Yeni bir milliyetçilik yaklaşımı arayanlara! Yeni bir milliyetçilik yaklaşımı arayanlara!
Aydın’da bir ev hanımı, aldığı bulaşık makinesinden istediği sonucu alamayınca başlattığı hukuk mücadelesini 3,5 yıl sonra kazandı. Firmayı ikna edemeyen Sevinç Üçgül, ürünün iadesi ve parasının geri verilmesi için Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtı. Bilirkişiyle makineyi incelemeye giden mahkeme başkanına bardaklarını gösteren Üçgül, "Hakime hanım, bu bardaktan siz çay içer misiniz?" dedi. Mahkeme de Üçgül'ü haklı buldu. Firma, bulaşık makinesini geri aldı, parasını Üçgül'ün hesabına yatırdı, mahkeme masraflarını da karşıladı. Dava sürecinde, makinenin yıprattığı cam bardak ve tabaklarının devamlı yenisini satın almak zorunda kalan Üçgül, firmanın centilmenlik yaparak bu masraflarını da karşılamasını istiyor.

Olay, Efeler ilçesinde meydana geldi. İki çocuk annesi Sevim Üçgül, 2011 yılında bin 440 TL’ye bir bulaşık makinesi aldı. Servisin makineyi kurmasının ardından yıkadığı tabak ve bardakların zarar gördüğünü farkeden Üçgül, servise şikayetini iletti. Kısa bir dönem içerisinde beş defa eve servis gelmesine rağmen sıkıntının giderilememesi üzerine tüketici hakem heyetine müracaat etti ve haklı bulundu.
Firma ise bu karara itiraz etti. Üçgül bunun üzerine yaklaşık 600 TL daha harcayıp Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtı. Davanın bilirkişisi de firmayı haksız buldu. Son olarak bilirkişiyle Üçgül’ün evine gelen mahkeme başkanına mat bardağı göstererek, "Bu bardaktan siz çay içer misiniz?" dedi. Bardağın halini gören hakim de Üçgül'e hak verdi. Mücadeleyi kazanan Sevinç Üçgül, yeni makinesiyle yıkadığı bardaklarla artık suyunu ve çayını gönül rahatlılığıyla içebiliyor.

Hem maddi hem manevi zarar gördüğünü, bardak ve tabakları zarar gördüğü gibi misafirlerine karşı mahçubiyet duyduğunu belirten Sevinç Üçgül, “Makinede ilk yıkamalarda bir şey yok. Makinede cam bardaklarımın ve tabaklarımın özü gitti. Yeni bardaklar aldık, hep aynı oldu. Servis geldi, sorun çözülmedi. Servisin geldiği evraklarla tüketici haklarına gittim, burada da kazandım, Evime bilirkişi geldi, makineyi inceledi, arızalı olduğuna kanaat getirdi. Yılmadım, 'Fiyat yüksek olduğu için mahkemeye gitmeniz lazım.' dedi tüketici hakları. Mahkemeye gittim. Yüklü miktarda mahkeme masrafı istediler. Bütün insanlarımız da herhalde o masrafları duyunca geri çekiliyorlar. Bence yılmayın, o masrafı vererek sonuna kadar gidin. O masrafı da verdim. Hakime hanım evime geldi bilirkişiyle birlikte, incelemesini yaptı. Bu esnada hakime hanıma bir espri yaptım. 'Bu güzel bardaklarla size bir çay ikram etsem olur mu?' diye. Hakime hanım gülümsedi. Bilirkişi de bulaşık makinesinin arızalı olduğunu söyledi. Sonuçta 3,5 yıl sonra hakkımı aldım. Dosya masraflarım dahil tüm masraflarımı aldım. Makineyi de geri aldılar ama bütün cam eşyalarım mahvoldu. Her seferinde takım aldık, attık. Camların matlığını aldı, iğrenç bir görüntü oldu. Misafirlerime onlarla çay ikram edemiyordum ama gösteriyordum. Bize, 'Siz nasıl kullanıyorsunuz?' diyorlardı. Midemiz bulana bulana üç yıl boyunca o bardakları ve tabakları kullandık. Hepsi de çöpe gitti, yeni takımlar aldım. Hakime hanıma bardakları gösterdim, bana hak verdi. Herkes de hak verdi. Bir bardak su uzattığımda misafirime, içsem mi içmesem mi diye bakıyorlardı. Aldığım para masraflarımı kurtarmıyor ama en azından hakkımı aldım.” dedi.

Editör: TE Bilisim