Seçim tarihi açıklandı, gözler YSK'da! Seçim tarihi açıklandı, gözler YSK'da!
 MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, terör örgütlerine yol vermenin AK Parti’de alışkanlık haline geldiğini belirterek, "AKP peşmergeye koridor açmakla, PYD ve PKK’ya yardım etmektedir. Terör örgütlerinin eğitimi ve geçişi için kapıları açılan Türkiye Lübnanlaştırılacak ve komşulardaki kaos ve kargaşanın ülkemize sıçraması için davetiye çıkarılmış olacaktır." dedi.
Peşmerge için Türkiye’de açılan koridor ve Irak’ta Türkmenlere yönelik saldırılar hakkındaki yazılı basın açıklaması yapan Şefkat Çetin, Irak’taki Barzani bölgesinden Suriye’deki PYD’ye askeri yardım amacıyla Türkiye üzerinden bir koridor açılmasına izin veren Ak Parti hükümetinin tarihi bir hata yaptığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın PYD’yi bir terör örgütü olarak tanımlamasının hemen ardından, teröristlere yardım koridoru açmak tam bir ilkesizlik, ikiyüzlülük ve milleti kandırmak olduğunu söyledi.

"AKP HÜKÜMETİNİN BOYNUNDA HEP ASILI KALACAK"

"Anlaşılan AKP’de terör örgütlerine yardımcı olmak ve yol vermek bir alışkanlık haline gelmiştir." diyen MHP’li Çetin, hangi amaçla olursa olsun hiçbir yabancı askerin çizmesini basmasına müsaade edilmemesi gereken Türk vatanında Peşmerge’ye transit yol yapılmasının vebalinin Ak Parti hükümetinin boynunda hep asılı kalacağını belirtti. Çetin, son günlerde başbakan ve bakanlarının yanı sıra asıl patronları olan cumhurbaşkanı Erdoğan’ın birbiriyle çelişen açıklamalarının kafalarının karışıklığına ve bir politika etrafında uzlaşamadıklarına işaret ettiğine dikkat çekerek, şöyle devam etti: "Türkiye’nin en hayati konularında çelişen açıklamalara bakılırsa ortada bir hükümet kalmamıştır. ABD’nin baskılarıyla günde iki kere politika değiştirmek zorunda kalan AKP hükümeti, Suriye ve Irak politikalarında resmen çuvallamıştır. Türkiye’yi yönetmekten aciz hale düşen hükümet, kim dost kim düşman, hangisi terör örgütü karıştırmış vaziyettedir. ABD’nin silah ve cephane yağdırdığı PYD’ye Barzani için Türkiye’den koridor açmakla, AKP hükümeti bundan önce defalarca olduğu gibi yine ABD politikalarına teslim olmuştur."

"TÜRKİYE LÜBNANLAŞTIRILACAK"

ABD’nin Suriye’de yaptığını ise, tıpkı Irak’ın Kuzeyinde yarattığı Kürt bölgesine benzer yeni bir kurtarılmış bölge oluşturma çabası taşıdığını dile getiren MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, "Haftalardır Ayn el Arap’ta (Kobani) bütün dünyaya bir senaryo izlettirilmekte ve böylelikle IŞİD’e karşı savaşan Kürtlerin bir kurtuluş savaşı verdiği tezi zihinlere işlenmektedir. Dört parçalı Kürtlere devlet kurmayı amaçlayan küresel senaryo, Kürt grupları birbirine yardım eder hale getirmek için IŞİD’in kontrollü bir şekilde şiddet kullanmasına müsaade etmektedir. Adeta bir bilgisayar oyunu gibi basit, aleni ve kolaylıkla uyguladıkları yöntemlerle, taraflara her gerektiğinde ABD müdahale etmekte ve hatta yaptığı silah yardımı bazen yanlışlıkla IŞİD’in eline geçmektedir. Kürt gruplara eğitim vermek için İngiltere ve Almanya gibi ülkelerin sıraya girdiği bir dönemde, Tayyip Erdoğan’ın ağzından düşürmediği eğit-donat formülünün hangi amaca hizmet ettiği daha iyi anlaşılmaktadır. Enerji ve su bölgesinde oyun kuruculuğa soyunan güçlerin piyonlarını eğitmekte ve donatmakta herhangi bir sıkıntı yaşamadıkları çok açıktır. Tayyip Erdoğan’ın sunduğu eğit-donat formülü ise uzakta olduğu için maliyeti artıran Guantanamo yerine daha yakındaki Türkiye’nin kullanılması anlamına gelmektedir. Terör örgütlerinin eğitimi ve geçişi için kapıları açılan Türkiye Lübnanlaştırılacak ve komşulardaki kaos ve kargaşanın ülkemize sıçraması için davetiye çıkarılmış olacaktır." açıklamasında bulundu.

