TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken ve beraberindeki heyeti Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda kabul eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, esnaf ve sanatkarlara Ahilik geleneğinin açık ve kapalı üçer şartını hatırlattı.
Konuşmasında güncel konuları da değerlendiren Erdoğan, 7 Haziran seçimleri, yeni Anayasa, Başkanlık sisteminin zorunluluğunu anlattı, muhalefet partilerinin kendisine yönelik sözleri ile Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın faiz kararına tepki gösterdi. Erdoğan, DEAŞ’ın Ürdünlü pilotu yakarak öldürmesini kınadı, Mısır ve Suriye’deki katliama sessiz kalan Avrupa, ABD ve Rusya gibi ülkeleri eleştirdi.
Erdoğan konuşmasında 7 Haziran tarihinin bu ülkede milletin yeni Türkiye için bir irade ortaya koyma, başarılamayan yeni anayasayı başarabilmek için iradesini ortaya koyma günü olduğunu belirterek, “Niye rahatsız oluyorsunuz. Eğer milletimiz kime bu yetkiyi verecek olursa bu yetkiyi alan da diyorum anayasayı yapabilecek bir güçle alsın ki gelsin hem yeni Türkiye’nin temellerini atsın, hem de yeni anayasa ile birlikte isterse başkanlık sistemini getirir, isterse getirmez. Karar milletindir, benim değil. Sonunda 7 Haziran’da benim de sizler gibi bir tane oy hakkım var. Ben gidip bir tane oy hakkımı kullanacağım. Ben ailemin de oylarına karışamam. Kulübenin içerisine girdiği zaman nereye oy verdiğini bilebilir miyim? Bilemem.” dedi.
“BAŞKANLIK SİSTEMİNİ RAHMETLİ TÜRKEŞ DE ÖNERMİŞTİ”
Başkanlık sistemi tartışmasını, yeni ihtiyaçlar üzerine başlattığını hatırlatan Erdoğan, Türkiye’deki bu idari yapıda elbisenin Türkiye’ye dar geldiğini ve bunu aşmak gerektiğini dile getirdi. Erdoğan, “Türkiye’yi hala eskinin kriter, ölçü ve parametreleriyle değerlendirenler bu gerçeği göremiyorlar. Büyük Türkiye’yi anlamayanlar diğer pek çok mesele gibi başkanlık sistemi tartışmasından da yanlış yerde duruyor, yanlış pencereden bakıyorlar. Tartışılmasını teklif ettiğimiz başkanlık sistemi MHP’nin yıllarca savunduğu, dile getirdiği bir sistemdir. Bu görüş rahmetli Türkeş tarafından ‘tarih ve töremize uygun olarak başkanlık sistemini savunuyoruz’ diye açıkça ifade edilmiş bir sistemdir. Şimdi sırf biz önerdik diye kendi tarihlerine, törelerine ters düşmek pahasına başkanlık sistemine karşı çıkıyorlar.
Bu ülkede bir defa Milli Şef özentileri çıkmasın diye başkanlık sistemi diyorum. Bir daha vesayet odaklarından güç alarak milletin iradesinin hiçe sayılmaya kalkışılmasın diye başkanlık sistemi istiyoruz. Bu ülkede hiç kimse millete efendilik taslamayı, mürebbi edasıyla parmağını sallayarak milleti terbiye etmeyi aklından geçiremesin diye başkanlık sistemine teklif ediyoruz.” izahını yaptı.
KUZEY KORE VE AFRİKA BENZETMESİNE CEVAP
Muhalefetin Kuzey Kore’yi Afrika’yı örnek göstermesine, Kurtuluş Savaşı vermekten söz etmesine sinirlenen Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye’ye bakıp da Kuzey Kuzey Kore’yi, Afrika’yı gören anlayış her şeyden önce milli iradeye milletin tercihlerine saygısızlık yapmaktadır. Aynı şekilde savaş kelimesini telaffuz eden kişi bunu millete karşı bir savaşı ifade ettiğinin farkında bile değil. Bizi eleştiriyorlar ama aslında gönüllerindeki ifade ediyorlar. Bize diktatör diyenlerin kendi partilerinde camialarında yaşanan en küçük bir farklılığa nasıl tahammülsüz olduklarını görüyoruz. İhraç ediyorlar mı ediyorlar, niye tahammül edemiyorlar? Bizi bu şekilde eleştirenlerin Mısır’da Suriye’de, kendi halkını katleden diktatörler için ağızlarını açtığını gördünüz mü?”
TERÖRE SESSİZ KALAN ÜLKELERE TEPKİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu sözlerinin ardından DEAŞ’ın Ürdünlü pilotu yakma eylemini telin edip, lanetledi.
Pilota rahmet dilerken ailesine, Ürdün milletine baş sağlığı dileğini ileten Erdoğan, “Böyle bir vahşet olamaz, böyle bir şeyi kabullenmek mümkün değil. Bunun bizim dinimiz İslam ile yakından uzaktan alakası yoktur. Bunların da İslam’la alakası yoktur. Mısır’da 183 kişiye idam cezası verildi. Bu idam cezasını veren yargı ve onun arkasında duran darbeci yönetimi acaba batıcı ülkeler şu anda telin ediyor mu? Avrupa’da idam yasak, yok. Peki çıkın konuşun ya. Bunlara bir şeyler söyleyin aynı şekilde Amerika, çıkın bir şeyler söyleyin. Aynı şekilde Rusya, çıkın bir şeyler söyleyin. Nasıl oluyor da hiçbir suçu olmayan bu insanlar darbeye karşı çıktıkları için 183 kişi idam ediliyor. Diyorlar ki sayın cumhurbaşkanım siz bu konularda biraz sakin olsanız. Nasıl sakin olacağız.” açıklamasını yaptı.
