Montrö Sözleşmesinin önemi... Montrö Sözleşmesinin önemi...
 MHP eski milletvekili Meral Akşener, partiden ihraç kararının iptal edilmesi talebiyle mahkemeye başvurdu.

Akşener, avukatı Feridun Bahşi aracılığıyla Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine başvurarak, partiden ihraç kararına ihtiyati tedbir konulmasını istedi.

Dilekçesinde, 19 Haziran 2016 tarihli MHP 6. Olağanüstü Kurultayı'na giden süreci özetleyen Akşener, değiştirilen ya da kaldırılan eski tüzük maddeleri̇ne göre işlem yapılamayacağını belirtti.

"HİÇBİR İŞLEM YAPILAMAYACAĞI ORTADA"
Akşener dilekçesinde, "Bilindiği gibi partilerin en üst ve kesin karar organının büyük kongre olduğu ve büyük kongrede alınan kararların derhal yürürlüğe girdiği, yasa ve tüzük hükmü olduğuna göre, 19.06.2016 tarihinde yapılan MHP 6. Olağanüstü Büyük Kongresinde alınan kararlarla birlikte eski tüzük maddelerinin derhal yürürlükten kaldırılıp, kabul edilen maddelerin de MHP Tüzüğü'nün 119. maddesine göre oylandığı anda ayrı ayrı ve derhal yürürlüğe girmesi mutlak bir gerçektir. 19.06.2016 tarihinden sonra, MHP 2009 Tüzüğü'nün değiştirilen maddelerine göre hiçbir işlem yapılamayacağı apaçık ortadadır." ifadelerine yer verdi.

Takip eden süreçte Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının "yetki ve görevi olmadığı halde" tüzüğün yasaya ve anayasaya aykırı olup olmadığının inceleneceğini açıkladığını öne süren Akşener, aynı başsavcılığın, 2009 Tüzüğü'ndeki "antidemokratik ve anayasaya aykırı" bir madde olan "Merkez Yönetim Kurulu, eşitlik ilkesine ve demokrasi esaslarına uygun şekilde gerek gördüğü hallerde ve yerlerde üye kayıtlarının iptaline ve yeniden yazımına karar verebilir." düzenlemesine yönelik Anayasa Mahkemesine başvurmadığını kaydetti.

HUKUKA AYKIRI
Meral Akşener, başvuru dilekçesinde, "Yürürlükten kaldırılan tüzük hükümlerine göre işlem tesisi hukuka aykırıdır. MHP Tüzüğü'nde 19.06.2016 tarihinde yürürlükten kaldırılan tüzük maddeleri yok hükmündedir, kabul edilen tüzük maddeleri de mahkeme tarafından tedbir yoluyla durdurulmuştur." görüşüne yer verdi.

Kendisinin disiplin kuruluna sevkinin de parti tüzüğüne aykırı olduğunu ileri süren Akşener, parti üyeliğinden çıkarılmasına ilişkin gerekçeli kararda, "Genel Başkanlık Makamının 11.08.2016 gün ve 2016/423 sayılı yazısı"na istinaden işlem yapıldığının belirtildiğini, ancak parti tüzüğünün 79/6 maddesinde "Merkez Yönetim Kurulu, partili bir üyenin işlediği iddia olunan suçun muhtevasını göz önüne alarak disiplin takibatının Merkez Disiplin Kurulunca yapılmasına karar verebilir." fıkrasının yer aldığına işaret etti.

Akşener, "MHP Tüzüğü'nün 47. maddesinde, Genel Başkanın görev ve yetkileri tek tek sayılmıştır. Sayılan bu görev ve yetkiler arasında, bir parti üyesinin doğrudan doğruya Merkez Disiplin Kuruluna sevki yoktur." değerlendirmesini yaptı.

MHP AVUKATI BULUT'A TEPKİ
Meral Akşener, MHP avukatı ve Merkez Disiplin Kurulu (MDK) Başkan Vekili Yücel Bulut'un da görevinden istifa etmesi gerektiğini savundu.

MHP Tüzüğü'nün 73/2 maddesinde, "Her kademedeki disiplin kurulu üyeleri, kongreler ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Parti Grubu üyelikleri hariç olmak üzere, partide başka bir organ veya kurulda görev alamazlar, partiye bir hizmet bağı ile bağlı olamazlar ve partiden herhangi bir surette gelir sağlayamazlar." hükmünün bulunduğuna dikkati çeken Akşener dilekçesinde, şunları kaydetti:

"Bu hükme göre disiplin kurullarında görev yapan bir kişi, partinin herhangi bir kurulunda veya organında görev yapamayacaktır. Eğer partinin herhangi bir organ veya kurulunda görev yapacaksa da disiplin kurulu üyeliğinden istifa etmesi gerekir. Disiplin kurulları mahkemeler gibidir. Verdikleri kararlarda bağımsız, adil ve tarafsız olmak zorundadır. Kararları yasalara yönetmeliklere ve vicdanlarına göre kimsenin etkisi altında kalmadan ve taraf tutmadan vermek zorundadır."

MDK üyesi Bulut'un tarafsız olması gerektiğini belirten Akşener, bunun aksine Bulut'un resmi sosyal medya hesabından da kendisi aleyhine ifadeler kullandığını aktardı. Akşener, bir kişinin hem davacı vekili hem de karar organı olarak görev yapamayacağını bildirdi.

"KARARA KARŞI BAŞVURULACAK HUKUKİ YOLLAR AÇIK DEĞİL"

MHP eski milletvekili Akşener, MDK tarafından kendisi hakkında verilen 8 Eylül 2016 gün ve 28 sayılı parti üyeliğinden kesin çıkarma cezası kararında, karara karşı başvuracağı hukuki yollar ve süreler açıkça gösterilmediğinden, bu kararın usulü eksiklik yönünden de esasına girilmeden iptaline karar verilmesi gerektiğini iddia etti.

Savunma i̇stem yazısında isnat edi̇len fi̇i̇l ve eylemleri̇n neler olduğu, her fi̇i̇l ve eylemi̇n tüzüğün 11. maddesini̇n hangi bendi̇ni̇ ihlal ettiğinin açıkça belirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlandığını belirten Akşener, dilekçesinde MHP Merkez Disiplin Kurulunca "haksız ve hukuksuz olarak" verilmiş bulunan 8 Eylül 2016 gün ve 28 sayılı si̇yasi̇ parti̇ üyeliğinden kesi̇n çıkarma cezasının iptaline karar verilmesini istedi.


Editör: TE Bilisim