Siyasal ve düşünsel bir hesaplaşma! Siyasal ve düşünsel bir hesaplaşma!
Diyarbakır’da terör örgütünün ‘kepenk kapatma’ eylemine uymayarak işyerini açan esnaf Sedat Kılıç’ın hayatı karardı. İşyeri atılan molotoflar sonucu yakılan Kılıç, bankadan çektiği krediyi ödeyemedi. İşyerinin yakılmasıyla birlikte yanında çalışan 5 kişinin de işsiz kaldığını anlatan Kılıç, “Devlet eylemlere uymayın çağrısı yapıyor. Biz de uymadık. Şimdi perişan haldeyim. Zararım bile karşılanmıyor.” dedi.

    Sedat Kılıç, Diyarbakır’ın gözde yerlerinden Ofis semtinde bankadan çektiği 45 bin TL krediyle Hünkâr Tantuni adıyla bir lokanta açmıştı. Tantuni ustasını Mersin’den getiren Kılıç, Diyarbakırlı 5 gence de iş vermişti. Kılıç, işçileriyle birlikte her gün eve ekmek götürmenin mutluluğunu yaşıyordu. 30 Aralık 2011 tarihinde terör örgütü PKK bölgedeki esnafa ‘kepenk kapatma’ çağrısı yaptı. Kılıç, kepenk kapatması durumunda çalıştırdığı 5 işçinin eve ekmek götüremeyeceğini düşünerek bu çağrıya uymadı ve işyerini kapatmadı. 31 Aralık 2011’de Diyarbakır’da yaşanan toplumsal olaylarda, örgüt yandaşları, kepenk kapatmayan esnafa saldırdı. O gün yakılan 10 işyerinden biri de Sedat Kılıç’a aitti. İşyerine yüzü kapalı kişiler tarafından molotof bombası atıldı, ekmek teknesi alev aldı. İşyerinde bulunan mutfak tüplerini dışarıya çıkarmaya çalışan Kılıç, zehirlenerek hastaneye kaldırıldı. Mağdurun esnafın bundan sonra yaşadıkları ise ikinci bir yıkım oldu. Borçlarını ödeyemeyen Kılıç, kül olan işyerini yeniden açmak için gerekli 50 bin TL’yi de bulamayınca zorunlu olarak kepenk kapatmak zorunda kaldı.

    Bir lokantada garson olarak çalışmaya başlayan Kılıç, bir süre sonra terör zararların devlet tarafından tazmin edildiğini öğrendi. 31 Mayıs 2012 tarihinde Diyarbakır Valiliği Zarar Tespit Komisyonu'na müracaat etti. Umutla hayırlı bir bekleyen Kılıç, bu kez de prosedüre takıldı. Kendisine verilen cevapta '60 gün içinde müracaat etmeniz gerekiyordu. Bu süre aşıldığı için size yardım edemeyiz' deniliyordu. Hayalleri yakılan esnaf, çalmadık kapı bırakmadı ancak bir sonuç alamadı. 6 ay boyunca kendisine uzanacak bir yardım eli araya Kılıç, son olarak Cumhurbaşkanlığı'na mektup yazdı. Devletin bir numarası da bu mektubu Diyarbakır Valiliği'ne gönderdi. Bu esnada görevliler ‘Niye İçişleri Bakanlığı'na yardım başvurusunda bulunmadın’ sorusunu yöneltti. Ancak böyle bir yoldan kimse kendisine bahsetmemişti. Üstelik buradaki süre de bir yıldı ve o tarih geride kalmıştı.

    Kirasını ödeyemediği için 4 çocuğuyla birlikte babasının gecekondusuna taşındığını belirten mağdur esnaf Sedat Kılıç, “Ben kimseye boğun eğmediğim için dükkanımı açtım ama işyerimi yaktılar. Devletten de hiçbir yardım göremedim. Bize şimdi sahip çıkmazlarsa ne zaman sahip çıkacaklar.” dedi.

Editör: TE Bilisim