Gümüşhane’nin kadim bir ilim kültür ve medeniyet köyü Kabaköy adı meşhur Ayasofya Cami ile anılan ünlü nadide bir köy. Şimdi Arzular Kabaköy beldesidir.

Köylüler yakın geçmişte yapılan idari haksızlık hukuksuzluk ve ihmalin kurbanı oldu.

Tabiri caizse göz göre göre aslanı kediye boğdurmak işte buna denir.

Sağduyulu aklı başında tarafsız adil vicdan sahibi bu toprakların inanç kültür ve adalet iklimini yaşayan her vicdan sahibi insan bu haksızlığa şapka çıkarır.

Gerçekten utanç verici bir tablo. Her şey ortada.

Aşağıda sizlerle paylaşacağım geçmişte Gümüşhane Valiliği’ne yapılan ve sonuç alınamayan sumen altı edilen başvuru evraklarını bugün okuyunca insana iç çektiriyor.

Bu ihmal ve göçün getirdiği gurbet zarureti meydanı boş bıraktı. İş aş için ülkeye ve Avrupa’ya gidişler yanlış hesap sahiplerine fırsat oldu.

Yaşanan sosyal sonuçlar orada o civarda yaşayan fırsatçılara gün doğurmuştur.

Yasaları arkadan dolanıp çevirdikleri film fırıldaklıklarla komşu akrabalar arasına fitne ekmeye devam ettiler.

80 yıldır kullanılan satın alınan tapulu yayla Kabaköy ve Sobran Yaylası diye tescillidir.

Askeri haritalara yansıyan yaylalar önce yanlış köy sınırı belirlenmesi ile ihtilaflı hale getirilip yaylaya çökme teşebbüsü iştahları kabartmıştır.

Köylüler hakkında en son kendi tapulu yerinde kaçak hayvan otlatma davası açılarak korkutma sindirmeye muhatap olmuştur.

Yani özetle; insanları tapulu yerinde kaçak hayvan otlatma iftirası Türk adaletinden dönmüştür daha da dönecektir.

Bir köy düşünün 3 Yemen, 1 Ermenilerin şehit ettiği, 9 İstiklal harbi gazisi, 3 Kıbrıs 1 Güneydoğu şehidi 3 Kore gazisi ama asırlık yaylası elinden alınıyor.

Mesela: Dedem Gazi Şükrü Şenel ölürken 1 metrekare tapulu yeri yoktu.

O vatan için şarapnelle yaralandı. Köyüne yerleşti aç kalmamak için yayla satın aldılar. Ona da çöktüler.

İşte bu haksızlık yaylamızda gözü olan yıllarca tapulu yerlerimizi kaçak otlatan kişiler bilirkişi olunca olanlar oldu.

İnsanların asırlarca kullandığı zilyet ettiği, dede yerleri vicdansızca ellerinden alındı. Bu komşuluk insanlık adamlık değildir.

Kadastro çalışmalarında bilirkişi haksızlığına uğramamıza rağmen tarlaların yüzde 90’a yakını Kabaköy ve Arzular köyü sakinlerine aittir.

Ali Cengiz oyunları ile asırlardır hayvan otlattığımız yaylamıza çökmek isteyen bir kaç hane Yetirmez köyü tüzel kişiliği karambolü ile T.C devletinin verdiği tapuyu yok kabul ederek yaylaya gelmeyin diye meydan okuyor.

Köyün mülayim geçimini hayvancılıktan sağlamak isteyenlere eza, cefa yapıyor. Hem de provokatörlük yapılıyor.

Yani özetle; tapulu yerimizde ve tumbunda üst bayırında hayvan otlatmak hem bölge hayvancılığı hem de ülke üretimine katkı demektir.

Huzur içinde mazimizi yaşayacağımız sıla diyarımızda umutlar inşallah yeniden yeşerecek.

Mikserler er geç kaybedecek.

Hak adalet komşuluk kazanacaktır.

Haklı davamızdan asla vazgeçmeyeceğiz.

Aşağıda kamuya yansıyan yazışmaları takdirlerinize arz ediyoruz. Çilekeş dede, ana ve ceddimizin torunları haklı mücadelelerini meşru demokratik her zeminde sürdürecek asla ve asla pes etmeyeceğiz.

Gümüşhane "Kürtün" niçin cezalandırılıyor! Gümüşhane "Kürtün" niçin cezalandırılıyor!

Zira o dağlar insan ahlak erdem, adalet, hak, hukuk ve vicdan sahibi herkese yeter.

Kamuoyuna saygı ile arz ederiz.

Sabri ŞENEL / haberalp.com – 26.01.2021



Editör: TE Bilisim