Yaşar Kemal’in cenaze namazı, öğle namazına müteakip Teşvikiye Camii’nde kılındı. Edebiyat çınarının cenazesine gelenleri cami avlusu almadı. Avluda kurulan taziye çadırında, törene gelenler Yaşar Kemal'ın eşi Ayşe Semiha Baban ve manevi oğlu Ahmet Güneştekin'e taziyelerini sundu. Törene; aralarında eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın da bulunduğu çok sayıda tanınmış isim katıldı. Askeri erkandan bir heyet de cenaze törenine gelerek aileye taziyelerini iletti. İki farklı noktaya bariyer konularak izdiham önlenmeye çalışıldı. Protokol için musalla taşının önüne ayrı bir yer açıldı. Cenazeye çok sayıda isim de çelenk gönderdi.
Önce öğle namazı kılındı, ardından cenazeye katılanlar hep birlikte saf tuttu. Cenaze namazını İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran kıldırdı. Yaran cenaze namazını kıldırdıktan sonra helallik istedi. Omuzlara alınan Yaşar Kemal’in cenazesi, dualar eşliğinde cenaze aracına götürüldü. Bu sırada çok sayıda seveni tabuta karanfil attı.
Cenazeye katılanlar, Yaşar Kemal’le ilgili duygu ve düşüncelerini şöyle dile getirdi:
Cengiz Çandar, “Dev bir insan sahneden çekilince hepimizin hayatlarına değmiş olan tanıyanlar için doldurulmaz bir boşluk. Tanımayan yok zaten. Eserlerinden herkes tanıyor zaten. Yaşar Kemal eşsiz bir insandı. Her anlamda dev bir isimdi. Fiziki manevi ruhi büyük bir boşluk oluştu.” dedi.
Can Dündar, “Böyle bir yazarımız, böyle bir ustamız oldu. Onu tanıma, onunla aynı yüzyılı paylaşma, aynı topraklara basma şansı bulduk. Bunun gururuna eriştik. Bunun gururu ile yaşayacağız. Bu topraklarda gerçeğin peşinde olup, gerçeği yazıp, haksızlığa isyan edip zor günler geçirmeyen yazar yoktur. Neredeyse toprağın kültüründe var bu. O da payını aldı. Ama dik duruşu ile her zaman bize örnek oldu. O duruşu biz de sürdürmeye gayret edeceğiz, kitaplarını okumuş bir insan olarak.” şeklinde konuştu.
Aydın Doğan, “Allah rahmet eylesin. Ülkemiz büyük bir edebiyatçıyı kaybetti. Gazetecilerin de başı sağ olsun. Biz de iyi bir gazeteciyi kaybettik. Kendisi, ‘Haberlere önem verdiğiniz kadar röportaja da değer verin’ der dururdu. Aynı meslekte olduk ama beraber çalışma imkanı bulamadık. Benim dostumdu. Babamla da dostlukları vardı. Yeri doldurulmayacak bir insan. Nur içinde yatsın.
Televizyoncu Halit Kıvanç, “Akranım arkadaşım, nur içinde yatsın.” dedi.
Orhan Pamuk, “Yaşar Kemal’in vefatı beni çok üzdü. Çok sarsıldım. Büyük bir insan. Büyük bir yazar. Çocukluğumda gençliğimde lisedeyken onun kitaplarını okurdum. Yetişkinliğimde onun arkadaşı olmaktan siyasal ve edebi arkadaşı olmaktan gurur duydum. Yalnız büyük bir yazar değildi, büyük bir insandı da. En zor şartlarda baskılar hapishaneler tehditler ölüm tehditleri olduğu zaman bile iyimserliğini hiçbir zaman kaybetmedi. Hiçbir zaman içindeki çocuğun toplumsal şartlar tarafından öldürülmesine izin vermedi. Her zaman yaratıcı ve iyimserdi. Onunla uzun yürüyüşlerimiz vardı. Yaşar Kemal büyük bir yazardı. Onun arkadaşı olmakla övünüyorum. Türkçe yaşadıkça onun romanları da yaşayacaktır.” diye konuştu.
Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara, Yaşar Kemal’in babası Sadık Gökçeli ve annesi Halime Gökçeli’nin mezarındaki topraktan getirdi. Kara, “Yaşar Kemal, doğduğu toprakları çok severdi. Biz bunun bir anlamı olarak toprak getirdik. Mezarına bu toprağı koymak istiyoruz.” dedi.
Cenazeye katılan Ermeni Patrik Vekili Aram Ateşyan: Yaşar Kemal ülkemiz ve dünya için ve bilhassa bizim cemaatimiz için de önemli bir şahıstı. Çünkü bir zamanlar Akdamar Kilisesi’nin yıkılışını engelleyen bir zattı kendisi. Bundan dolayı cemaatimiz ona minnettardır. Minnettarlığımızı sunmak için ve son yolculuğuna uğurlamak için ziyarette bulunduk. Ruhu şad olsun. Tanrı cennetine kabul etsin.” ifadelerini kullandı.
Yaşar Kemal’i uğurlamaya gelen Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim: “Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Çok üzüldüm. Ailem de çok üzüldü. Çünkü ben aileye de çok yakınım. Bütün akrabalarına da çok yakınım. Böyle insanlar çok gelmiyor. Yaşar Kemal ağabeyimiz, benim hem hemşehrim, hem yakınım, hem aile dostum. Kendimi aileden gibi hissediyorum. Sadece ülkede değil dünya çağında tanınan bir insan. Osmaniye’den çıktığı ilk günden itibaren yazdığı tüm kitaplarda dünya çapında yaklaşımları var. Kendi yöresini anlatanları da var. Ben kendi yöresini anlatanları okudum.” diye konuştu.
Editör: TE Bilisim