Çetin, "Türk dış politikasının Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumaya yönelik politikalar geliştirmek yerine, ayrılıkçı hareketlere destek vermesinin milli perspektiften ve çıkarlarımız açısından izahı yoktur." diye sözlerine devam etti. Diyarbakır’da Barzani’yi bizzat misafir eden Tayyip Erdoğan’ın Kürtçü hareketin hem Barzani kanadını hem de PKK ve PYD kanadını ortak hareket etmeleri noktasında teşvik ettiğine vurgu yapan Çetin, "1990’larda Irak’ta dahi birlikte hareket edemeyen iki aşiret lideri Barzani ve Talabani’yi barıştıran ve diplomatik Türk pasaportuyla dünyada dolaşıma sokan zihniyet, bugün AKP eliyle sözde Kürdistan’ın üç parçasını birleştirmek için taşları daha sıklıkla döşemektedir. AKP hükümeti iktidarını sürdürebilmek için PKK terör örgütü ile karşılıklı çıkara dayalı bir anlaşma içerisindedir. Bu anlaşmaya göre, PKK geçici olarak kan dökmekten vazgeçerek AKP’nin elini rahatlatmakta, AKP ise bölücü terörün dilediği her tavizi vermektedir." dedi.

"ÖCALAN, AKP SAYESİNDE ÖRGÜTÜNÜ DİLEDİĞİ GİBİ YÖNETECEK İMKANLARA SAHİP HALE GELDİ"

Çetin, "AKP’nin terör örgütü ile ilişki seviyesi öylesine üst düzeye çıkmıştır ki, terör elebaşının arzusu ile ardı ardına yasalar çıkarılmaktadır" diyerek, "Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ağzından öğreniyoruz ki, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını çekmek üzere İmralı’ya gönderilen bölücübaşına iki odalı ve bahçeli bir yer verilmiştir. Yıllarca barındığı Suriye’de dahi bu denli rahata ve güvenliğe sahip olmayan Bebek katili, AKP sayesinde örgütünü dilediği gibi yönetecek imkânlara sahip hale gelmekle kalmamış, doğrudan hükümete talimatlar verecek, yasa çıkartacak Güce kavuşmuştur." düşüncesini aktardı.

"BARZANİ PEŞMERGESİNE TÜRK TOPRAĞINI ÇİĞNETMEK"

Türkiye’de terör örgütünü muhatap alıp aynı masaya oturan AK Parti’nin, Irak’taki Barzani’ye, Suriye’deki Salih Müslim’e de desteğini esirgemeyerek kendi içinde tutarlı ama Türk’e ihanet eden bir politika izlediğini kaydeden MHP’li Çetin, "6-11 Ekim olaylarında yakılıp yıkılan sokaklarımız ve Bingöl’de verdiğimiz şehitlerimiz üzerinden verilen bölücü uyarının AKP hükümetini kendine getireceği ve teröre karşı verdiği tavizkar tutumundan vazgeçeceğine yönelik düşünceler ne yazık ki boşa çıkmıştır. Tam aksine AKP hükümeti bir taraftan Barzani peşmergesine Türk toprağını çiğnetmek gibi affedilemez bir hatayla, diğer taraftan Kandil-İmralı hattındaki teslimiyetini pekiştirecek yeni adımlarıyla artık topyekün bir yok oluşa doğru sürüklenmektedir. Bu ihanet sürecinin Türkiye’ye daha fazla zarar vermemesi için derhal AKP iktidarının sonlandırılması zaruri bir ihtiyaç haline gelmiştir. Bölücü Kürt hareketlerinin her geçen gün mevzi kazandığı ve kamuoyunun dikkatinin Ayn el Arap’a kilitlendiği bir dönemde, ne yazık ki Irak ve Suriye’deki Türkmenlerden kötü haberler gelmeye devam etmektedir. Irak’ın Diyale iline bağlı Karatepe kasabasında üç koldan ağır saldırılar karşısında aralarında çocukların da bulunduğu 10 Türkmen’in şehit edilmesi ve 16’sının yaralanması karşısında herhangi bir tepki gösterilmemesi son derece üzücü ve düşündürücüdür. Aylardır yüzbinlerce Türkmen’in evinden ve yurdundan edilmesine ve binlercesinin katledilmesine sessiz kalanların sadece Kürtlerin yaşadığı sıkıntılara tepki göstermesi samimiyetten uzak ve gayrı insani bir tavırdır." değerlendirmesinde bulundu.

"TÜRKMENLERİN YAŞAM HAKLARI SAĞLANMALIDIR"

Çetin sözlerini, "Bilhassa Türk dış politikasının bölgedeki Türkmenlere yönelik böylesi bir etnik körlüğe mahkûm edilmesi karşısında Milliyetçi Hareket Partisi’nin suskun kalması mümkün değildir. Mazlum olan, hakkı çiğnenen ve hayat hakkı tanınmayan Türkmenlere sahip çıkmak Türkiye’nin birinci önceliği olmalıdır. AKP hükümeti Kürt gruplara yardımda dünya ile yarışmaktan biran için kafasını kaldırarak, önce Türkiye’nin güvenliğini, ardından ise ezilen ve yok edilmek istenen Türkmenlerin yaşam haklarını sağlamalıdır." diye tamamladı.

Editör: TE Bilisim