Yüce Türk milleti ve asil çocuklarına Yüce Türk milleti ve asil çocuklarına
Yasalara uymak öncelikle Cumhurbaşkanının görevi değil midir? Siyaset yapmak isteyen partinin başında kalır siyaset yapar. Bu ülkenin yasaları çaresizlere güçsüzlere gariplere yetimlere mi uygulanır? Katıldığımız tüm seçimlerde devlet ve belediye, imar rantı gücü insafsız merhametsiz biçimde karşımızda adeta bizi ezmeye çalıştı. Böyle bir yarışa seçim demek mümkün müdür? Seçim adil, dürüst olur eşit olur. Yani yıllarca etrafta yeri göğü yıkarak mazlum olanlar fırsat ellerine geçince cumhurbaşkanlığı dahil her imkan ve fırsatı kullanarak seçim almayı ve bunu zafer olarak takdim edip vicdanları kanatıyorlar. Bizim rahmetli anamızda analarınız gibi saygıya layık, başarılı evlat doğuramaz mı? böyle analar bu ülkede çıkmaz mı? Nasıl bir ben duygusu nasıl bir kibirdir? Bütün Makamlar sizin bütün tasarruflar size ait nasıl bir meydan okumadır? Yani o makamlar tarafsız olunması gereken,bütün parti ve partililere eşit hizmet edilmesi gereken müşterek makamlar değil midir? Cumhurbaşkanlığı birleştiren uzlaştıran kucaklayan bir makam değil midir? Bu milletin evlatlarını daha nereye kadar böyle tek yanlı seçim yarışlarına mecbur edecek siniz? Hep siz kazanacak hep siz bilecek hep siz hükmedecek hep siz mağrurlanacak ve bu millet kenardan bakacaktır. Sizin gibi düşünmek zorunda mıyız? Bu CHP gelir korkusu ve fobi pompalaması ile daha nereye kadar seçim almaya devam edeceksiniz? Bu sermaye tükenmek üzere artık yeter açın ülkenin önünü! Cumhurbaşkanının AKP ye oy istemesi hiç yakışmadı ve vicdanları yaraladı. AKP Anayasa değişikliği için 400 Milletvekili istiyor. Bunda çok ısrarlı makama seçim kazanmaya milleti aldatmaya yalana dolana çalana çırpana doymayanlar yine oy avcılığına çıktılar. Referandum için oy istediler millet verdi.Tek başına iktidar için oy istendi millet verdi. Milletin adamı başa geçsin cumhurun başı olsun diye ağladı sızladılar millet verdi.Ama bir türlü istemek bitmiyor Üç yıllık seçilme kuralı dediler ve deldiler.Sahi bu üç yıllık kuralı sanki elini güçlendirmek eski başbakan bundan muaf olarak gördüler. Çankaya'ya çıkıldı oradan kaçak saraylar yapılıp döşendi. Şimdi makam aşkı bitmiyor başbakanlık kesmedi cumhurbaşkanlığı kesmedi o makama yakışmayan bir tavırla tarafsız olması gereken makam yasalar ve gelenekler hiçe sayılarak AKP ye oy istemeye alet edildi. Bu ülkede yasalar Cumhurbaşkanına uygulanmaz mı? Bu nasıl bir dizginlenemeyen makam aşkıdır? Öcalan ile kaçak saraylarda bir araya gelmek gelecek tasarımı için özerklik vb taahhütler için Milletvekilleri isteniyor. Bu nasıl bir tatminsizliktir? Bu millet bu kadar ısrarı baskını adaletsiz dayatmaları hak etti mi? Ülkenin yasalarını Erdoğan'a kim uygulayacaktır? Ülkenin en üst makamında oturan Erdoğan'ın hala AKP ye oy istemesi etik, şık ve yakışık aldı mı?

Editör: TE Bilisim