BANA BAK SAYGISIZ ADAM!

BU YAZIYI SON KELİMESİNE KADAR OKUYACAKSIN!
ÇÜNKÜ DİYECEKLERİMİ SONA SAKLADIM!
Şayet edep sahibi değilsen ülkücüyüm deme!
Bu yazımı okuduktan sonra, ya adam ol, ya da bir daha ülkücülüğü ağzına alma!

BİZ OLALIM; BİR OLALIM. "MODERN VE GELENEĞİN ARASINDAKİ GERİLİMDEN," ANCAK BU YOLLA KURTULURUZ... BİZ OLALIM; BİR OLALIM. "MODERN VE GELENEĞİN ARASINDAKİ GERİLİMDEN," ANCAK BU YOLLA KURTULURUZ...

Ülkücü hayal kurar lâkin sanal âlemlerin kartondan atlarına binerek hayâli üniformalarının süsüne kapılıp, Balgat'ın fedâiliğine soyunup, elinde kılıç sandığı klavyenin tuşlarına dokunarak DARTANYALLIK taslayıp, Başbuğ zindanda iken sazıyla sözüyle Başbuğa vekâlet eden OZAN ÂRİF gibi bir yiğide, davanın çilesini çekmiş ağabeylerine karşı terbiyesizce sözler sarf edip nefsi adına ukalalık ve uşaklık yapamaz.

Ülkücü olan kişi veya kişiler asla ve asla, birilerinin köpekliğine soyunarak, bu dava uğruna serden- yardan- dünya ve içindeki nimetlerden vazgeçen ülkücü serdengeçtilerin evlerini, iş yerlerini basarak onları darp edemez.

Şayet yapar ise;
Bunun adı terbiyesizlik ve birilerine uşaklıktır!
Bunun adı Balgat'a tapınma, menfaate biat, ihanete ruhsattır ki Allah davamızı bu gibilerin şerlerinden muhafaza eylesin.

Ülkücü davanın 70 lik bir hamalı sıfatıyla, son zamanlarda ahlâk, edep, saygı ve vicdandan mahrum sözde ülkücü geçinenlere, Ülkücü Davayı bir kez daha anlatmak istedim!

Anlatacaklarıma Balgat'ta oturanlar da kulak versinler!
Çünkü anlatacaklarımı ne duydular, ne de biliyorlar!

ÜLKÜCÜ DÜŞÜNCEYE GÖRE;
Namus için savaşılır. Namus uğruna yere düşen şehadet kanlarının toprakla buluşup yoğrulmasıyla toprak vatanlaşır.
Vatanlaşan toprak artık her ülkücünün namusu olmuştur.
Bu yüzdendir ki, Türk'ün namus hamisi olan ülkücülere zarar vermek, birliğini bozmak, ülkücü büyüklere saldırmak en büyük kahpelik ve namussuzluktur.

ÖMRÜ TÜKENEN BİR ÜLKÜ HAMALI OLARAK YİNE SON KEZ HATIRLATIYORUM;
Ülkücü, edep ve irfan sahibi insandır!
Ülkücü, adamın adamı değil, davasının adamıdır!
Ülkücü, Hakk’ın ve haklının yanında, haksızın ve ihanetin karşısında olandır!

Bizler, sırf Allah rızası ve Türk milletinin ırzının, vatanı ve namusunun bekâsı demek olan ülkücü davanın selâmeti için kellemizi koltuğumuza alıp, içimiz yana kavrula haykırırken, karşımıza öyle edep fukarası insanlar çıkıyor ki, kimi hakaret ediyor, kimi fitneci diyor ve yine kimileri kendisini büyük dava adamı yerine koyarak her saldırışında kolumu kanadımı kırıp, ümidimi, şevkimi zaafa uğratıyor.

Alçaklığın en büyü ise;
OZAN ÂRİF gibi bir yiğide sövmek ve sazına- sözüne en çok ihtiyaç duyulan böylesi karanlık bir günde şevkini kırmaktır.

