Yüce Türk milleti ve asil çocuklarına Yüce Türk milleti ve asil çocuklarına
Sevgili kardeşlerim, 

İslam, akıl, mantık ve bilim dinidir.

Çalışmayı ve araştırmayı emreder.

Dinimize göre, iki günü bir olan ziyandadır.

İslam dininin ruhuna ve anlamına uygun yaşandığı dönemlerde, değerli ilim ve fikir adamları yetişmiş ve Batı medeniyetinin orta çağdan yeni çağa geçişine vesile olmuştur.

Ortaasya'daki İslam düşüncesinin ruhuna uygun yorumları, Endülüs medeniyetinin ilim dünyasına katkıları, Selçukluların Nizamiye Medreseleri, 16. Yüzyılın Osmanlı Medreseleri, İslam düşüncesinin ilimle imtizacının eserleridir.

Osmanlı 16. Yüzyılın ortalarında 3 kıtada toprakları olan bir cihan imparatorluğu haline gelmişse bu, dürüst ve adil bir yönetim anlayışına sahip şuurlu bir müslüman olmalarının yanı sıra, çağlarının en ileri teknolojik silahlarına sahip askeri bir güç olmalarından da kaynaklanmaktadır. 

Ne zaman ki, medreselerden felsefe, mantık dersleri, pozitif ilimler terkedilmiş, akıl ve mantık yürütülmeden sadece nakli dini ilimlerin eğitimine başlanmış ve ulema sınıfı ehil olmayan kişilerden teşekkül etmiştir, gerileme başlamıştır.

Medrese gerileyince tarikatlar, tekkeler ve zaviyeler ön plana çıkmışlardır.

Burada da dinin özü, ruhu ve tefekkürü büyük ölçüde terkedilmiş, müridler de bir müddet sonra  çalışmadan tevekkülle kaderci bir kabulleniş içine girmişlerdir. 

Bugün müslüman devletlerin geri kalış sebebi, İslamiyet değil, din ve ilim alanındaki cehalet ve tembelliktir, üretmeden tüketmektir Bunun için müslüman devletleri eleştirirken,  dini değil, dini halkına hakkıyla öğretmeyip,  onu çıkarlarının vasıtası olarak kullanan devlet yöneticilerini eleştirelim.

Dini, geri kalmanın sebebi gösterirsek, din düşmanlarının ekmeğine yağ sürmüş oluruz. Ayrıca siyasal İslamcılıkla saf müslümanlığı birbirine karıştırmayalım. Bunun için dikkatli davranalım, dikkatli konuşalım, dikkatli yazalım, dikkatli paylaşalım.  

Sakin Öner

Editör: TE Bilisim