MHP'li Başkan Sayıştay'ı Göreve Çağırdı: AK Partili Belediye Toplu Konut Parasıyla Bitcoin Almış! MHP'li Başkan Sayıştay'ı Göreve Çağırdı: AK Partili Belediye Toplu Konut Parasıyla Bitcoin Almış!

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adı ile..
Deniz kuruduğunda?
Batan gemilerle yüzen gemilerin hiç bir farkı kalmaz!!
Aşağıdaki yazılan olay, 14 Ekim 1998’de kıtalar arası bir uçuş esnasında gerçekleşir.
*
Bir kadın, uçakta siyah bir adamın yanında oturmaktadır. Durumdan rahatsızlığını belli edercesine, hostesten başka bir yer bulmasını ister; zira böylesine antipatik birinin yanında oturamaz. Hostes, tüm uçağın dolu olduğunu fakat birinci sınıfta yer olup olmadığına bakacağını söyler.
*
Diğer yolcular şaşkınlıkla olayı izlemektedir. Bu kadının sadece terbiyesizliğine değil, bir de birinci sınıfta yolculuğa devam edeceğine şahit olunmaktadır. Bu yüksek tansiyon durumundaki kadın, birinci sınıfta ve o adamdan uzak uçabileceğinden tatmin olmuş şekilde, hostesin dönmesini bekler. Zavallı adamcağız ise çok kötü bir durumda olmasına rağmen cevap vermemeyi tercih eder. 
Birkaç dakika sonra geri gelen hostes, kadına: Çok özür dilerim geciktim. Birinci sınıfta bir yer buldum. Bu yeri bulmak biraz zamanımı aldı. Sonrasında, yer değişikliği için pilottan izin almam gerekiyordu. Pilotumuz, 'Hiç kimse sorun yaratan bir diğerinin yanında oturmak mecburiyetinde tutulamaz' dedi ve bu izni verdi.
*
Diğer yolcular kulaklarına inanamaz. Bu esnada kadın da bir zafer kazanmış gibi yerinden kalkmaya hazırlanmaktadır. Aynı anda hostes, oturmakta olan siyahi adama dönerek: ‘Beyefendi, sizi uçağın birinci sınıfındaki yeni yerinize götürmem için beni takip eder misiniz lütfen? Seyahat şirketimiz adına kaptan pilotumuz, böylesine nahoş bir olay yaratan bir kimsenin yanında oturmak mecburiyetinde bırakıldığınız için sizden çok özür diliyor.’ Tüm yolcular, bu olayı iyi bir biçimde sonuçlandıran uçak personelini alkışlayarak tebrik eder. O yıl kaptan pilot ve hostes, uçaktaki davranışlarından dolayı ödüllendirilir. Aşağıdaki mesaj ise tüm ofislere, tüm çalışanların görebileceği bir biçimde iletilir: İnsanlar, onlara ne söylediğinizi unutabilir. İnsanlar, onlara ne yaptığınızı da unutabilir. Ama insanlar, onlara kendilerini nasıl hissettirdiğinizi asla unutmaz.
Irkçı doğulmaz; sonradan öğretilir.

Derler ki yüreğine merhamet hırkası giydirmeyenin,

Dilinde sevgi eğreti durur..!

Allah bizi Türk yarattığı gibi insanları siyah beyaz vb. renk ve tonlarda farklı aile veya akrabalara ait yarattı. Bu hiç kimsenin tasarruf ve insiyatifinde değil, avantaj değil şükür vesilesidir.

Hatta mübarek dinimiz her inanış veya din mensubuna zorlama değil, komşuluk insan merkezli hak hukuk tesis etmiş komşuyu komşuya nerede ise mirasçı yapacak hak ve mükellefiyetler yüklemiştir.

Atatürk bunu “Ne mutlu Türküm Diyene” sözü ile birlikte yaşama iklimine bir millet olma milli idealine hizmet etmiş hatta daha da ileri götürerek kıblesi Kabe olan her Mü'mini fiilen Türk kabul ederek bir millet inşa etme sürecine katkı yapmıştır.

Lozan'daki azınlık fitnesi çıkarmak ve ayrıca Kürt kardeşimizi ayırmak isteyen İngiliz ırkçı mikrobuna karşı çıkarak bütün insanlarımızı bir tarağın dişleri gibi eşitlemiştir. Azınlıklar üzerindeki emperyalist imtiyazlılık sultasını sona erdirmiştir.

Tarikat ve Cemaatleri Diyanet'i kurarak istismar çarkının Çan’ına ot tıkamış, bütün Mü'minleri camilerde aynı safta imtiyazsız bir araya getirmiştir.

İşte ırkçılık, dincilik, cemaatçilik, tarikatçilik gerçeğine Kur'an, sünnet, akıl, bilim, hukuk ve demokrasi ölçüsü ile zenginleştirip dünyaya Müslüman Türk’ün modeli yapmıştır.

Merhametle Kalın...
HAYIRLI SABAHLAR...

ALINTI

Editör: TE Bilisim