Asimilasyona yatkın olan Türk'ler için bunların bir önemi var mı? Asimilasyona yatkın olan Türk'ler için bunların bir önemi var mı?
Ülkemizin bugünkü gibi bir duruma gelmesini bekliyor muydunuz?

- Türkiye, dünyanın dışına kaçmak istiyor sürekli. Gelişmiş dünyanın  kriterleri, demokrasi, hukuk burayı yönetenlerin hoşuna gitmiyor çünkü. Dünyayla bütünleşecek gibi oluyor, sonra eski haline dönüyor. Türkiye’nin büyüyüp güçlenme enerjisi sandığımdan az çıktı. Refleksleri zayıf, enerjisi az. Bir türlü içine düştüğü tuzaktan kurtulamıyor ama eninde sonunda dünyayla bütünleşecektir. İstese de istemese de dünyanın bir parçası.

** Özgür, mutlu bir ülke olacak mı bir gün?
- Olacak elbette. Ama zaman alacak. Özgürlüğün, mutluluğun ne olduğunu bilmiyor ki, hep baskı altında yaşamış, hep ona aptal olduğu, akıllı birinin kendilerine yol göstereceği söylenmiş. “Benim de fikirlerim var” diyenin canına okumuşlar. İnsanın başının belaya girmemesi ancak aptal bir köle olduğunu kabul etmesiyle mümkün olmuş. Dokularına sinmiş bu korkular. Kolay değil böylesine ezilmiş bir toplumun belkemiğini doğrultması.           

Gerçek demokrasi isteyenler ne yapmalı?
- Türkiye’den ümidinizi kesmeyin. Ümit ve iyimserlik, bir mücadelenin atardamarıdır. Kaybettin mi yenilirsin, yılgınlaşırsın. Yılgınlaşacak bir şey yok. Türkiye, tıkandığı noktadan çıkabilmek için önce eldeki olanakları deniyor, Kemalistleri denedi, şimdi dindarları deniyor. Sonunda bu yapının içinden bir çözüm çıkmayacağını anlayıp kendini radikal bir şekilde değiştirecek.                

Laik ve muhafazakâr kesimin uzlaşması mümkün mü?
- Çok yaklaşmıştık. Gerçekleştirebilseydik hem Türkiye hem dünya için çok büyük, tarihi bir mucize olacaktı. Ne yazık ki galiba bu şansı kaçırdık.                         
Beş yıl öncesine kıyasla çok zor artık

Diğer dinler bu sorunları nasıl çözdü? İslam nasıl çözecek?
- Her dinin fanatizme açılan kapıları vardır. İslam’ın çok parlak beyinler yarattığı dönemler oldu. Hıristiyanlar fanatizme Rönesans’la ve Reform’la denge getirdiler. İnsanlığın ortak bir kültürü olduğunu, İslam’ın da bunun parçası olması gerektiğini kavradığınızda çözüme yaklaşırsınız. Bu ortaklığı anlamak için İbn-i Rüşd’e bakmak gerekir. Aristo’yu çok iyi incelemiş, Batı medeniyetini de derinden etkilemiştir. Müslümanlar bu kadar kompleksli şekilde ezileceklerine, geçmişlerine ve kültürlerinin insanlığın ortak uygarlığındaki yerine bakmalılar. Bu, komplekslerinden kurtulmalarına yardımcı olur. Kendilerini insanlığın diğer parçasından ayırmak yerine, o parçayla bütünleşmeleri, bütün yaratılanları inandıkları Allah’ın yarattığı canlılar olarak görmeleri herhalde Müslümanlığa aykırı olmaz.

** İslam dünyasındaki şiddet - terör çıkmazının AK Parti gibi İslami çizgideki hareketler üzerinde nasıl etkileri olur?
- Hem olumlu hem olumsuz etkileri olacak. İslam’ı dünyanın geri kalanından ayıran, İslam olmayan herkesi düşman gören, inkâr eden bir Müslümanlık özellikle siyasi alanda çok ciddi sorun yaşar. Bir ideoloji ya da din sorun yaşamaya başladığında, geçmişine, kaynağına bakarak çare arar. Müslümanlar da içlerinde tartışacaktır. İslam nedir, ahlakı nedir, felsefesi nedir tartışmalarının Müslümanlar arasında yoğunlaşacağı bir dönem yaşanacak... Şimdilik kaçınmaya çalışıyorlar ama sonunda tartışacaklar; çünkü bu, bir hayat memat meselesi.

Gazeteci yazar Çetin Altanın ölmeden önceki son röportajından alıntı. 

Editör: TE Bilisim