Asimilasyona yatkın olan Türk'ler için bunların bir önemi var mı? Asimilasyona yatkın olan Türk'ler için bunların bir önemi var mı?
Karabük'ün tarihi konakları ile kültür turizminde ilk sırada yer alan ilçesi Safranbolu, geleneksel yöntemlerle üretilen lokumları ile de Türkiye ve dünyada isminden sıkça söz ettiriyor. Safranbolulu üreticiler, 71 yıldır geleneksel yöntemlerle ürettikleri lokumlarda hiçbir katkı maddesi kullanmıyor. Bu nedenle yenildiğinde genzi yakmayan ve ağızda hoş bir tat bırakan lokumlar, geniş bir kitle tarafından tercih edilen ürün olma özelliğini yıllardır koruyor.

Safranbolu’daki lokum üreticileri, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 12 Eylül 2013 tarihinde yayınladığı Türk Gıda Kodeksi Lokum Tebliği'ne 71 yıldır uyduklarını belirtti. Üreticiler, 1942 yılından bugüne kadar tamamen geleneksel şekilde üretilen Safranbolu lokumlarının, sadece Türk halkının değil, Avrupa, Uzakdoğu ülkeleri ve hatta Amerikalıların da damak zevklerine hitap ettiğini dile getirdi.

Safranbolu'daki ilk lokum üreticilerinden biri olan İmren Lokumları'nın 3. kuşak yöneticisi Erdinç Sezer, günümüzde dahi geleneksel üretim yöntemlerinden ödün vermediklerini ifade etti.

Safranbolu lokumlarının Türkiye ve dünyada yerinin bir başka olduğunu vurgulayan Sezer, "Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yeni yayınlanan tebliğde belirtilen 'Lokum, tanımında belirtilen çeşide has tat ve kokuda olur ve yabancı tat ve koku içermez. Çiğ nişasta tadında olamaz. Lokum elastiki yapıdadır ve dokusu ağızda yumuşak ve kaygan olarak hissedilir. Lokum üzerinde veya içinde yabancı madde bulunamaz. Lokuma geleneksel ürün olma özelliğini bozacak, ürün tanımında belirtilmeyen başka herhangi bir madde katılamaz' denilmektedir. Biz firma olarak ve bazı Safranbolu lokum üreticileri, bu tebliğde belirtilen tüm şartlara zaten 71 yıldır uymaktayız." diye konuştu.

Safranbolu lokumlarının 'ustalık yöntemi' ile üretildiğinin altını çizen Sezer, "Lokumlarımızda hiç bir katkı maddesi olmadığı gibi tüm hijyenik kurallara uyularak geleneksel olarak üretilmektedir. Katkı maddesi olmadığı için genzi hiçbir zaman yakmaz, ağızda hoş bir tat bırakır. Bundan dolayı da tüm Türkiye hatta dünya ülkelerinde de aranan bir lokumdur. Lokumlarımız ISO ve HACEPP kalite standartlarına uygun üretilmektedir. Bakır kazanlarda sadece özel olarak üretilen toz şeker, özel formül, Safranbolu’nun suyu ve hiçbir katkı maddesi olmadan 71 yıldır sürdürdüğümüz üretimimizi hiç bozdan devam ettirmenin mutluluğunu yaşıyoruz." şeklinde konuştu.

Safrantat Lokumları Kalite Kontrol Müdürü Eda Yetimoğlu ise "Safranbolu lokumunun özellikleri ve kalitesi artık tüm ülkede bilinmekte. En büyük özelliği lokuma katkı maddesi kullanılmamasıdır. Bu sebeple de yerken insanı rahatsız etmez ve boğazı yakmaz. Geniş ürün yelpazesi ile hitap ettiğimiz müşterilerimizin daima Safranbolu lokumunu tercih etmelerini sağlamak için biz lokum üreticilerinin lokumun kalitesini ve standartlarını bozmadan üretim yapması gerekmektedir. Bu koşul Safranbolu ve lokumunun gelecekte de aynı ünü koruması için şarttır. Safrantat Lokumları olarak biz üzerimize düşen görevi yerine getiriyoruz. Biz ISO ve HACEPP kalite standartlarına uygun olarak üretimimizi sürdürüyoruz. Safranbolu lokumlarına özellikle büyük kentlerden yoğun talep var. Ayrıca ilçemize gelen yerli ve yabancı turistler de lokumumuza yoğun ilgi gösteriyor." ifadelerini kullandı.

Safranbolulu lokum üreticileri, tek sıkıntılarının merdiven altında üretilen ve Safranbolu ile ilgilisi bulunmayan lokumlar olduğunu dile getirdi. Bu konuda çalışmalarını sürdürdüklerini kaydeden üreticiler, 'Safranbolu lokumu' ismini tescil ettirdiklerini söyledi.


Editör: TE Bilisim