MHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kenan Tanrıkulu, doğa ve çevre talanına neden olduğunu öne sürdüğü hidroelektrik santralleri projelerinde yaşanan sorunları, bakanlara yönelttiği soru önergeleriyle TBMM gündemine getirdi MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, faaliyette ve inşaat aşamasında birçok ölüme ve yaralanmalara neden olan hidroelektrik santralleri (HES) hakkında TBMM'de, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Orman ve Su İşleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlarına yazılı soru önergesi verdi. Tanrıkulu, "HES'ler üzerindeki çatlaklar kamuoyundan gizleniyor mu?" sorusunu yöneltti.
Tanrıkulu konuya ilişkin yazılı açıklamasında AKP hükümetleri döneminde Hidroelektrik Santralleri (HES) Projeleri kapsamında, Türkiye'nin sularını ve derelerin çevresindeki yaşam alanlarıyla doğa ve çevreyi talan etme anlayışının hız kazandığını bildirdi. Ahmet Kenan Tanrıkulu, "Bu vahim durum öyle bir hal almıştır ki; bölge vatandaşlarımızın, sivil toplum örgütlerinin bu olumsuz gelişmelere ve HES projelerine karşı duruşları dahi yok sayılmaktadır" dedi.
-BİR YILDA 50 CAN KAYBI-
Basına yansıyan ya da yansımayan birçok ölümlü ve yaralanmalı iş kazalarının da, bu HES projelerinde, denetimsizlik ve ilgisizlik yüzünden acı bir şekilde gerçekleşmeye devam ettiğini belirten Tanrıkulu, "Sadece 2012 yılında meydana gelen elim kazalarda 50'nin üstünde işçimiz yaşamını kaybetmiştir" dedi.
-HES'LER ÜZERİNDE ÇATLAK KAMUOYUNDAN GİZLENİYOR MU?-
HES'ler ile ilgili bir başka çarpıcı iddianın ise, faaliyette veya bitmek üzere olan HES'lerin gövdelerinde çatlakların var olduğunun kamuoyundan gizlenmesi meselesi olduğunu kaydeden Tanrıkulu şöyle devam etti:
"Bu konuda bazı kamu kurumlarının tespitleri olmasına rağmen, henüz bir adım atılmaması HES'lerde riskli bir tercih olarak karşımızda durmaktadır. Sarsıntılar ile kapaklar üzerinde oluşan çatlaklar, kavitasyon (oyuk, çukurlaşma) erozyonları, diğer taraftan korozyon hasarları veya temelden kaynaklanan sorunlar halen HES'leri büyük bir tehlike olarak karşımıza çıkarıyor. Bu bağlamda HES'lerle ilgili ciddi risklerin söz konusu olmasına rağmen, halen bakıma alınmadan işletilmelerinin devam ettirilmesi ileriki tarihlerde ülkemizi daha üzücü haberlerle karşı karşıya getirecektir."
-İNŞAAT İNSANA DUYARLI BİÇİMDE GERÇEKLEŞTİRİLMELİ-
TBMM'de üç ayrı Bakanlığa verdiği önergelerine verilecek yanıtlara göre yeni politikalar oluşturacaklarını kaydeden Tanrıkulu, "Artık Türkiye'de acı olaylar yaşanmadan tedbirlerin alınmasını istiyoruz. HES'ler ile ilgili Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) süreçlerinin, denetimlerinin ve inşaat aşamalarının insanımıza daha duyarlı bir biçimde gerçekleştirilmesini talep ediyoruz" dedi.
Tanrıkulu konuya ilişkin yazılı açıklamasında AKP hükümetleri döneminde Hidroelektrik Santralleri (HES) Projeleri kapsamında, Türkiye'nin sularını ve derelerin çevresindeki yaşam alanlarıyla doğa ve çevreyi talan etme anlayışının hız kazandığını bildirdi. Ahmet Kenan Tanrıkulu, "Bu vahim durum öyle bir hal almıştır ki; bölge vatandaşlarımızın, sivil toplum örgütlerinin bu olumsuz gelişmelere ve HES projelerine karşı duruşları dahi yok sayılmaktadır" dedi.
-BİR YILDA 50 CAN KAYBI-
Basına yansıyan ya da yansımayan birçok ölümlü ve yaralanmalı iş kazalarının da, bu HES projelerinde, denetimsizlik ve ilgisizlik yüzünden acı bir şekilde gerçekleşmeye devam ettiğini belirten Tanrıkulu, "Sadece 2012 yılında meydana gelen elim kazalarda 50'nin üstünde işçimiz yaşamını kaybetmiştir" dedi.
-HES'LER ÜZERİNDE ÇATLAK KAMUOYUNDAN GİZLENİYOR MU?-
HES'ler ile ilgili bir başka çarpıcı iddianın ise, faaliyette veya bitmek üzere olan HES'lerin gövdelerinde çatlakların var olduğunun kamuoyundan gizlenmesi meselesi olduğunu kaydeden Tanrıkulu şöyle devam etti:
"Bu konuda bazı kamu kurumlarının tespitleri olmasına rağmen, henüz bir adım atılmaması HES'lerde riskli bir tercih olarak karşımızda durmaktadır. Sarsıntılar ile kapaklar üzerinde oluşan çatlaklar, kavitasyon (oyuk, çukurlaşma) erozyonları, diğer taraftan korozyon hasarları veya temelden kaynaklanan sorunlar halen HES'leri büyük bir tehlike olarak karşımıza çıkarıyor. Bu bağlamda HES'lerle ilgili ciddi risklerin söz konusu olmasına rağmen, halen bakıma alınmadan işletilmelerinin devam ettirilmesi ileriki tarihlerde ülkemizi daha üzücü haberlerle karşı karşıya getirecektir."
-İNŞAAT İNSANA DUYARLI BİÇİMDE GERÇEKLEŞTİRİLMELİ-
TBMM'de üç ayrı Bakanlığa verdiği önergelerine verilecek yanıtlara göre yeni politikalar oluşturacaklarını kaydeden Tanrıkulu, "Artık Türkiye'de acı olaylar yaşanmadan tedbirlerin alınmasını istiyoruz. HES'ler ile ilgili Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) süreçlerinin, denetimlerinin ve inşaat aşamalarının insanımıza daha duyarlı bir biçimde gerçekleştirilmesini talep ediyoruz" dedi.
Editör: TE Bilisim
