Yeni siyasi aktörlere veya muhataplarına duyurulur! Yeni siyasi aktörlere veya muhataplarına duyurulur!
Kolay yapılan ve ekonomik olan plastik ürünler sepetçiliği bitirdi. Saz, kamış ve buğday sapı gibi esnek dal veya liflerden örülen kulplu sepetleri yapanların sayıları yok denecek kadar azaldı.

Mersin’in Silifke ilçesinde dere yataklarında kendiliğinden yetişen hayıt ağaçlarının dallarından ördükleri sepetleri satarak geçimlerini sağlayan Durdu Karaca ve Gülşen Karaca mesleklerinin artık yok olmaya yüz tuttuğunu dile getiriyor.

Yaz mevsiminde sepet örüp satarak ailesinin geçimini sağlayan Durdu Karaca, “Yıllar öncesi, sele ve sepetler olan ilgi çoktu. Pazar alışverişlerinde olsun, evde saklanacak kuru erzaklar olsun, hatta tereyağı ve peynirler, domatesler sepetlerde saklanırdı ve uzun zaman dayanıklı kalmaktaydı. Bunun nedeni de sepetler hava almakta. Sepetçilik mesleği artık eskisi gibi kolay olmadığını ve para kazandırmıyor. Malzeme bulmakta sıkıntı çekiyoruz. Maliyeti yok, ama malzemesi de yok. Tek sermayesi sabır ve emek. Ayrıca plastikler çıkmaya başladı. Bizim işler yavaş, yavaş derken unutuldu.” dedi.

Hayıt ağacı bulmak için 'dere tepe' gezdiklerini anlatan Gülşen Karaca, ''Artık derelerde su kalmadı. Su olmadığından ağaç da yetişmiyor. Bulabildiğimiz dalları kesip getiriyoruz. Dalları temizledikten sonra sepeti örmeye başlıyoruz. Bir kişi günde 4 adet sepet örüyor. Bunların iki tanesi 10 ile 20 liraya satılıyor. Bu işten bir günde kazandığımız para 40 lira. Ancak her gün iş olmuyor. Bizim nesilden sonra bu mesleği yapan olmaz diye düşünüyorum.” diye konuştu.

Editör: TE Bilisim