Milli Kültür’den,  Milli Birliğe Milli Kültür’den, Milli Birliğe
  MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Semih Yalçın, yazdığı köşeyazılarında MHP ve Bahçeli’ yi sert bir üslupla eleştirdiğini ve intikam duygusuyla ilerlediğini söylediği Öcal Uluç’ a sert ifadeler içeren bir mektup gönderdi. İşte mektup: "Sayın Öcal Uluç; Bugünkü yazınızda MHP ve onun Lideri Devlet Bahçeli hakkında yaptığınız değerlendirmeler; objektiflik ve sağduyudan uzak, intikam amaçlı cümlelerle dolu. Siz ve kardeşiniz -hangi insiyaklarla bilemiyoruz- belki de size verilen isimlerin üzerinizde bıraktığı tesirle yıllardan beri MHP'den "hınç" ve "öç" alıyorsunuz.    Ne yazık ki babanız merhum Fuat Uluç'un size Türk milletinin düşmanlarından hınç ve öç almayı unutmamanız için verdiği adlara ve bıraktığı manevi mirasa ihanet edercesine bir tavır içerisindesiniz. İsimlerinizin size verdiği ilhamın ve yüklediği görevin ağırlığını kaldıramayıp psikolojik sapmalarla yanlış hedeflere saldıran tipler hâline geldiğiniz ortada… Bilhassa kardeşiniz Türk milliyetçiliğiyle uzaktan yakından alakası olmayan bir hayat sürdüğü gibi, kalemini de babasının kemiklerini sızlatacak şekilde kullanıyor.   10-16 yıl öncesinde yaşananları temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp tekrar kamuoyunun önüne getirmek gazetecilik değildir.

Defalarca yazılıp konuşulmuş konuları yeniden gündeme getirmekte kötü niyet aranır.    Eleştirinin de bir seviyesi ve gayesi vardır. Sizin bugün yazdıklarınız artık eleştiri olmaktan çıkmakta, düşmanlık ve gareze girmektedir.  Yazınızın satır aralarında bir CHP muhabbeti ve savunuculuğu gizlendiği gözden kaçmamaktadır. Bunu okuyucu anlamakta zorlanmayacaktır.  Yazınızda açıkça dillendirmeseniz de MHP'den, CHP adayını Meclis Başkanı seçtirmemesinin hesabını soruyorsunuz.  Bir gazeteciye kin, garez ve düşmanlık yakışmamaktadır.  Ayrıca şahsıma atfen köşenize taşıdığınız cümlelerin muhatabı siz değildiniz. Ama bu kadar alınganlık gösterdiğinize ve biz "Havada bulut var." dedikten sonra bundan size ördek imasında bulunduğumuzu çıkardığınıza göre demek ki bu sözler hedefine ulaşmış. Zira "Yarası olan gocunur." Sayın Öcal Uluç.  Bu; biraz amiyane olmakla birlikte, bir tavır veya ifadenin içeriğinde muhatabına temas eden bir yön olduğunu ortaya koymaktadır.  Bizim açıklamamızdan fevkalade gocunduğunuza ve sonra da dişlerinizi gıcırdatarak kardeşinizi savunduğunuza göre demek ki sizin de yaranız varmış.    Türk milliyetçisi olmakla övünüyorsunuz. Ama bugüne kadar sizi MHP'nin kapısından içeri girerken ve MHP'nin yıllarca verdiği onurlu mücadelede arkamızda dururken gören olmamıştır.  Bu, babanız üzerinden adını anarak istismara yeltendiğiniz merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş'in sağlığında da böyle olmuştur.  Bilhassa kardeşinizin MHP'nin 1999 yılında 57. Hükûmet döneminde iktidar ortağı olduğu günden itibaren büyük bir peşin hükümle sürekli MHP'ye bilinçli ve planlı olarak muhalefet ettiğini henüz unutmadık.  Kendinizi boşuna temize çıkarmaya çalışmayın. Sizin gibilerin yanardöner gazeteciliği sayesindedir ki bu ülkede yandaş gazeteciler türedi.  Sizin gibilerin kaypaklığı yüzündendir ki bu ülkede AKP iktidara geldi. Bu sayededir ki PKK'nın siyasi kanadı HDP, şımartıldı ve güçlendi.  Suriye'ni kuzeyinde olup bitenler sizi hiç mi uyandırmıyor? Her şeyi abartıyor, MHP'yi ve onun liderini kamu vicdanında mahkûm etmek için yalana ve hileye başvuruyorsunuz. Gazetecilik yalancılık mesleği değildir.  Oy vermediğiniz hâlde MHP'ye oy vermiş gibi gösteriyor, etrafınızda da oy veren birkaç kişi varsa bunların sayısını mübalağa sanatıyla şişirerek sahte bir pişmanlık edebiyatı yapıyorsunuz.  Yalan ve palavra edebiyatı sizin gibi eski bir gazeteciye yakışıyor mu Sayın Öcal Uluç? Madem Türk milliyetçisisiniz, Türk milliyetçiliğinin yegâne adresi olan MHP'yi yıpratma kampanyalarına neden bu kadar omuz veriyorsunuz? MHP'nin politikalarını bölücülük olarak nitelendirmek, haddini bilmezliktir. Haddinizi aşarak HDP'nin ekmeğine yağ sürdüğünüzü görmüyor musunuz?  MHP'nin tutumunu, HDP'ye oy veren insanları yok saymak olarak nitelendirmenizi de maksatlı ve kötü niyetli buluyoruz.  Herkese tekrarladık size de tekrarlayalım: MHP milyonların oylarına saygılıdır.

