koordinesinde bir takım işlemler yapılacak. Tutanaklar polislere teslim edilecek. Bunların hiçbiri yasal dayanağı olmayan, hukuk dışı tamamen darbe dönemlerinde görülen uygulamalardır.”

"MALİYECİNİN 28 ŞUBAT İTİRAFI"

Burç Okulları’na gelen bir maliyecinin “Avukat bey, bu tür şeylere canınızı sıkmayın, 28 Şubatta ’da böyle olmuştu. Biz 28 Şubat'ta da bu şekilde gidiyorduk.’ dediğini aktaran Ulufer, “Buradan iki netice çıkıyor. Bugün burada yapılan işlemler aynen 28 Şubat döneminde bazı okul, kurum veya belli bir kitleye yapılanların aynısıdır. 28 Şubat döneminde bu işleri yürüten kadrolar ne yazık ki iş başında. Aynı kadrolar bu işi yürütmektedir.” şeklinde konuştu.

"İKİ AY ÖNCE DENETLENDİK"

Işık Dershanelere Küçüksaat Şube Müdürü Zafer Özdemir ise tek işlerinin eğitim-öğretim olduğunu vurguladı. İki ay önce denetimden geçtiklerini bildiren Özdemir, “Bize gelen ekipler, ‘Kaç öğrenci kazandınız?, Kaç öğrenci üniversiteli oldu?’ gibi sorular sormuyor. Daha diğer bazı konularla ilgili araştırma yapıyorlar. İki ay önce detaylı bir teftiş geçirdik. Elimizde raporumuz var. Ama şimdi tekrar denetleniyoruz. Yaz aylarında çok fazla öğrenci de yok. Tabi bütün bunlar sadece Işık Dershaneleri’ne yapılıyor. Her ne kadar ‘rutin’ deseler de Işık Dershaneleri’nin dışında bir özel kuruma yapıldığı görülmemiştir. 19 yıldır dershanecilik yapıyorum. İlk defa bu şekilde dershanelere baskın yapıldığını üzülerek görüyorum. Bir eksikliğimiz dolayısı ile bir korkumuz da yok. Allah'ın izniyle yolumuza devam edeceğiz.” diye konuştu.

Editör: TE Bilisim