Seçim tarihi açıklandı, gözler YSK'da! Seçim tarihi açıklandı, gözler YSK'da!
Melih Gökçek'in Postu Kurtarma Stratejisi ve Meral Akşener / Rüstem Fırat

FETÖ'nün kumpas ve operasyon stratejileri belli.

Ele geçirmeyi hedeflediği kurumda/yapıda bulunan liyakat ehli isimleri itibarsızlaştırmak, elemek ve kendi adamlarını boşalan alanlara yerleştirmek.

MHP’de FETÖ’cü arayanlar 2011 kaset operasyonlarından sonra paraşütle genel merkeze inenlere baksın. O kaset operasyonlarıyla zaaflarından yararlanılarak partiden uzaklaştırılan isimlerin yerlerine getirilenlere baksın.

Fazla da konuşturmayın insanı.

Siz eğer MHP’de FETÖ’cüleri tespit etmesi için zamanında maklube yemiş isimleri görevlendiriyorsanız vay halinize.

NEDEN MERAL AKŞENER? Aslında herkesin bildiği bir cevap bu.

FETÖ ile bağlantısı olan herkesin işine geliyor da ondan.

Genel Merkezin işine geliyor. FETÖ operasyonlarının genel merkezden uzak tutulması hedefleniyor.

2011 sonrası partiye sızan isimlerin sessiz sedasız uzaklaştırılması için hedef saptırılıyor.

Melih Gökçek’in danışmanlığını yapanların, kız kardeşi AKP’de kendisi MHP’de olan kudretli isimlerin gidişleri maskelenirken parti içi muhalefet de örseleniyor.

17-25 Aralık sonrasında cemaat ile yakınlaşma sürecinin, şimdi kapatılan televizyonlarında sabah akşam sahne alan Ülkücülerin, televizyon kapılarında cereyan eden rezilliklerin üzeri örtülüyor.

Darbe esnasında Devlet Bahçeli’nin milletin takdirini kazanan onurlu duruşunun yara alması engelleniyor.

AKP’nin işine geliyor…

MHP’nin muhtemel imamının genel merkezden çıkması Devlet Bahçeli’nin koltuğunu sallar. Bahçeli’nin o koltukta kalması hem siyasi olarak işlerine geliyor hem de bu dönemde Ülkücülerin desteğini törpüleyecek her çeşit olasılıktan kaçınıyorlar.

Mevzuyu AKP odaklı bir tartışma olmaktan çıkartmaya çalışıyorlar. Muhalefet partilerini de konuya dâhil ederek en az zararla aradan sıyrılmaya çalışıyorlar.

Kısaca Meral Akşener’in tartışılır bir isim haline gelmesi AKP için her açıdan kazançlı bir durum.

İ. MELİH GÖKÇEK VE BENZERLERİNİ ANLAMAK.

17-25 Aralık olmuş, FETÖ ile irtibatını kesmemişsin. FETÖ, Tayyip Erdoğan’ın kellesini istemiş, sütre gerisine yatmışsın. Sessiz kalmak şöyle dursun, 17-25 Aralık sonrasında da Ankara’da tahsis ettiğin arsalarda örgüte yurt ve okul yapmaya devam etmişsin. Rezillik öyle bir hale gelmiş ki, Sabah Gazetesi 2014 yılında ilk kez AKP’li bir belediye aleyhine haber yapma ihtiyacı duymuş.

Umre, hac arkadaşının kızını Osman’ına istemiş, cemaat ile kontaklarını hısımlığa taşımaya çalışmışsın ama olmamış. Kızcağız nişanı atıp gidip cemaatin en kudretli para babalarından aynı zamanda Akın İpek’in ortağı da olan Hosta’nın oğlu ile evlenmiş.

FETÖ tek bir okuluna, yurduna Tayyip Erdoğan’ın adını vermezken, eşinin adını örgüte peşkeş çektiğin arsalardan birine kondurduğu liseye vermiş.

Pensilvanyalara kadar gidip prezantasyon sunumları yapmış, FETÖ’nun en sevdiği adam olmuşsun.

