Saatler sonra enkaz altından kurtarılan bebekler Saatler sonra enkaz altından kurtarılan bebekler
Merhum babam anlatmıştı şu hikayeyi: Yavuz Sultan Selim, Şam’ı fethedip orada cuma namazı kılmak için camiye girerken caminin kapısında Arapça “Sin, Şın, Kef” harflerinin yazılı olduğunu görmüş ve bu harfleri “Selim Şam’a gelecek” şeklinde yorumladıktan sonra, orada bulunan bilginlere bu yazıyı kimin yazdığını sormuş. Onlar da konuyu şöyle anlatmışlar Yavuz Selim’e:

-“Padişahım asırlar önce bu şehirde bir büyük alim varmış. Halka sürekli -Sizin taptıklarınız ayaklarımın altındadır- şeklinde vaaz yaptığı için dönemin valisi tarafından -bu adam bizim taptığımız Allah’ı ayaklarının altına alıyor- denilerek asılmış, cesedi de çöplüğe atılmıştır…”

Yavuz, hemen kendisinin Şam’a geleceğini asırlar öncesinden haber veren keramet ehli bu adamın nerede konuşma yaptığını ve cesedinin hangi çöplüğe atıldığını sorup soruşturduktan sonra alimin konuşma yaptığı yeri kazdırınca bir de ne görsün; küpler dolu hazine! Meğer alim, “Taptığınız şey ayaklarımın altındadır” derken bunu kastediyormuş. Yavuz, alimin ikinci kerametini de görünce onun cesedinin atıldığı çöplüğe bir türbe yaptırmış ve ondan sonra Şam’dan ayrılmıştır.
Babamın vaktiyle bize kaba taslak anlatmış olduğu bu hikaye, istifade ettiğimiz kaynakta da bulunmaktadır ki; kitapta bu alim kişinin 1162-1240 yılları arasında yaşayan ünlü mutasavvıf Muhyiddin-i Arabi olduğu, Yavuz Sultan Selim’in Şam’a geleceğini haber veren ünlü sözünün ise “İza dahale’s-sînü ile’ş-şın- zahara sırru Muhyiddin-Sin Şına girdiğinde Muhyiddî’nin sırrı açığa çıkar” şeklinde olduğu belirtilmektedir. Hikayenin geri kalanı ise aşağı yukarı babamın anlattığı şekildedir.

Eftal Tosun

Editör: TE Bilisim