Saatler sonra enkaz altından kurtarılan bebekler Saatler sonra enkaz altından kurtarılan bebekler
 ''Bu kapsamda öncekilerin topluca tekrarı olan önerilerimiz şunlardan ibaret olacaktır: 1- Aleviliğin öncelikle nitelikli eğitim ve nitelikli kadro ihtiyacını karşılayacak “Türkiye Alevilik Araştırmaları Merkezi” devlet desteğinde kurulmalıdır.

2- Bu merkez genel bütçeden ayrılacak ödenekle desteklenmeli ve idari bakımdan özerk olmalıdır.

3- Alevi inanç önderlerinin akademik seviyede eğitilmesi için İlahiyat Fakültelerinde “Tasavvuf İlimleri Bölümü” kurulmalıdır.

4- Milli Eğitim Bakanlığınca din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinin müfredatına, doğrudan Alevi toplumunun katılımıyla şekillenmiş doğru, objektif ve bilimsel bilgiler dahil edilmelidir.

5- Bu kapsamda olmak üzere Alevi İslam inancı önderlerinden, konusunda uzman ilahiyatçılardan ve akademisyenlerden oluşan “Özel İhtisas Komisyonu” kurulmalıdır.

6- Kültür Bakanlığı ve ilgili kuruluşların işbirliği ile Alevi İslam inancının ve tarihi-kültürel şahsiyetlerinin envanteri ve külliyatı çıkarılmalı varsa yabancı dilde olanlar Türkçeye çevrilmelidir.
7- Diyanet İşleri Başkanlığı ortaya çıkacak külliyatın orijinallerine sadık kalarak yayınlanmasında istişare ve işbirliği içinde olmalıdır.

8- Alevi İslam inancını da bünyesinde temsil edecek şekilde Diyanet İşleri Başkanlığı’nda yapısal ve radikal düzenlemeye gidilmelidir.

9- Cemevi gerçeği, siyasi dürtülerden uzak, önyargılara takılmadan ve ‘Cami-Cemevi’ karşıtlığına dönüştürülmeden tam olarak kabul edilmelidir.

10- İnanç, ibadet ve kültür hayatımızın bir unsuru olan Cemevlerine devlet yardım etmeli, genel bütçeden ödenek tahsis edilmelidir. Biz, Alevi kardeşlerimizin ihtiyaç ve taleplerine günübirlik siyasetin dışında ve üstünde bir anlayışla yaklaşıyoruz. Meclis’te grupları bulunan bütün partilere bu sorunu kucaklaştırıcı ve kaynaştırıcı bir yaklaşımla çözmeleri noktasında teklifte bulunuyor ve işbirliği öneriyoruz.

Çünkü bu konu kaşınacak bir tahrik ve istismar alanı değil, bütün samimiyetimizle çözümlenmesini dilediğimiz ve canı gönülden istediğimiz gerçek milli bir kardeşlik projesidir. Konunun beklemeye, tavsamaya, zamana bırakılmaya tahammülü kalmamıştır. Geçmişin acılarını ve hatta varsa hatalarını kışkırtarak ulaşacağımız sonuç da yoktur. İki Türk hükümdarı olan Yavuz Sultan Selim ile Şah İsmail’in 500 yıllık dargınlığını onların torunları olarak bizler bitirmeliyiz. Devamlı surette geçmişin tozlu raflarında ihtilaf izi sürerek varabileceğimiz bir seviye yoktur ve olamayacaktır. Bu sorumluluk herkesindir. Milliyetçi Hareket Partisi Alevi kardeşlerimizin yararına olacak her düzenlemeye destek vermeye ve varsa başka teklifleri değerlendirmeye açıktır.''

DEVLET BAHÇELİ

Editör: TE Bilisim