Tayyip Erdoğan seni çizmiş. Belediye seçimlerinde bir daha aday yapılmayacağın karara bağlanmış. Pensilvanya’daki dostun senin için Erdoğan’ı arayarak ricacı olmuş.

Erdoğan gibi bir siyasetçi ertesi sabah adaylığını yeniden oylatmak zorunda kalmış. Ve FETÖ sayesinde tekrar aday olabilmişsin.

Ahmet Davutoğlu döneminde Erdoğan’a bağlı kadrolar gençlik kollarına kadar tırpanlanırken, Davutoğlu’nun SETA ekibi ve Kürtçü ekip ile birlikte kurguladığı oyunda yer almışsın.

Erdoğan’ın AKP’de ve bürokraside FETÖ’yu temizleme çabalarını sekteye uğratan Davutoğlu’nun arkasında durmuşsun. Davutoğlu’nun Erdoğan’a rağmen AKP’de hazırladığı teşkilatlanmanın karargâhını kurmuşsun.

Erdoğan’ın göreve getirdiği ve yıllarca kavgalı olduğun AKP Ankara İl Teşkilatının görevden alınmasında ve Davutoğlu tarafından atanan yeni il teşkilatının yapılanmasında aktif rol üstlenmişsin.

Erdoğan’a rağmen MİT müsteşarını gaza getirip vekil adayı olmasını sağladığın kulislerde dilden dile dolaşmış.

FETÖ’cu eski öteberileri yığdığın televizyonunda FETÖ’nun üç beş bilindik ismine yapılan göstermelik operasyonları abartarak, gerçek yapılanmayı gizlemeye çalışmışsın.

Darbe girişiminde millet sokaklarda can verirken, başbakanın konvoyu kurşunlanırken, cumhurbaşkanının oteli basılırken telefonlarını kapatıp uzamışsın.

E şimdi İ. Melih Gökçek postu kurtarmak için ne yapsın?

Bu kadar çamura batmış birinin 5 Mayıs’ı gizlemek için 15 Mayıs’ı sahaya sürmesini de normal karşılamak gerek.

Bilmeyenlere tekrar hatırlatalım. Montajlanarak Akşener’in darbe ile ilişkisinin iddia edildiği o meşhur 15’i sözlerinin yer aldığı görüntülerde sayın Akşener 15 Mayıs 2016’da MHP Olağanüstü Kurultayından söz ediyor. Yani 15 Temmuz değil 15 Mayıs. Yani darbe değil MHP kurultayı.

Cehaletin hırs ve ahlak yoksunluğuyla birleştiği noktaya korku da eklenince akla hayale gelmeyecek kumpaslar ortaya çıkıyor.

Sahte delillerle paşaları hapse tıkan anlayışın neler yaptığını biliyoruz. Askeri sev sevme, fark etmez. Bu ülke hepsini gördü yaşadı. Her şeyi acıyla tecrübe etti. Susmanın, görmezden gelmenin, yalanı yalan olduğunu bile bile kabullenmenin nelere mal olduğunu canıyla, kanıyla ödedi.

Zaman görmezden gelme zamanı değil. Zaman susma zamanı değil.

Meral Akşener’i sev sevme, destekle destekleme, fark etmez. Bu rezil kafanın ülkeye bir nebze hayrı dokunacak kim varsa leşe vuran akbabalar gibi nasıl saldırdıklarını defalarca gördük.

Unutmanın zamanı değil artık.

Zaman masumu koruma, kumpas kuranlara hesap sorma zamanı.

Sahi… Meral Akşener’e kurulan bu kumpas size de FETÖ’nun aşağılık kumpaslarını hatırlatmıyor mu? Yoksa ekip aynı ekip de aldatılmaya çalışılan yine biz miyiz?

Kaynak //
http://www.gazete2023.com/dusunce-analiz/melih-gokcek-in-postu-kurtarma-stratejisi-ve-meral-aksener-rustem-firat-h52745.html

Gazete2023 

Editör: TE Bilisim