Andımız'dan Anayasa'ya... Andımız'dan Anayasa'ya...
İzmir’de 14 Mart Tıp Bayramı, bu yıl Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi’nin evsahipliğinde İl Sağlık Müdürlüğü, Ege Üniversitesi (EÜ), İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ), Şifa Üniversitesi ve İzmir Üniversitesi (İZÜ) tıp fakülteleriyle İzmir Tabip Odası birlikteliğinde, Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle kutlandı. Kutlamalar, saat 09.00’da Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk anıtında başladı. Daha sonra DEÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tülay Canda’nın evsahipliğinde Sabancı Kültür Merkezi’nde devam etti.

Törene DEÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, EÜ Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Galip Akhan, İZÜ Rektörü Prof. Dr. Kayhan Erciyes, Şifa Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Sarsılmaz, İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Bediha Türkyılmaz, İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Uzm. Dr. Mete Güzelant, Kamu Hastaneleri Kuzey Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Nuri Dilek, Kamu Hastaneleri Güney Genel Sekreteri Prof. Dr. Behzat Özkan, İzmir Halk Sağlığı Müdürü Doç. Dr. Mustafa Tözün, rektör yardımcıları, tıp fakültelerinin dekan yardımcıları, başhekimler, yardımcıları, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.

Açılış konuşmalarını, EÜ Halk Oyunları Topluluğu gösterisi izledi. Meslekte 40 yılını dolduran hekimlere Tabip Odası tarafından plaket verilerek, kokteylle etkinliğin o bölümü bitirildi. Toplantıda hekimlik mesleğinin önemi, özelliği, mevcut durumla ilgili görüş ve dilekler, birlik, beraberlik mesajlarına yer verildi. İl Sağlık Müdürü Türkyılmaz, hekimlik mesleğinin kutsallığını, hekimlerin ne denli özveriyle çalıştığını anlattı. Son dönemde hekimlere yönelik saldırıların artmasından üzüntü duyduklarını ifade ederek, "Hekimlik sorumluluk, dikkat ve özen isteyen meslekler arasında yer alıyor. Sağlık çalışanlarının görev tanımı, mekanla sınırlı olamaz. Sağlık çalışanlarına dışarıdan değil, onların içinden bakılması sorunun çözümü için önemlidir. Hekimlerimiz sadece tıp değil, sosyokültürel alanda da toplumun öncüleri. Mesleği iyilik yapmak olan hekimlerimizin meslek hastalığı da iyilik yapmaktır. Sağlık çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarını üzüntüyle kınıyorum. Hekime ve sağlık personeline verilen zarar, bir yönden kendisinin ihtiyacı olduğu zaman arayacağı kişiye zarardır." dedi.

Rektör Füzün ise Türkiye’de 74’ü faal olmak üzere 82 tıp fakültesi bulunduğunu, milyon nüfus başına düşen tıp fakültesi açısından diğer ülkelere göre Türkiye'nin en iyi durumda olduğunu ifade etti. Füzün, şu bilgileri verdi: “ABD’nin nüfusu 314 milyon, 170 tıp fakültesi var. Kanada nüfusu 33 milyon, 17 tıp fakültesi var. Japonya 127 milyon ve 80 tıp fakültesi, Almanya 83 milyon ve 41 tıp fakültesi. Bugünkü koşullarda gelişmiş ülkelerden daha fazla tıp fakültemiz var. Öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısında da 3,5 öğrenciyle Türkiye çok iyi durumda. Bu sayı Almanya’da 20. Tıp fakültesi başına düşen öğrenci sayısı Türkiye’de 600, Almanya’da 1900, İtalya’da 2 bin 700. Türkiye’de yeteri kadar tıp fakültesi ve öğretim üyesi var. Bence sorun, bunun düzenli paylaşılamaması. Çözüm, gönüllülük usulüyle rotasyona imkan sağlamak. Sağlık Bakanlığı ile üniversite hastaneleri arasında iletişim arttırılmalı. Türkiye'de borcu olmayan ve sıkıntıya düşmeyen üniversite hastanesi yok. Bu durumdan kurtarılmalıyız. Bize kredi verilebilir, Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) fiyatları arttırılabilir, 6 yıldır aynı. Sağlık Bakanımız'dan olumlu açıklamalar geleceği umudunu taşıyoruz.”

Editör: TE Bilisim