Dile getirilen itiraz şuydu: “CHP Atatürk’ün kurduğu parti ve biz de Atatürk’e gönülden bağlıyız. O halde bu ifadeleri kullanmayın!” diyorlardı.
Onların yerine örneğin, hakkında ciddi wikileaks iddiaları bulunan ve TR705 kod no.lu Amerikan Ajanı olduğu iddia edilen Sezgin Tanrıkulu CHP Genel Başkan Yardımcısı… ki kendisi PKK’lıların avukatlığını yapmıştır. İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın, meşhur meclise giren ilk PKK’lı milletvekilleri projesinin mimarıdır. CHP listesinden seçilip, sonra ayrılıkçı parti kurmuşlar ve nihayet meclisten atılmışlardır.
Bir diğer Genel Başkan Yardımcısı olan Mehmet Bekaroğlu’nun İslamcı ve Atatürk karşıtı geçmişi de cabasıdır.
Şimdi onlara bir yenisi eklendi.
Hürriyet’in haberine göre; CHP’nin Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, “PYDile kanal açılabilir” diye Amerikalardan demeç verdi. Neymiş? PYD PKK’dan farklıymış. Bak sen!
Bugünkü haberden bir bölüm şöyle:
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan’dan 10 gün sonra Amerika’ya gidiyor ve incilerini dökmeye başlıyor:
“ABD yetkilileri PYD/YPG işbirliğinin taktiksel ve geçici olduğu imajı vermeye çalışıyor. Türkiye’yi çok fazla kırmamak için bir çaba içindeler. İlişkiler en az nasıl zarar görür konusuna odaklandıklarını anlıyoruz. Biz şunu diyoruz; PYD ‘Ben PKK’yı kınıyorum ve faaliyetlerini desteklemiyorum, kesinlikle bir bağım yok’ diyorsa bu bir yol olabilir. Irak’taki Bölgesel Kürt Yönetimi PKK’yı reddettiği için onlarla ayrı bir kanal açtık. Aynı şey neden Suriye’de olmasın? Suriye halkı özerk bir yapı isterse bu, o bölgenin Türkiye ile ilişkilerini de kolaylaştırabilir ama tek bir şartla; PYD’nin PKK ile bağlarını kesmesi halinde. PYD’nin o bağı koparması mümkün. Hatırlayın Talabani ve Barzani de ‘PKK’yı kabul etmiyoruz. İşbirliği yapmıyoruz ve ofisini kapatıyoruz’ noktasına bir süreçle geldi. Halbuki ilk önceleri PKK ile Peşmerge ayrımı pek yapılmazdı.”
Konuşmasının özetinde iki husus var. İlki Barzani ile ilgili olan bölüm. Hani şu Kerkük’te Türk katliamı yapan ve onları göçe zorlayan Barzani ile… Barzani ile ilişki kurulmasını onaylıyor. Hani bu noktadan bakılınca CHP ile AKP’yi aynı düşünüyor olarak görebiliriz. Kim bilir belki de koalisyon yaparlar(!)
Diğer bölüm ise tam bir felaket. PYD ile ilişki öneriyor.
PYD’nin tüzüğünde lider olarak Abdullah Öcalan denilen bebek katili yazılı.
Amanos dağlarında bir çok askerimizin ölümüne sebebiyet veren PKK’nın Suriye koludur.
PYD tüzüğünde aynen şu yazılıdır: ““18 yaşını dolduran kişi Önder Apo’nun demokratik uygarlık çizgisine, parti programına ve yönetmeliğine inanır ve yaşamına uygular.”
İşte biz CHP’ye bu yüzden mesafeliyiz.
Genel Başkan Yardımcısının son Amerika’daki konuşması, Beyaz Saray görüşleriyle birebir benzemekte ve adeta talimat verildiği şüphesi doğurmaktadır.
Samimi Atatürkçüler bu durumdan hiç hoşnut olmazlar.
Aklı başında CHP’liler de partilerinin başından bu yönetimin gitmesi için mücadele veriyor. Ancak maalesef delege sisteminde sık sık “feodal ağalık” sistemi benzetmesi yapılan oluşumlar var. Yakın vadede düzeleceğe de benzemiyor.
(HABERALP ÖZEL HABER)
Editör: TE Bilisim
