Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) konuşan Türkiye Kamu-Sen’e bağlı Türk Eğitim-Sen Samsun 1 Nolu Şube Başkanı Levent Kuruoğlu, son aylarda öğretmenlere yapılan saldırıların Samsun’da da artış gösterdiğini söyledi. Kuruoğlu, bir an önce okullarda güvenlik önlemlerinin artırılmasını, aksi halde her an bir öğretmenin öldürülebileceğini kaydetti.
Eylül ayında İzmir’in Karabağlar ilçesi Eski İzmir semtindeki Nezire Merzeci Ortaokulu'nda 8. sınıf öğrencisi H.K. (14) tarafından derste bıçaklanan fen bilgisi öğretmeni 2 çocuk annesi Sevilay Durukan'ın (40) hayatını kaybetmesiyle gündeme gelen öğretmenlere yönelik şiddet ve saldırıların önü kesilemiyor. Samsun il genelinde de bir yıl içinde yaklaşık 15 öğretmenin saldırıya maruz kaldığı öğrenildi. Geçen ay İlkadım Ticaret ve Anadolu Ticaret Meslek Lisesi'nde tartıştığı edebiyat öğretmeni M.Ö.'yü okul koridorunda bıçakla kovalayan 9'uncu sınıf öğrencisi J.A., öğretmeni karnından bıçaklayarak yaralamıştı. İnönü İlköğretim Okulu’nda ise davranış uyarısında bulunan öğretmen, öğrencilerin ağabeyleri tarafından kovalanmıştı.
Öğretmenlere yönelik saldırıların ciddi boyutlara ulaştığını ve bundan endişe duymaya başladıklarını ifade eden Türk Eğitim-Sen Samsun 1 Nolu Şube Başkanı Levent Kuruoğlu, okullarda özel güvenlik elemanlarının istihdam edilip güvenlik tertibatlarının üst düzeye çıkartılması gerektiğini belirtti. Kuruoğlu, “Son dönemlerde öğretmenlere şiddet olayları çok ciddi oranda artmaya başlamıştır. Bu noktada Valilik, İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin ve tüm Samsun halkının çok ciddi bir şekilde bu konuya eğilmesi gerekmektedir. Öğretmene saldırı olayları gittikçe artmaktadır. Samsun’da bu saldırılara karşı önlem alınması için bir öğretmen arkadaşımızın ölmesi mi gerekmektedir. Uyarıyorum. Yakında bir okulda öğretmeni öldürürler. Bunun vicdani sorumluluğundan kimse kurtulamaz. O nedenle bir an önce gerekli adımların atılması lazım.” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın bazı politikalarının saldırıları teşvik ettiğini ileri süren sendika yöneticisi Kuruoğlu, “Sayın Bakan'ın 'Veliyi üzeni üzerim' şeklindeki açıklamaları, velilerde öğretmenlere karşı her şeyi yapabileceklerini ve okulda her şeye karışabilecekleri gibi bir algı meydana getirmiştir. Bu algı problemli velilerde 'Ben ne istiyorsam o olur' anlayışına dönüşmüştür. Veliler de şu an, sınıflara varana kadar her şeye müdahale etmeye kalkmaktadırlar. Engellemeye kalktığınızda şikayet etmekte, inceleme yapılmaksızın okul idaresi veya öğretmen hakkında soruşturma açılmakta, şiddetin birçoğu da kayda geçmemektedir. Okullarda eğitim yapamaz hale gelinmiştir.” açıklamasında bulundu.
“ÖĞRETMENİ OKULDA POLİS OTOSUNA BİNDİRDİLER”
İlyasköy-Türkiş İlköğretim Okulu’nda geç kalan bir öğrenciye çevre temizliği yaptıran bir öğretmenin polis otosuna bildirilerek karakola götürüldüğüne de dikkat çeken Kuruoğlu, “Öğrencilere çevre temizliği temizlik alışkanlığı kazandırılmak için yaptırılmaktadır. Bu işlemi yapan öğrencilerin velileri okulu basıp öğretmene hakaret etmişlerdir. Daha sonra karakola yapılan şikayetin ardından okula gelen polisler, öğretmenlerimizi emniyet otosuna bindirerek karakola götürüp ifadelerini almışlardır. Bu davranışı kabul etmemiz mümkün değildir. Velilerin ve öğrencilerin önünde okulun içinden öğretmenlerin polislerce alınarak karakola götürülmesi doğru bir davranış değildir. Öğretmenlerimize adi bir suçlu muamelesi yapılmamalı. Bu tür durumlar da öğretmenlere yönelik şiddete teşvik etmektedir." görüşünü dile getirdi.
Editör: TE Bilisim
