"2002 yılında 57’nci Hükûmet tarafından oluşturulan ve işsiz kalan vatandaşlarımıza işsizlik sürelerinde destek olunmasını amaçlayan İşsizlik Fonu’nun akıbeti de artık şaibeli duruma gelmiştir. Zira; Fon’dan 2002 yılından bugüne kadar yaklaşık 3,6 milyon işsiz kalan vatandaşımıza sadece 8 milyar TL ödeme yapılmasına rağmen, Fon amacı dışında bütçe uygulamalarında ve başka alanlarda kullanılmaktadır. Bu rakam 2008 yılından bu yana 12 milyar TL’yi geçmiş ve borç olarak alındığı iddia edilen tutarın geri ne şekilde ödeneceği halen açıklanmamaktadır. Fon’un 60 milyar TL’lik kısmının halen devlet iç borçlanma senetlerinde tutulması ve buradan yapılacak harcamaların belirsizliği ise tam bir muammadır. İşsizlerimizin sesinin duyulmadığı, onlara umut verilmediği yetmiyormuş gibi, onların çalışırken ödedikleri primlerle oluşan Fon’un iktidar tarafından delik deşik edilmesi, keyfiyetin her alanda sürdüğünü göstermektedir."
Ekonomik öngörülerin başarısız olduğunu, yanlış plan ve programlar nedeniyle büyüme oranlarında ivme kaybı yaşandığını aktaran Tanrıkulu, bu yüzden borçların ve işsizler ordusununun çığ gibi büyüdüğünü dile getirdi. Tanrıkulu, iktidarın devlet adabıyla bağdaşmayan davranışlar sergilediğini, geçici saltanatları uğruna milletin kazanımlarını çar çur ettiğini, bir yandan da gelecekte adalet karşısında hesap vermemek için türlü ayrımcı düzenlemeleri hayata geçirdiğini öne sürerek, diğer yandan Türkiye’ni hızla dünyadan uzaklaştığını öne sürdü. Tanrıkulu, “İktidarın neden olduğu iç ve dış siyasî risklerin yanı sıra Türkiye hızla otokrasiye gitmektedir. Tek başına tüm anayasal yetkilere hükmetme arzusu yabancı ve yerli yatırımcıları tedirgin etmekte, ülkemiz ekonomisinin ihtiyacı olan yeni yatırımlar gelmemekte, çarpık üretim modeli ile yol almaya zorlanan ekonomimiz artık her alanda teklemeye başlamıştır.” değerlendirmesinde bulundu.
‘KAMU KISA VADELİ DIŞ BORCU 18,9 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ’
Merkez Bankası verilerine göre kısa vadeli dış borçların Eylül’de 9 ay öncesine göre yüzde 1,1’lik artışla 130,7 milyar dolara yükseldiğine işaret eden Tanrıkulu, "Özel sektörün 2002 yılında 13,8 milyar dolar olan kısa vadeli dış borcu, 2014 Eylül’de 111,4 milyar dolara çıkmış durumdadır. Aynı şekilde kamunun 2002 yılında sadece 0,9 milyar dolar olan kısa vadeli dış borcu ise Eylül’de 18,9 milyar dolara yükselmiştir. Eylül itibariyle, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl ve daha az kalan kısa vadeli dış borç stoku 166,3 milyar dolardır." dedi.
TÜİK'E İŞSİZLİK ELEŞTİRİSİ
İstatistik Kurumu'nu, işsizlik seviyesini düşük göstermekle itham eden Tanrıkulu, şunları dile getirdi:
"Ekonomi yönetimindeki durum artık öyle zavallı bir hâl almıştır ki; Başbakan’a dâhi hatalı rakamlar açıklatmak göze alınmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) halen evde çalışan milyonlarca kadını, iş bulma ümidini yitiren milyonu aşan insanımızı hesaba katmadan açıkladığı Ağustos ayı işsizlik rakamları karşısında aynı ekonomi yönetimi dut yemiş bülbül rolünü oynamaktadırlar. TÜİK; istisnalar yaratarak, işsiz tanımını daraltarak işsizliği düşük göstermek için elinden geleni yapsa da iş bulamayan vatandaşımız yaşamak için mücadelesinde gerçek hayatla yüz yüzedir."
‘HER DÖRT GENCİMİZDEN BİRİ İŞSİZ’
Tanrıkulu, genç işsizlik oranına da dikkat çekerek, "Ağustos ayında mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 10,4 ile geçtiğimiz yıla göre yüzde 1,1 puan artış kaydederken, mevsimsel etkilerden arındırılmamış resmî işsizlik de aynı düzeyde artarak yüzde 10,1’e ulaşmıştır. Geniş tanımlı işsizlik oranı ise yüzde 17,1 olmuştur. Yine geniş tanımlı işsiz sayısı 5 milyon 430 bine ulaşmıştır. Yüksek öğretim mezunları arasında işsiz sayısı yeni seriye göre Şubat 2014 döneminden bu yana 255 bin kişi artarak 743 bine çıkmıştır. Gençler için (15-24 yaş) geniş tanımlı işsizlik oranı ise resmî yüzde 19,2 rakamının 9 puan üzerinde yüzde 28 seviyesinde gerçekleşmiştir. Her 4 gencimizden biri işsizdir. Bu ekonomik ve sosyal sorun önümüzdeki dönem giderek daha da büyüyecektir." ifadelerini kullandı.
CİHAN
