Acı söyleyen dostlar hep susturuldu. Lider etraflarını saran taklacılar, bugün ülkeyi krizin Arefe’sine getirdi.
Koltuk kaybetmekten korkmadan, "sorunlar bunlar efendim! bunlar bunlar yanlış!" deme yürekliliği gösterilse ve ekip halinde ifade edilip gereği yapılsa, belki bu günlere gelmezdik.
İktidar ve muhalefet maalesef fark etmez; tüm liderler taklacıları, yağcı ve yalakaları çok seviyor. Gerçeği gören ve Allah için uyaranı tasfiye ederek siyasi linç ediyorlar.
Bu kafanın iktidarı değil; tersine muhalefeti de iktidar olsa hiç bir şey fark etmez... ülkenin mantalite inkılabına ihtiyacı var. Siyaset bu kafayla çok canlar yakar. Vah ülkem, vah vah devletim, milletim, vah ki vah!
Sorunların çözümüne hiç bir ikbal hesabı yapmadan katkı yapan nice yiğitleri analar doğurdu ama o evlatları eli kolu etkisiz eleman olarak bırakan gayri milli anti demokratik sistem ülkenin önünü tıkamaya devam ediyor. Hala TV'lerde yalakalar milleti kandırmaya devam ediyor maalesef.
Dış güçler hep oldu; kıyamete kadar da olacak. Bu topraklarda asırlardır dış güçlere rağmen ayaktayız. Dış güçlere rağmen huzurlu mutlu yönetilebilir bir ülke olmak bu milletin hakkıdır!
Siyasi iktidar ya da muhalefete destek vermek ayrı; sırt üstü yatarak 'hükümete işim düşer', 'belediye'ye işim düşer' deyip yan gelerek kulak üstü yatmak, hiç kimseyi vebalden kurtarmaz.
Oy ver kardeşim... ama aklınla, fikrinle, zikrinle doğruya destek, yanlışa köstek ol; eleştir, akıl ver!
Sabri Şenel
Editör: TE Bilisim