MHP; HDP'ye oy verenlere değil HDP'nin siyasi anlayışına, bölücü hedeflerine karşıdır.   HDP, PKK'nın siyasi kanadıdır. MHP'nin bu partinin siyaseti domine etmesine izin vermemesi, Türkiye'nin geleceği açısından büyük önem taşımaktadır.  MHP'de de Kürt kökenli çok sayıda insan vardır. MHP, milliyetçiliği etnisite üzerinden değerlendirmez. Kaç kere yazıp söyleyeceğiz. MHP ırk ayrımcılığı yapmamaktadır. MHP'nin milliyetçilik anlayışı kültür unsuruna dayanmaktadır. Türkiye'de yaşayan herkes bu ortak kültürün ve kimliğin bir parçasıdır. Türkiye'nin birlik ve bütünlüğü açısından başka çare de yoktur.  Sadece Kürt kökenli vatandaşlarımızın değil, topraklarımızda yaşayan farklı etnik kökenden herkesin bir arada ve barış içinde yaşayacağı yönetim anlayışı yalnızca MHP'de vardır. AKP dışındaki %60'lık oyun bir hedefe işaret ettiğini söylüyorsunuz. Böylece bu oranın içine bölücü terör örgütünün temsilcilerini de katarak onların meşruiyetine ve gelecek planlarına hizmet ediyorsunuz. Etnik ırkçılığın adresi olan bölücü bir partiye zımnen destek oluyorsunuz.   Siz böyle ön yargılı yazılarınızla MHP'yi ayrımcı ve bölücü göstererek belki içinizdeki öfkeyi dindirmeye çalışıyorsunuz ama aslında PKK'nın ekmeğine yağ sürüyorsunuz.  HDP'ye oy veren masum milyonların varlığı; bu partinin, PKK'nın siyasi kanadı olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz.  İmralı canisinden ve Kandil'den talimat aldıklarını bile bile MHP'nin bunlarla aynı kulvarda yürüyeceğini düşünmek için safdil olmalısınız.  Onların ellerine fırsat geçtiğinde ilk yok edecekleri kimseler, sizin gibiler olacaktır.  Kaleminizi aklın ve sağduyunun emrine vermediğiniz; böyle kindar, intikamcı bir üslup kullandığınız sürece siz eski bir gazeteci olarak övgüyü değil, yergiyi hakediyorsunuz. Siyasi çözüm, PKK'nin siyasi kanadına taviz vermek ve onların açıkça dillendirdiği "Önce özerklik, sonra bağımsızlık." taleplerine razı olmaksa biliniz ki MHP buna asla izin vermeyecektir.    

Çok üzüleceksiniz ama! MHP var oldukça da bölücü terör örgütü emellerine asla nail olamayacaktır.  MHP'nin baraj altında kalacağı iddiası ise sizin uydurmanızdır. Artık MHP, asla baraj altında kalmayacağı ve bilakis giderek yükseleceği, iktidar olacağı bir sürece girmiştir.  Hatırlarsınız… MHP; kasetlere, iftiralara, "Özel değil bunlar; genel, genel.!" diyerek ahlaksızca afişe etmelere, medyada kardeşiniz gibi eyyamcılarla onun türünden çok sayıda kalemşörün ve yandaş medyanın saldırılarına rağmen 2011 seçimlerinde %13 oranında oy almıştır.  Biliniz ki yarın seçim olsa, sizin gibi "hınç" ve "öç" alıcı gazeteci taifesinin saldırıları karşısında milletimiz; MHP'ye sahip çıkacak, bırakınız baraj altında bırakmayı, partimize daha çok teveccüh gösterecektir.    Temennimiz, bir an önce bir koalisyon hükûmetinin kurulması ve sistemin işlemesidir. Çünkü Türkiye'nin acil çözüm bekleyen sorunları vardır. Türkiye, tehlike ve tehditlerden oluşan bir çemberle kuşatılmıştır.  MHP, sizin lanse ettiğinizin aksine koalisyon görüşmeleri sürecinde uzlaşmasız tavır takınmayacak ve ilkelerinden taviz vermeden elinden geleni yapacaktır. Buna rağmen ülke bu süreç bir erken seçimle biterse çıkacak neticeyi size hatırlatacağız.  Ama babanızın ölümünden sonra geçen yıllar içinde değer aşınmasına uğradığınız için bundan mahcup olacak erdemi göstereceğinizden de şüpheliyiz."

Editör: TE Bilisim