Dunaysır Düğün Salonu'nda düzenlenen panelin moderatörlüğünü Artuklu Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Feridun Bilgin üstlenirken, konuşmacı olarak Duhok Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Hakem Abdurrahman Zubaire, Artuklu Üniversitesi’nden aslen Filistinli olan Yrd. Doç. Dr. Halid Al-Awasi ve Doç. Dr. Mehmet Akbaş katıldı.
Panelde konuşan AK Parti Mardin Milletvekili Abdürrahim Akdağ, Kürtçe yaptığı konuşmasında, Kürtlerin İslam’a hizmet eden cesur bir komutanı olarak Selahaddin Eyyubi’nin yaptığı çalışmalardan örnek verdi. Akdağ, “Selahaddin’in bütün gayreti, emeği, çalışması din içindi. Kendisi ümmetin birliği için çalıştı, Kendisi Kürt’tü. Ama hiçbir zaman Kürtlüğünü inkâr etmemişti. Kendisinin Şam’da bulunan mezarını bizzat ziyaret ederek, ‘O özgürlüğüne kavuşturduğun Mescid-i Aksa bir kez daha esir durumda. Rabbim, senin gibi bilgili, cesaretli birini daha göndersin bize.’ dedim.” şeklinde konuştu.
"ARAP, TÜRK VE KÜRT IRKÇILARI SELAHADDİN EYYUBİ’Yİ ZULME UĞRATTI"
Panelde bir konuşma yapan Hikmet-Der Başkanı Ali Özgüç ise “Selahaddin Eyyubi’nin en büyük icraatlarından biri Şia Fatima devletini ortadan kaldırmasıdır. Bugün Suriye’de tarih bir kez daha tekerrür ettiği gibi Şia Nusayrilerle bir kez daha Müslümanları kadın çocuk demeden katletmektedirler. Selahaddin Eyyubi, ırkçılar tarafından zulme uğramıştır. Birincisi Arap ırkçıları, onun gerçek kimliğini saklayarak, onun bir Kürt asılı değil de bir Arap asıllı olduğunu iddia etmişlerdir. Ve birçok yerde onun hakkında asılsız şeyler söylemişlerdir. Bir diğeri Türk ırkçıları tarafından hakkı gasbedilmiş, tarih kitaplarında Selahaddin Eyyubi bir Türk sultanı olarak tanıtılmıştır. Üçüncüsü, Kürt ırkçıları tarafından hakarete maruz kalmıştır. Bunlar da Selahaddin Eyyubi hakkında söyle diyorlar; ‘Selahaddin, sadece Araplara hizmet etmiş, Kürtler adına hiçbir şey yapmamış’ demektedirler.” ifadelerini kullandı.
"KUDÜS MÜSLÜMANLARIN NAMUSUDUR"
Panelin moderatörlüğünü yapan Yrd. Doç. Dr. Feridun Bilgin ise şunları ifade etti: “Günümüzde de Selahaddin Eyyubi’ye bir kez daha ihtiyaç var. Ülkemizin yöneticileri, başlatılan Haçlı seferlerinin sona erdirilmesi için ciddi çalışmalar yapıyor ancak bunlar yetersiz kalıyor. Kudüs, Müslümanların namusudur. Kudüs’ün er ya da geç Siyonistlerin elinden alınması gerekiyor. Sembolik bir yer olsa bile bizim kadar Hristiyan ve Yahudiler için de kutsal bir yer. Müslümanlar haricinde egemenliği ele geçiren herkes orada kan dökmüştür. Ancak Selahaddin Kudüs’ü fethettiğinde sağladığı barış 19. yüzyıla kadar ulaşmış. Selahaddin, Küdüs’ü fethedince oradakilere hepiniz serbestsiniz demiştir. İsteyen burada kalabilir, isteyen istediği yere gidebilir. dedi.”
"ÜZERİNDE HİÇBİR ÇALIŞMA YAPILMADI"
Bilgin, Batı'nın, Selahaddin Eyyubi’yi çok iyi bir şekilde araştırıp, üzerinde çalışmalar yaptığını dikkat çekerek, “Ancak sadece İslam dünyası Selahaddin’i Eyyubi’yi tanımıyor. Türkiye’ye baktığımızda, bugüne kadar akademik anlamda Selahaddin’i Eyyubi hakkında sadece bir tez çalışması var. O tez de Selahaddin’i yanlış tanıtmak, yani Türk olduğunu göstermek için yapılan bir çalışma. Ya buna gerek yok. Selahaddin Eyyubi Müslümandır, Kürt’tür ve Müslümanların komutanıdır. Onu Türkleştirmeye gerek yok ki.” diye konuştu.
Panel, daha sonra Arapça olarak Filistin asıllı Yrd. Doç. Dr. Halid Al-Awasi'nin Selahaddin Eyyubi’nin askeri kimliği konusunda, Kürtçe olarak Duhok Üniversitesi'nden Dr. Hakem Abdurrahman Zubaire’nin Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ün fethini ve Türkçe olarak Doç. Dr. Mehmet Akbaş da Eyyubi ailesi hakkında birer sunum yaptı.
Editör: TE Bilisim
