Habibe Koçak’ın annesi, et pişmeyen tencerelerinde neden sürekli mantar pişirildiğini, bir hikaye ile anlatmıştı çocuklarına; zengin aile ile fakir aile yan yana otururlardı. Zenginlerin evine pişen etler fakir ailedeki çocukların nefislerine yenilmelerine neden olunca, fakir ailenin annesi dayanmıyordu. Çocukları her et istediğinde sokaklara çıkıp vakit geçiriyor. Unutmalarını bekleyip, tekrar eve dönüyordu. Bir gün halini gören epey yaşlı köy ahalisinden biri, böyle hüzünlü dolaşmasının nedenini sorduğunda, anlattı. Yaşlı insan, et yoksa şu ağaç altındaki mantarları topla pişir yedir çocuklarına, et sanacaklardır dediğinde, fakir ailenin annesi hiç düşünmeden topladı, pişirdi mantarları. Afiyetle yedi fakir ailenin çocukları, et sanarak mantarı. Bu hikayeyle sofraya konan mantarı tadıp, tanışan Habibe Koçak (47)'ın, o günden başlamıştı mantar sevgisi.
Habibe Koçak, mantar yetiştiriciliği ile alakalı bilgi topladı. Evinin bodrum katında bile mantar yetiştirebileceğini keşfedince, Hatay Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'ne müracaat etti. Buradan aldığı mikro krediyle hayatı değişen Habibe Koçak, evinin bodrum katında oluşturduğu alana talaş, kepek ve saman karışımlarını yerleştirerek içine Kastamonu’dan getirttiği mantar tohumlarını ekti. Habibe Koçak, naylonlarla sardığı mantarların bir buçuk ay gibi kısa bir sürede filiz vermeye başladığını görünce çok heyecanlandı Habibe Koçak.
HEDEFİ İSTİRİDYE MANTARI YETİŞTİRİP AVRUPA'YA PAZARLAMAK
Çocuklarından ikisinin birkaç yıl önce evlenip, bir çocuğunun da üniversiteye gitmesinin ardından şimdi yetiştirdiği istiridye mantarından komşularına, yakınlarına ve mantar seven birkaç aileye verdiğini söyleyen Koçak’ın hedefleri arasında, işi büyütüp yurt dışında beğenilen lezzetler arasında yer alan istiridye mantarını Avrupa’ya pazarlamak.
ÇOCUK SEVGİSİ KORUYUCU AİLE YAPTI
'Gönül Elçileri Projesi' kapsamında koruyucu aile de olan Habibe Koçak, “Evde çocuklarımın gidişinin ardından boşluk oluştu. Bu boşluğu çocuklar ile yeniden doldurmam gerekiyordu. Koruyucu aile olabilmek için başvuru yaptım. Hiç tanımadığım, bilmediğim başka insanların çocuklarıydı. Bir gün Çocuk Esirgeme Kurumu'na gittim. Çocuklar geldi. Birinin adını soruyorum Ahmet diyor ama öbürü ondan önce cevap veriyor. Hani belki es geçerim de ben sormam diye. O sırada 5 yaşında bir çocuk eğildi çeşmede başını yıkadı. Başını kaldırdığında göz göze geldik. Sen şimdi çok güzel oldun dedim. Bu sözü duyan diğer çocuklar da gidip başlarını yıkadı. Sırf benden sevgi sözcüğü duyabilmek için. Çok üzüldüm. O sırada koruyucu bakıcının elinde bir bebek. Dişlerinin yarısı yok. Etrafa gülücükler saçıyor. Her kucağına almak isteyene gidiyor. 8 çocuklu bir ailede büyüdüm. Kendi çocuklarım var. Bir çocuk öyle kolay kolay kimsenin kucağına gitmez. Bu çocukların sevgiye, aile sevgisine ihtiyacı var. O gün tek çocuk için gittiğim Çocuk Esirgeme Kurumu'ndan evime iki çocuk ile döndüm. 3 çocuğum vardı şimdi 5 oldu. Okuyorlar, büyüyorlar. Eğitimlerini tamamlayacaklar. Evlenecekler. O süreçler için şimdiden hazırlanmaya başladım. Para biriktiriyorum.” diye konuştu.
HATAY’DA YILIN ANNESİ HABİBE KOÇAK
8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında düzenlenecek törenle Hatay’da “Yılın Annesi” ödülünü alacak olan Habibe Koçak, bu ödülü almaya hak kazandığını duyduğunda ilk an algılamada zorluk çektiğini söyledi. Süreci kavradığında gururlandığını anlatan Koçak “Gerçekten onur verici bir şey. Gurur verici bir şey seçilmek. Bütün kadınlar adına tabi. Ben bir anneyim, anneanneyim, babaanneyim. Ben güzel ve güçlü bir annenin yanında yetiştim. Anneler hem kadınları hem erkekleri yetiştiren, onlara güç verendir anne ve kadın. Eğer o gücü biz vermezsek erkeklerimize, onlar güçlü olamaz.” ifadelerini kullandı.
TUVAL PAHALI GELDİ, TAHTALARA YAĞLI BOYA RESİM YAPIYOR
Hataylı kadın girişimci Habibe Koçak’ın 10 parmağında 10 marifet var. Mantar yetiştiriciliği, koruyucu aile gibi vasıfları tüm zorluklarına rağmen sürdüren Koçak, ayrıca yaşadıklarını yağlı boya tablolarına resmediyor. Bir dönemler yağlı boyaların pahalı olacağı düşüncesi ile bu hobisini yapamayan Koçak, boyaların düşündüğü gibi pahalı olmadığını görünce ilgisini resme yönlendirmiş. Tuvaller pahalı olduğu için tahtaları keserek yağlı boya tablo çalışan Koçak, ilk tablolarından birinde en sevdiği mantarı resmetmiş. Ruh halini yağlı boya tablolara yansıtan Koçak, bugünlerde açılacak sergisi için hummalı bir çalışma yürütüyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla açılacak resmi sergisinde Hataylı Girişimci Habibe Koçak’ın tabloları da sergilenecek.
Editör: TE Bilisim
