Fransa'nın başkenti Paris'te önceki gün akşam saatlerinde Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez'in öldürülmesi ile ilgili Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) konuşan İbrahim Binici, "Ülke içerisinde Oslo benzeri bir süreç başlatıldı. Bu sürecin daha fazla ileri gitmeyip barış ile neticelendirilmesini istemeyen savaş yanlısı bazı dış istihbarat servislerinin sürece sabotajıdır. Aklıma gelen ise İsrail Mossad ve İran ajanlarıdır." ifadelerini kullandı.
Gerçekleştirilen suikastlerin asıl amacının yeşeren barış sürecine bir darbe indirmek olduğunu söyleyen Binici, "Herkes biliyor ki Türkiye Kürt sorununu eğer barış yolunu seçerek çözer ise Ortadoğu ve dünyada küresel bir güç haline gelir, siyasi ve ekonomik olarak bölgede söz sahibi olur. İşte bu sözü Türkiye’ye vermek istemeyen yabancı ülkeler, istihbarat ajanlarını kullanarak suikastları gerçekleştirmiş olabilirler. Bu ülkeler İsrail-İran olma ihtimali çok yüksek. İsrail MOSSAD ajanlarının her yerde etkinliği aynı zamanda İran’ın ise Kürt liderlere yaptığı suikastler ortada, zaten şüpheler de o yönde." dedi.
Paris’teki Kürdistan Enformasyon Merkezi (CİK) bürosunda gerçekleştirilen suikastın kesinlikle örgüt içi bir hesaplaşma olamayacağını savunan Binici, "Bunu örgüt içi bir hesaplaşma olarak göstermek yanlış olduğu gibi süreci provoke etmektir. İmralı’da yeni başlatılan bir süreci tıkamak-bozmak örgütün işine gelmeyeceği gibi ne Kürt sorunu çözer nede barış sürecine katkı sağlar. Suikastler bir sabotajdır. Herkesi barış adına suikaste kurban giden bu insanlara sahip çıkmaya davet ediyorum." şeklinde konuştu.
BDP olarak, suikastlerin Kürt sorununun çözümü ve barış sürecini sekteye uğratmasını kesinlikle istemediklerini belirten Binici, "Bu süreçte herkes elini taşın altına koymalı ve sürecin barışa giden yolunda provokasyon ve sabotaj olduğunu bilmelidir. O yüzden sağduyulu davranarak yaşanan sürece devlet-millet olarak destek vermeliyiz." dedi.
Editör: TE Bilisim
