Adil bir seçim olsun millet iradesi yok sayılmasın Adil bir seçim olsun millet iradesi yok sayılmasın

Son derece görkemli bir mitinge Akdeniz’in bu güzel kenti ev sahipliği yapmıştır. Türkiye’nin hayati gündemi olan PKK ile kol kola girilmesine karşı insanlar milli öfke vatan nidaları ile alanı inletmiştir.
Bu tepki ve haykırışları yanan yüreklerin sesini kamuoyuna duyurmakla görevli yazılı ve sözlü medya üzerine adeta ölü toprağı serpilmiş kör sağır yada umursamaz bir tavırla gelişmeleri ve tepkileri kamuoyunun gözünden kaçırmak ve manipülasyon için adeta deve kuşu olmuşlardır.
Basın hürdür sansür edilemez gelişmeleri kamuoyuna duyurarak toplumsal duyarlılık oluşturması beklenen medya bir kez daha sınıfta kalmıştır. Bu kör dilsiz sağır tavır hiç kimseyi vicdani ahlaki sorumluluktan kurtaramaz.
Herkes bu korkak ürkek bir takım akçeli bağlantılı tavırları ile suskunluğunu mazur gösteremez.Kamuoyuna eşit dürüst objektif haber ve yorumları vermekle görevli medya maalesef ülkemizde dayatma çözüm adlı çözülme sürecinin parçası haline gelmiştir.
Bu suni barış adlı tiyatronun tarafı haline gelmiştir. İnsanları aptal yerine koyarak onlardan gerçekleri gizleyerek beyin yıkama seanslarına tabi tutmak ancak korku rejimleri yada diktatörlüklerde olur.
Türk millet kendi geleceği ile ilgili kararını rahatlıkla verecek milli rüşte sahiptir. Bu millete objektif bilgi vermek ve kararlarına milli iradesine razı olmak bu ülkede siyaset kurumunun ve iktidarın boynun borcudur.
Siyaset kurumu demokrasinin evrensel kurallarına uymak ve bunu hayata geçirmekle mükelleftir. Adalet bu ülkede bir gün herkese lazım olabilir. Nalıncı keseri gibi kendine yontan kamu gücünü iktidarlarını ebedi kılmak için dayatanları sonu acıklı bir hüsrandır.
Medya üzerende oluşturulan bu korku imparatorluğu asla hayra alamet değildir. Dünya kimseye kalmaz nice iktidarlar medya patron ve mensupları şahlar padişahlar ömrünü tamamlayarak tarih olmuştur.
Herkes yaptıkları ile elbet hatırlanacaktır iyi olanlar iyi kötü olanlar kötü hatırlanacaktır. Bunu tayin ve tespit etmek zamanın tarihin görevidir. İktidarda kalmak için bu baskılar hiç kimseye bir şey kazandırmaz.
Bakın bugün 28 şubat ve tüm darbeler için utananlar yarın bu baskı dayatma ve iki yüzlü tavırlar içinde mahcup olacaklardır.Hürriyet ve özgürlük mücadelesi mutlaka insanın ve eşyanın fıtratı gereği kazanılacaktır. 
Her türlü dayatma bir gün mutlaka tarihin çöp sepetine atılacaktır.Milletin haber alma gerçekleri öğrenme hakkının önündeki tüm engeller kaldırılmalı milletin iradesi sansürsüz baskısız ortaya çıkmalı ve herkes bu milli iradeye rıza göstermelidir.
Bunu istemek beklemek hem görevimiz hem de anamızın ak sütü gibi hakkımızdır. Baskılar ve medya ambargosu MHP’nin yükselişini, gümbür gümbür gelişini asla engelleyemeyecektir.Bu gelen tek başına MHP iktidarının ayak sesleridir.
Sabri Şenel
Editör: TE Bilisim