Baba Cemil T., oğlu C.T'nin yengesini adamla kol kola görünce kriz geçirdiğini ve olayı bundan dolayı yaptığını söyledi. Yaşananları anlatan baba Cemil Türkoğlu, oğlu E.E.T'nin cezaevine girdikten sonra gelininin bütün ihtiyaçlarını karşıladıklarını ancak buna rağmen bu olayın yaşandığını, gelininin oğlunu aldatmasına bir anlam veremediğini kaydetti.
Gazetecilerin yanına Cemil Türkoğlu ile birlikte gelen C.T.'nin arkadaşı olan Orhan Gündoğdu, K.Ö ile N.T'yi uygunsuz şekilde yeğeninin gördüğünü ve kendisine söylediğini, E.E.T ve C.Tb'nin çocukluk arkadaşı olduğunu onlara söylemeden duramadığını daha sonra da bu olayın yaşandığını söyledi.
"İKİSİNİN DE İNFAZ EDİLMESİ GEREKİYORDU"
Gelini N.T'nin oğlunun açık görüş olmasına rağmen gitmemesi üzerine oğlunun kendisine zarar verdiğini ve daha sonra gelini ve babası ile görüştükten sonra oğlundan boşanmak istediğini öğrendiklerini ifade etti. Baba Cemil T., “Cezaevi’ndeki E.T.’nin babasıyım. 15-20 gün önce gelinim açık görüş varken oğlumu ziyarete gitmedi. Telefonda oğluma ‘Ben seni bıraktım, boşanma davasını açtım’ demiş. Benim çocuk o an için kendini tutamayıp kriz geçiriyor. Cezaevinde kendisini kesiyor. Cezaevi müdürü ve gardiyan tarafından moral vermesi için bize telefon açıldı. Bizi istedi, anne babası olarak. Bizde oraya gittik ve vücudunda kesikler vardı. Durumdan haberimiz olmadığını ve takip ettiğimizi söyledik. Yemeğini, ekmeğini veriyoruz. Devlet tarafından 800-900 TL para veriliyor. 1,5 milyar, ben para veriyorum. Hiçbir eksikliği yok. Çocuğunu okuturuyorum. İki çocuğundan biri okula gidiyor, hiçbir eksiği yok. Kirasına varıncaya kadar, hepsini biz üstlendik. Biz bu olayı duyunca, kızın babası ile görüştük ve bize “Biz boşanma davasını açtık, sen yoluna ben yoluma’ dediler. Bizde 15-20 günde nasıl bu karara vardı, bu kadar birbirlerini severken? Evi boşaltacağını söyledi. Devlet çocuğu kime bırakırsa, orada kalır. ‘Tamam, boşanma olabilir dedim.’ Sen kızın boşanır, düşmüşsün ev derdine. Ev kime kalır, onlar problem değil. O gün geldiler, kömürü aldılar, evi de alacaklarını söylediler. Ben her şeyi, kanuna bıraktım. Ayrılırken, cuma günü evi taşıyacaklarını söylediler. Ben o gün İstanbul’a gittim. Ben onlara ‘Evi taşıyamazsınız, savcısı var, hükümeti var’ dedim. Sonradan yaşanan olayı duydum. Biz olayı duyunca şok geçirdik. Komşularımız takip etmişler, eve sabaha karşı saat 3’te girmiş, 4’te çıkmış. 6-7 kere görmüşler, takipteymişler. Bize söylemekte istememişler. Benim oğlum arkadaşı ile beraber telefon faturasını yatırmak için çarşıya inmiş. Gezerken N.T. ile K.Ö.’yü kol kola görmüş. Onları kol kola görünce kendinden geçmiş. Çocukta ne yaptığını bilemedi. Orada ne bulduysa, birbirlerine geçirmiş. Kriz geçirmiş. Başka anlatılacak bir şey yok. Aslında bu ikisinin de infaz edilmesi gerekirdi. Bizim namusumuzu beş para etti. Kim olsa da, aynısını yapardı. Benim diyeceğim bu kadar, babası olarak.”
OLAY
Geçen cumartesi akşamı yaşanan olayda C.T, yengesi N.T ile dostu olduğu iddia edilen K.Ö yü kol kola görmüş, yengesine çevreden bulduğu sopa ve yumruk darbeleri ile bayıltmış, başka bir dükkana kaçan K.Ö'yü ise kısa süren kovalamadan sonra eline geçirdiği makasla yaralamıştı. İş yerine alınan N.T. ayıldıktan sonra kendisi için ambulans çağırıldığının söylenmesine rağmen iş yerinden uzaklaşmış, K.Ö. ise ambulansla hastaneye kaldırılmıştı. C.T'nin yengesi N.T'ye saldırması güvenlik kameralarında saniye saniye görüntülenmiş, olayı gerçekleştiren C.T. ise kaçarak uzaklaşmıştı. Makasla yaralanan K.Ö.’nün yoğun bakımda tedavisine devam edildiği ve hayati tehlikeyi atlatamadığı öğrenildi.
Editör: TE Bilisim