SİZ DEĞERLİ ARKADAŞLARIMA ÇOK ŞEY BORÇLUYUM.
Şahsıma karşı yapılan bu saldırılar karşısında siz kıymetli dava arkadaşlarım, anında bana sahip çıkıyor, yazdığınız her yorumunuzla gönlümde açılan derin yaraları anında pansuman ederek yeniden ayağa kalkıp direnmemi sağlıyorsunuz. Cümlenizden Allah razı olsun. Cümlenize selâm, sevgi ve muhabbetlerimi gönderiyorum.

ÜLKÜCÜ;
İlim, irfan, adap, edep, iman, tevazu, millî gurur, millî şuur, millî haysiyet, ahlâk millî, basiret, müsamaha, zekâ, cesaret, metanet, tahammül, ümit, heyecan, vatan ve millet sevgisi, istiklâl ve hürriyet aşkı gibi hasletlerin sahibi olarak her zaman minnet ve şükranla yad edilmesi gereken mükemmel bir insan numunesidir.

Ülkücü hayal kurar lâkin sanal âlemlerin kartondan atlarına binerek hayali üniformalarının süsüne kapılıp, BALGAT'IN FEDÂİLİĞİNE soyunarak elinde kılıç sandığı klavyenin tuşlarına dokunarak DARTANYALLIK taslayıp, ağabeylerine karşı terbiyesizce sözler sarf edip nefsi adına ükalalık yapamaz.

ÜLKÜCÜ;
Olay ve kişileri kendi nefsinin mihengine vurup değerlendirme yapmak yerine, olayları ve kişileri ülkücü davanın mihengine vurarak bir değerlendirme yapmak zorundadır, aksi; basitlik, sığlık ve nefsine uşaklıktır.....

ÜLKÜCÜ DAVA;
Tarihi, kültürel ve mânevi derinliği olan yüce bir idealin adıdır.

ÜLKÜCÜ DAVA;
Fıtrı bir hadise, insani bir tercih ve imâni bir harekettir.

ÜLKÜCÜ DAVA;
Milli, insani ve islâmi olmak üzere üç boyutludur.

ÜLKÜCÜ DAVA;
Duygu, kültür ve bilgiden ibaret üç temel kaide üzerinde yükselen fikri bir yüceliktir.

Rahmetli başbuğumuzun rahle-i tedrisinden geçmeyenlerin yüzeysel ve yetersiz kalarak kaos ve muvazaa yaratmalarının temelinde başbuğun fikirlerinden nasiplenememek yatar.
Ülkücü terbiyemizden asla ödün vermeyelim.

Ülkücü, mutlaka bir gün toprak olacağını bilir lâkin BALGAT'IN FEDAİLİĞİNE soyunup çirkefleşerek hiçbir zaman çamur olmaz.

Ülkücü, adamın adamı olmak yerine, davanın adamı olmayı yeğler.

ÜLKÜCÜLER;
Anadolu'nun dışına sürülmek istenen Türk milletine Allah'ın en büyük bir bahşıdır ve Türk milleti için denizde boğulan bir insana atılan cankurtaran simidinden farksızdır.

ÜLKÜCÜ DAVA;
Türk milletine yar ve sadık olup, onu aydınlığa çıkartacak tek milli davadır.
Bu davanın dışındaki diğer bütün fikirler karanlıktır, samimiyetsiz ve güvenilmez olup, tamamına yakını dış mahfillerin içimizdeki ileri karakollarıdır.

Sevgili ülkücüler!
Türk’ün altın nesli!
Allah yolunun yolcuları!
Millet olarak çok zor günler geçirmekteyiz!
Dışarıdan tarihi düşmanlarımız, içeriden ise kahpelerce yok edilmek isteniyoruz!

Türk milletinin tek sahibi, 
Tek sadık yâri, savunanı
Ve tek güvencesi sizlersiniz!

MHP İÇERİDEN VE DIŞARIDAN KUŞATMA ALTINDADIR!
Ne yazık ki Türk’ün direnç kalesi olan MHP, hâricen ve dâhilen kuşatılmış ve yok edilmeye çalışılıyor!
MHP’de yaşanan bu çirkin kavgada sakın onun bunu adamı, piyonu, ırgatı, taşeronu olup hak yoldan sapmayın!

