1915 ermeni tehcirini bu yaşanan mezalimler kan gözyaşı ortaya çıkarmıştır. Bugün artık bu azınlıkların istismar için yeterince sayılarının olmadığı ülkemizde, bir taraftan misyoner faaliyetler ile yeni azınlıklar oluşturulmaya çalışılırken diğer taraftan mikro ırkçı fitne faaliyetleri için düğmeye basılmıştır. Dün Arnavutçuluk, Arapçılık, Helenizm benzeri etnik ve dini mikro ırkçılık ateşini yakanlar yeniden işbaşındadır.
Ülkemiz Osmanlı yadigarı halkların oluşturduğu aynı zamanda mazlumlar diyarıdır. Bugün birlikte et tırnak olduğumuz kardeş ve dost halklar atalarının geldikleri topraklarda yaşadıkları zulüm hala hafızalarında tazedir. Afrika, Ortadoğu, Balkan, Kafkas ve dünya mazlumlarının sığındığı son adres Ana doludur. Sadece geçmişte değil daha dün Irak’tan, Bulgaristan’dan, Çeçenistan’dan gelen kardeşlerimizle Türk milletinin asil vasfı gereği ekmeğimizi aşımızı hayatımızı paylaştık. Bu tarih boyunca hep böyle olmuştur. Bu davranış üç kıta yedi deniz hügümranı büyük devlet olmanın doğal sonucudur. Bu devlet ata yadigarı halklara kucak açarak Türk milli devleti olarak kurulmuştur. Dünyada ki milli devletler gibi benzer kurala tabi olarak kurulmuştur.
Türk milli kimliği ile kurulan devletin milli vasfı bugün insafsız uluslararası operasyonun hedefi haline getirilmiştir. Alman, Amerikan, Fransız, İtalyan ve İngiliz devletleri gibi birçok saygın ülkeler bu kimliklerini tartışmaya bile açamazken Türk devleti masada etnik bir ameliyatla karşı karşıyadır. Türk milleti ve onun devleti bu aşağılık kimlik silme hedefine maruz bırakılmıştır. Bu ülke insanları devlet ve milli kimlikleri aynı kan soy ve genden mi gelmektedir? Dünyada kabile yapıları dışında böyle bir devlet var mıdır? Bu ülkeler her türlü milli varlığını korumayı onur sayarken, Ülkemiz kendi yöneticileri eliyle ve Türk milletinin gözü önünde etnik operasyona tabi tutulmuştur. Bunun adı yıllarca besledikleri Marksist PKK terör örgütü eliyle Kürtçülüktür. Marksist bir örgüte ırkçılık yaptırmayı ancak her türlü emperyalist ülkeler becerir.
Ülkemizde sol hareketlere yıllarca halklara özgürlük adı altında faşist ırkçılık yaptırılmış ülkücüler alçakça ırkçı diye suçlanmıştır. İlginçtir bugün muhafazakar Kürt etnik kökene mensup insanların temsilcisi AKP eliyle Marksist PKK olmuştur. Irkçılık düğmesine basılarak Avrupa ve Amerika örneklerine rağmen bize Afrika kabileleri seviyesinde etnik tartışmaya maruz bırakıldık. Bu etnik cehennem kazanıdır. Bu sürecin güleni yoktur ama tüm halklar sıraya sokulmak istenmektedir. Girmek istemeyenlere fitne çıkararak etnik kaşıma, tahrik, maskeli hak ve özgürlük numaraları ile oyuna getirilmek isteniyor.
Çingenelerle Kafkas , balkan kökenli kardeşlerimize yapılan istismar ve kaşımalar “Ben Boşnak asıllı Türküm” diyerek tokat gibi sayısız cevaplar almalarına rağmen ırkçı, faşist ve etnik siyaset hız kesmeden açılım zırvalamalarına devam etmekte ısrarlıdır. Bu tezgahın sonu hüsrandır, kazananı asla yoktur. Şimdi sırasıyla akıllarına zenginlik olan hangi farklılığımız varsa kaşıyacak, kanatacak, yaralayacak ülkeyi kaos ve kargaşaya sokarak bölgeye yerleşmek istemektedirler. Özerklik federasyon bölünme tartışmaları ile bu bölgeye milletimize kan ağlatmak istemektedirler.
Türk milleti isminden rahatsız olan kim varsa cehennemin dibine gitsin. Alman, Fransız, İngiliz ismi birlik bütünlük kimlik için o ülkelerde sorun olmazken bu sömürgeci işbirlikçi kafa ile Türk kimliği ve TC silinmenin hedefi haline gelmiştir. Türk milli kimliği dünyanın en şerefli milli kimliğidir. Bunu içine sindiremeyen sorun gören hedef haline getiren çağın sömürgeci işbirlikçi kafa yapısı ile milletçe mücadelemiz sonsuza kadar sürecektir. Türk milleti adı ile devleti ile tek millet olarak tek bayrak altında ebedi olarak yaşayacaktır. Bunun bedeli ödenmiştir inşallah milletçe yeni bedeller ödemek zorunda kalmayız.
Taşeron kanlı alçaklarla mücadele edeceğine onların tasarımına teslim olmayı asla hiçbir millet evladına kimse kabul ettiremeyecektir. Darbe tartışmaları biter gerçekler elbette güneş gibi doğar! Bu ülkenin kuruluş ilkeleri, kurtuluş değerleri için gerekli bedeller bedel ödenmiştir. Kardeşlik, birlik, bütünlük gözümüzün nuru gibi korunacaktır. Bunun için her türlü bedeli ödemekten asla çekinilmeyecektir. Hiçbir saygın bağımsız ülke kendi bayrak, devlet, millet tekliği ile sorun olan hiç kimse ile muhatap olmaz. Ne yeni paçavralar istiyor nede devleti ve milleti böldürüyoruz! Bunu hayal edenler fena halde yanılacak defolup gideceklerdir.
Sabri Şenel
Editör: TE Bilisim
