CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP grup toplantısında milletvekillerine sesleniyor. Kemal Kılıçdaroğlu, CHP grup toplantısında çarpıcı açıklamalarda bulunuyor.

İşte Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP grup toplantısı konuşmasından satır başları:

- Bir ülkeyi vatan yapan onun için ödenen bedeldir. Bedel ödenmeyen bir kara parçasına vatan denmez. Çocuklarımız güzel günlere kavuşsun diye bedel ödedik bu topraklara. Gazi ve şehit ailelerine ödeyeceğimiz daha çok bedel var.

- Bizim tarihimizde hiçbir zaman şehitlik ve gazilik sektör olmadı. bir televizyon programına çıkıyor aylar önce şehitlik ve gazilik sektör oldu diyor Recep Tayyip Erdoğan. Nasıl bu söz senin ağzından çıkar. Ağır bedel ödeyen gazilerimiz var. Sen kalktın böyle diyorsun.

- Geçtiğimiz günlerde gazilerimize ve şehit ailelerine bir müjde verdi. Yarayı pansuman etmeye çalışıyor. Toplu taşıma araçlarından ücretsiz faydalanma hakkı getiriyoruz diyor. Kuyruklu yalan. Bir insan zaman zaman belli olayları abartabilir ama yalan söylerse olmaz. Hele başbakanın halkına yalan söylememesi lazım. Diline biber süreceğim mi diyeyim? Bu açıklamayı TV kanalları, gazeteler yayınladı, tartışmalar yapıldı. Gaziler şehit ailelerine toplu taşıma araçlarından yararlanma hakkı 1983'te verilmiş. Yeni değil yani.

- Şehit ailelerinin trenden ücretsiz yararlanmalarına da 1932 yılında karar verilmiş. Yani Mustafa Kemal Atatürk hayattayken... Hadi Atatürk'ten korkmuyorsun, Allah'tan kork. Sen önceden verilen yetkiyi nasıl şimdi veriyorum diyorsun.

- Bunların bakanları çıktı engelli kişi öğretmenlik yapamaz dedi. Erdoğan geçen gün bir müjde daha veriyor. E kaldıran sensin, getiren de sensin. İkiyüzlülüğe bakın. Kazaen biz CHP olarak böyle şey söyleseydik defalarca söylerlerdi. AKP bunları yapıyor ama söyleyen var mı tık yok. Doğruları söylemeye devam edeceğiz.

- Aynı programda diyor ki gazilerin aylığı 6 bin lira. Gazilere soralım... Bir ülkenin başbakanını düşünün, gazeteciler soruyor o da yalanlıyor. Şehit ailelerine 450 bin lira tazminat veriyoruz diyor. Hiç duymadım. Peki, bir başbakan gerçekleri neden böyle saptırır? Atılır ama bu kadar da atılmaz pes.

Demokrat Parti Yomra belediye seçimlerinde iddialı Demokrat Parti Yomra belediye seçimlerinde iddialı

- Şehit dul ve yetimlerine veya gazilere yaptığımız hizmetler yardım değildir. Bizim onlara borcumuz var. bizim onlardan isteyeceğimiz tek şey hakkını helal ettir. CHP olarak biz, gazilerimize ve şehit ailelerimize sahip çıkmak bir insanlık görevidir. Bunları CHP övünsün diye değil hesap vermek için anlatıyorum.

- Biz gaziler ve şehit ailelerimizle ilgili önergeler verdik ama onlar kabul etmedi. Gazilerimiz ısrarla söylerler, kimimizin eli ayağı yok, bir sefere mahsus bir araç ithal edelim bizden vergi almayın dedik. Haberiniz olsun AKP bu önergemizi de reddetti.

- Vatanı hizmet tertibinden aylık bağlananlar var bu çok düşük en azından asgari ücret kadar olsun dedik. Bu da reddedildi. Şehit yakınları ile gazilerin toplumsal ekonomik durumlarının iyileştirilmesi hakkında kanun teklifi verdik. Şehit ve gazişlerimizin yasası olsun dedik.  4 ay komisyonda tuttular. Genel Kurul'a indi AKP ve MHP milletvekillerinin ret oyuyla bu da kabul edilmedi.

- Gazilere ve şehit ailelerine yapılan hizmetleri lütufmuş gibi anlatmak doğru değil. Onlara borcumuz var, bu ülkenin güvenliği için bedel ödediler.

- Kolu, bacağı, gözü olmayan var. Dedik ki protez verilirken katkı payı alınmasın. Bu da reddedildi. Bu ülke için ağır bedeller ödeyen bir insana bir protez aldıramıyor musun sen? Kazan dairesinde görevli bir askerimizin kazan patlaması sonucu vücudunun yüzde 70'i yanıyor. Saç protezi alacak bunu bile alacak parası yok.

- Afyon'daki cephane patlamasında 25 askerimiz şehit oldu. Neden patladı bilen var mı? Hani suçlular bulunacaktı? Kaza diyorlardı, el bombası yere düşmüş cephanelik patlamış. Çocuk mu kandırıyorsunuz? Bu milleti enayi yerine koymak kimin görevidir? Cephanelikte usta asker el bombasının pimini çekmiş dediler bide. Doğal afet şehidi sayıldılar. Aradan geçti 4 buçuk ay hiçbir aileye 5 kuruş ödeme yapılmadı.

- Yardımı yapan sadece Mehmetçik Vakfı. Ellerinden gelse o vakfı kapatacaklar.

- Bir ülkenin Başbakanı her şeyi bilmeyebilir. Ama bir Başbakanın bilmediği konuları sorma ve öğrenme hakkı vardır. Kavramlar da böyledir. Beyefendi Mardin'e gitti, bir konuşma yaptı, "Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız" Şimdi Erdoğan'a çağrıda bulunuyorum. Cesaretin varsa, adam gibi adamsan git bu konuşmayı Rize'de yap bakalım. Açıkça söylüyorum, kafatası milliyetçiliğine, ırkçılığa kesinlikle karşıyız. Dil üzerinden, inanç üzerinden siyaset doğru değildir.

- Kafatasçılığa karşıyız desen eyvallah. "Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız" diyorsun. Kimsin sen bu yetkiyi sana kim verdi? Bunun için ne demişlerdi, bu adamı kullanın deliğe süpürmeyin. Kullanılan adamdan milliyetçi olur mu? Milliyetçilik 75 milyon yurttaşa aynı gözle bakmaktır. Bir milletin beka refleksidir. Siz nasıl kalkar böyle laf edersiniz? Milletle halk arasındaki farkı bilmez. Ama şansımıza bu ülkede Başbakanlık yapıyor.

Editör: TE Bilisim