Şayet duygusal davranıp Balgat'ın Türk milliyetçiliğini siyâsetten silme operasyonuna katılır, desteklerseniz, bilin ki kendi geleceğinize, ırz ve namusunuza ihanet etmiş olursunuz!

ŞUNU DA İYİ BİLESİNİZ Kİ;
MHP'ye asıl operasyon kendi içerisinden çoktan yapılmış ve MHP bünyesindeki ülkücüler acımasızca tasfiye edilmişlerdir. Mevcut tepe yönetim kadrosunun ve yıkım ekibinin bir dakika dahi görevde kalmaları ülkücü dava için eriyiş ve bitiştir!

Ülkücü davayı bitirmeyi vazife bilen ve 19 yıldan beriye hiçbir başarı gösteremeyen biri için ‘’HAREKETİN LİDERİ’’ diyerek sizleri kandırmaya çalışanlara kanmayın ve tehlikeyi çok öncelerden görüp sizleri uyarmaya çalışan ülkücü ağabeylerinize asla saldırmayın.

Ülkücü, edep ve irfan sahibi insandır!
Ülkücü, adamın adamı değil, davasının adamıdır!
Ülkücü, Hakk’ın ve haklının yanında, haksızın ve ihanetin karşısında olandır!

Bozkurtlar!
Ülkücü Gençler!
En yakınınızda bulunan Ülkü Ocaklarına koşun ve bir daha ayrılmamak kaydıyla kenetlenin!
Bilgi ve imanla donanın. Çünkü bütün bu zorlukları sizlerle, sizlerin maharetlerinizle aşacağız!

Ülkü Ocaklarında ilim tahsil edin, bilgiyle donanın, iman ehli olun!

Ocaklarda her yönüyle iyi yetişmiş olan bir ülkücü;
İman – İffet – Namus – Hayâ – Edep – İrfan – Vicdan - Ahlâk sahibi olup, kendisinin ve 80 milyon Türk insanının namusunu kıskanan haysiyet ve üstün şeref sahibi olan ve herkesin sayıp sevdiği mükemmel insan demektir.

Ülkü Ocaklarının feyzinden ve muhabbetinden nasiplenen her Türk genci; vatanı, milleti, bayrağı, ordusu ve ülkesinin bölünmez bütünlüğü üzerine, Kur’an’i, Turan’i ve Muhammed’i bir hassasiyetle titrerler!

Her ülkücü için;
Vatan, din ve namus gibi mukaddeslerimiz birbirinden ayrı düşünülmesi imkânsız üç kavramdır. Birinin yokluğunda, zaman içinde diğer ikisi de yok olmaya mahkumdur!

Vatan kavramı, en güzel ifadesini Peygamber efendimizin ‘’HUBBU’L VATAN, MİN EL– EL İMAN’’ hâdis-i şerifinde bulur.

ÜLKÜCÜ DÜŞÜNCEYE GÖRE;
Namus için savaşılır,
Namus uğruna yere düşen kanların toprakla buluşup yoğrulmasıyla toprak vatanlaşır,
Vatanlaşan toprak artık her ülkücünün namusu olmuştur.

EY ÜLKÜCÜLER!
Bu davaya zararı dokunan,
Bu davayı ikbâl kapısı olarak gören,
Bu davayı sistem karşısında acze düşüren,
Bu davayı Balgat'a hapsederek genetiği ile oynayan
Ve kendi saltanatları için, kandırdıkları gençleri rakip gördüklerine saldırtanların tamamı birden, beşikteki kız çocuklarımıza varıncaya kadar, analarımızın, bacılarımızın ırzlarının- Bekâret ve iffetlerinin azılı birer düşmanıdırlar!

Söyleyin dostlar!
Daha neyi yazayım ki?

7 Temmuz 2017
ORHAN KILIÇOĞLU


Editör: TE Bilisim