Son günlerde üniversitelerde yaşanan gelişmeler adalet duygusuna sahip olan herkesin vicdanını yaralayacak bir noktaya gelmiştir.

Marmara Üniversitesi ile Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültelerinde milliyetçi-ülkücü gençlere yönelik takınılan tutumun tarafımızca kabul edilmesi asla mümkün değildir.

Üniversite yönetimlerinin siyasal konjonktürün kendilerine dayattığı, milli olan her şeye karşı olma ve milli olanı yok etme sevdası karşısında aciz kalışı gün gibi ortadadır. Yargı sürecinde suçu sabit olduğundan ceza alanlar ile masumluğu sabit olanların aynı kefede değerlendirilmesi, hatta suçsuz olanın suçu sabit olandan daha ağır cezalarla karşı karşıya bırakılmak istenmesi akıllarda soru işaretleri yaratmaktadır.

 

Gümüşhane STK’ları Ayaklandı; “Utanç Köprüsü” Gümüşhane STK’ları Ayaklandı; “Utanç Köprüsü”

Fikir özgürlüğü baskı ve yıldırmayla, milli ve manevi değerlere bağlılık şiddet ve saldırıyla ortadan kaldırılmak istenirken, üniversiteler terör örgütlerinin siyasal uzantılarının elinde oyuncak olmuşken, bu duruma sessiz kalan idareciler hayatları boyunca altından kalkamayacakları bir yanlışın içine girmekte neden ısrar etmektedirler.

Eğitim hürriyeti ellerinden alınmak istenen bu vatan evlatları, bir milletin geleceğini inşa edecek genç dimağlardır.  Onların kılına gelecek bir zarar milletin yarınına vurulmuş bir darbedir ve bizim milletimizin ayağına çakıl taşı değmesine dahi tahammüllümüz yoktur.

Hiç kimse şunu unutmasın ki, Ülkücüler Türk milletinin çelikleşmiş iradesinin somutlaşmış halidir. Süreci şimdilik temkinli ancak kararlılıkla takip ediyoruz. Üniversite yönetimlerinin bir an önce içine düştükleri bu büyük yanlıştan dönmelerini, evlatlarımızdan özür dilenerek kaybolan haklarının teslimini bekliyoruz.

Kamuoyuna saygıyla bildiririz.

Olcay KILAVUZ
Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanı

Editör: TE Bilisim