Erdoğan sözlerine Mehmet Akif’in “Ağlarım ağlatamam, hissederim söylememem. Dili yok kalbimin ondan ne kadar bizarım” sözüne işaret ederek, “Rabbimiz, Sevgili Habibi ne diyor. Temel olarak medeniyetimizin bu noktadaki yaklaşımını alıyorum ‘ya elimizle müdahale edeceğiz, ya dilimizle müdahale edeceğiz. Bunda da muktedir değilsek kalbimizden buğz edeceğiz.” dedi.
MUHALEFETE ELEŞTİRİ
Muhalefete "Bunlar darbelerle, ara dönemlerin sisli ortamlarında iktidara gelmeye alışmışlar.” diye yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Millete müracaat ederek, milletin desteğini alarak, milletin teveccühü ile iktidara gelmek gibi bir düşünceleri, bir umutları, hayalleri yok. İstiyorlar ki Türkiye bir kitap fırlatmasıyla bir demeçle bir fiskeyle bir gecede yerle yeksan olan zayıf bir ülke olarak kalsın. Onlar da bu kaos ortamından kendileri güç devşirsin ve iktidar devşirsin. Hiç kimse kusura bakmasın o günler geçti. O Türkiye geride kaldı. Artık manşetlerle, manipülasyonlarla, lobilerle yönetilen, istikameti çizilen, geleceği belirlenen bir Türkiye yok. Türkiye’yi yönetmek, iktidar olmak mı istiyorsun, başbakan, cumhurbaşkanı olmak mı istiyorsun. Öyleyse gideceksin millete, meramını anlatacaksın, ufkunu vizyonunu ortaya koyacaksın. Eğer millet sana inanırsa, güvenirse, destek verirse, imkan sağlarsa işte o zaman gelir ne yapmak istersen onu yaparsın.”
'“DENETİM MEKANİZMALARINI KALDIRIYOR' SÖZÜ İÇİN ‘HAŞA’
Kendisi için 'Denetim mekanizmalarını kaldırıyor' sözlerine 'Haşa’ diye karşılık veren Erdoğan, ABD’deki çift kamaralı yönetim sistemini örnek vererek, “Burası çok güçlü bir denetime sahiptir. Biz çift değil, tek olsun diyoruz. Bu parlamento neye müsaade ederse başkan onu yapabilir. Ve o kadar yapabilir, müsaade etmediğini yapamaz. Sağlık reformunu biz yaptık. Başkan Sayın Obama hala sağlık reformunu yapamadı, müsaade etmedikleri için. Bizim derdimiz başka. Ama hiç olmazsa verdiği yetkiyi başkan sonuna kadar kullanabiliyor. Atananların değil seçilmişlerin daha kudretli olduğu bir yapı ortaya çıkıyor.” dedi.
“HUKUK ORTAMINDA BENİM NEFSİ MÜDAFAA HAKKIMDIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin eleştirilerine, “Anayasanın, hukukun, yasaların, sana vermediği hakkı, milletin sana teslim etmediği bir gücü hakaretle, küfürle tehditle terbiyesizlikle elde etmeye kalkarsan cevabını alırsın. Hiç kimsenin bu ülkeyi kaosa sürüklemesine, demokrasi iklimini zehirlemesine izin veremeyiz. Bu her şeyden önce cumhurbaşkanı olarak benim en başta gelen görevimdir. Ayrıca nefsi müdafaa hakkı diye de bir şey var. Bana saldıranlara, hakaret edenlere karşı gereğini yapmak öncelikle hukuk ortamında benim nefsi müdafaa hakkımdır. Aslında bunların şöyle sıkı bir ahilik dersine ihtiyacı var.” diye cevap verdi.
MERKEZ BANKASININ FAİZ KARARINA ELEŞTİRİSİNİ SÜRDÜRDÜ
“Ben tarafım” diyen Erdoğan milletin tarafında olduğunu belirterek Kırşehir ziyaretinden rahatsız olanlara önümüzdeki Cuma günü Bursa’ya ardından davet edildiği başka illere de gireceğini söyledi. Erdoğan, “Masada sadece gelen evrakları imzalayan bir cumhurbaşkanı olmayacağım dedim. Koşan, koşturan, yatırımları yerinde takip eden izleyen bir cumhurbaşkanı olacağım dedim. En doğal hakkım. Yatırımları yerinde takip etmek bu yemine aykırı mı düşüyor? Milletim adına bunu takip etmek benim görevimdir.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının sonunda Merkez Bankası’nın enflasyona karşı faiz ayarlama düşüncesine eleştirisini sürdürdü. Erdoğan, “TCMB faiz uygulaması daha iyi bir noktaya getirmemiz lazım. Enflasyon şuraya inerse faizi bir şuraya düreceğim mantığı yanlış bir mantıktır.” dedi.
Editör: TE Bilisim
