Gümüşhane’de iktidar ve muhalefet Yeşilyurt sakinlerinin maden mücadelesi için birleşti Gümüşhane’de iktidar ve muhalefet Yeşilyurt sakinlerinin maden mücadelesi için birleşti
Tüberküloz, halk arasında bilinen ismiyle verem, İstanbul gibi büyük şehirlerde uzun yıllar sonra yeniden artmaya başladı. Bunun sebebi ise son yıllarda göçmen sayısının kontrolsüz artması. Zor şartlar altında yaşayan göçmenlerin direnci tüberküloz mikrobuna karşı koyamadığı için hastalık aktif hale geliyor ve yayılıyor. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan, göç yoluyla yayılan solunum hastalıklarıyla ilgili çarpıcı tespitlerde bulundu. Kılıçaslan, 1985 yılından itibaren Türkiye’de verem sayısının artmadığını ancak, 2014’te özellikle İstanbul’da rakamlarda ciddi artışlar gözlemlendiğini söyledi.

Antalya Belek’te düzenlenen Türk Toraks Derneği (TTD)’nın 18. Yıllık Kongresi toplantısında konuşan Kılıçarslan, tüberküloz dünya çapında ciddi bir sağlık problemi olduğunu söyledi. “Yaklaşık olarak her yıl 9 milyon yeni tüberküloz vakası ortaya çıkmakta ve her yıl yaklaşık bir milyon çoğunluğu genç olan kişi tüberküloz neden ile ölmektedir.” diyen Kılıçarslan, Türkiye’de tüberküloz sıklığının azaldığını ancak ciddi bir sağlık sorunu olduğunu belirtti. Ülkeye son yıllarda göçmen girişinin artmasıyla tüberkülozla ilgili ciddi problemlerin baş gösterdiğine değindi. Konuyla ilgili çarpıcı veriler paylaşan Kılıçarslan, 2005’te Türkiye’ de görülen tüberküloz vakalarının sadece yüzde 0,3’ü yabancı ülke doğumlu iken bu rakamın 2013’te yüzde 3.66’ya yükseldiğini söyledi. Henüz açıklanmayan verilere göre ise bu rakamlar Suriye göçmenleri nedeniyle 2014’te önceki yıllarda göre daha yukarılara çıkabileceğini sözlerine ekledi.

İSTANBUL’DA TÜBERKÜLOZ RİSKİ

İstanbul ve bunun gibi büyük kentlerin tüberküloz açısında sorunlu ve kritik olduğunu kaydeden Kılıçarslan, “Yabancı göçmen artışı ile birlikte bu durum yeni zorluklar yaratmaya başlamıştır. İstanbul’da tüberküloz olguları içinde yüzde 0,5 olan yabancı doğumlu hasta oranı 2014’te yüzde 8,7’ye yükselmiştir. Bu hastaların çoğu daha önce eski Sovyet cumhuriyetlerinden ve Afrika ülkelerinden gelirken son iki yıl içinde bu durum değişmiş ve Suriye göçmenleri birinci sırayı almıştır.” dedi.

Özellikle eski Sovyet cumhuriyetlerinden gelen tüberküloz hastalarıyla birlikte HIV/AIDS ve tedavisi zor, pahalı “çok ilaca dirençli tüberküloz” vakalarının da artmaya başladığını belirten Kılıçarslan, farklı nedenlerle Türkiye’ye gelen göçmenlerin salgın hastalıklarının tedavi edilmesi gerektiğini söyledi. Özellikle tüberküloz konusunda özel polikliniklerin oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Tüberküloz ve diğer bulaşıcı hastalıklara karşı ücretsiz hizmet verilemesi gerektiğinin altını çizdi. Kılıçarslan, yaptıkları toplantılarda çıkan diğer bir öneriyi de paylaştı. Buna göre; göçmen tüberküloz olgularının bulunması, yakın takibi ve temaslılarının taranması için başta İstanbul olmak üzere ilgili illerde sivil toplum örgütlerinin içinde yer aldığı, göçmen topluluklarının katılımının sağlandığı ve içinde sosyal çalışmacıların da olduğu özel birimler oluşturulması gerekiyor.

Editör: TE Bilisim