Celal Adan, seçim çalışmaları kapsamında Kağıthane'de esnafı ziyaret etti. Esnafın sıkıntılarını dinleyen Adan, iktidarı yolsuzluklar üzerinden eleştirdi. Adan, “Türkiye'nin problemi bir sivil darbedir. Konuşanların susturulduğu, birilerin paralel diye itham edildiği... Nedir bu paralel? Yani 17-25 Aralık’ta hükümet suçüstü yakalanmasa paralel diye bir şey ortaya çıkmayacak. Neticede bir ülkenin başbakanı hırsızlık yapar yargılanır. Bakanlar yaparsa yargılanır. Nedense Türkiye’de bakanlarla ilgili yolsuzluk ortaya çıkınca, yolsuzluğu ortaya çıkaranlar darbeci oldu, diğerleri demokrasi kahramanı oldu. Dünya’da böyle bir tarif olabilir mi? Türkiye’yi yönetmek isteyenler emin olsunlar halkımız daha adaletli, demokrasiyi koruyan bugünkü sivil darbecilerden hesap soran bir Türkiye’yi ortaya çıkaracak.” diye konuştu.
Toplumun bütün kesimlerinin sindirildiğini anlatan Adan, “Bundan evvelki iktidarlar döneminde esnaf birlikleri, ticaret odaları ve sanayi odaları ekonomi ile ilgili bir kötü gidiş karşısında tavırlarını ortaya koyuyorlardı. Ancak siyasal iktidar herkesi sindirdiğini görüyoruz. Ama vatandaş sinememiş. Vatandaşlarla görüştüğümüzde gördüğümüz AK Parti İstanbul’da Türkiye’nin her yerinden daha çok oy kaybedecektir. 7 Haziranda demokrasimiz daha da güçlenecektir ve adaletli Bir Türkiye ile uyanacağız. Vatandaşın iki konuda duyarlılığı var biri demokrasi diğeri adalet. Dolayısıyla burada gördüğümüz olay, burada AK Parti’nin halkı korkuttuğunu ve STK’ları korkuttuğunu görüyoruz.” ifadelerini kullandı.
'28 ŞUBAT'TAN DAHA DESPOT BİR İKTİDAR VAR'
1980 ve 28 Şubat sürecinden daha despot bir iktidarın olduğunu vurgulayan Adan, “Tıpkı diğer seçimlerde olduğu gibi milletin duygularını istismar ediyorlar. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı AKP’li ve iktidar devam ediyor. Ama bir darbe olacakmış gibi Mısır’daki ve buradaki gelişmeleri eşleştiren bir takım aldatmacalar ortaya konuluyor. Bu büyük millet artık darbeye falan müsaade etmez. Türkiye’de darbe filan yok. Olan 17-25 Aralık’ta suçüstü yakalanmış bir siyasal iktidar var. 17-25 Aralık’tan bu güne basının üzerine giden, basını kısıtlayan, basın patronlarını tehdit eden STK’ları tehdit eden 1980 darbesinden, 28 Şubat sürecinden, 12 Mart’tan daha despot bir iktidar var. Milletimiz askeri darbelerin altından kalktı. Milletimiz bu süreçte de kendi iradesi ile bu sivil darbeyi sandığa gömecek.” şeklinde konuştu.
'DIŞ POLİTİKA İFLAS ETTİ'
Hükümetin iktidarda kalmak için korku ürettiğini belirten Adan şunları dile getirdi: “Biz iktidardan gidersek Türkiye’de istikrarsızlık olur. Bugün Dolardaki dengesizlik en büyük istikrarsızlığı sebebiyet teşkil etmektedir. Dış politikada yaptıkları hatalar istikrarsızlığı temsil etmekte. Irak ve Suriye’de dış politikanın iflas ettiği gibi çok onursuz bir şekilde Türkiye’yi temsil etmişlerdir. Alnı secde gördüğünü iddia eden bu ülkenin başbakanı hiçbir Müslüman ülkesine gidememekte. Bölücü başını siyasal iktidara ortak etmiş bir iktidar istikrarsız değildir de kim istikrarsız?”
'BASININ OLMADIĞI YERDE DEMOKRASİDEN BAHSEDİLEMEZ'
“Basının olmadığı bir ülkede demokrasiden bahsedilebilir mi?” diye soran Adan, “Cumhurbaşkanı isim vererek saldırıyor. Cumhurbaşkanı bir iş adamını nasıl karşısına alır? O zaman eğer hırsızlık yoksa bir darbe varsa bir tarafına Muammer Güler’i bir tarafına 700 dolarlık saati ile Zafer Çağlayan’ı ve Erdoğan Bayraktar’ı alsın milletten oy istesin. Niye istifa ettiler bunlar? Bu bakanlar niye listeye giremediler? Demek ki hırsızlık var.” ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilisim
