Adil bir seçim olsun millet iradesi yok sayılmasın Adil bir seçim olsun millet iradesi yok sayılmasın
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümüyle sonuçlanan helikopter kazasıyla ilgili Genelkurmay Başkanlığı'nın radar kayıt bilgilerini vermemesinin kazanın üzerindeki sis perdesinin aralanmasına engel olduğunu ileri sürdü. Söz konusu radar kayıtlarının kozmik odalardan delillendirilmesi gerektiğini belirten Gürhan, "Bülent Arınç'a yapılacak olan bir suikast nedeniyle hemen kozmik odalara daldılar, belgeleri aldılar. Biz aynı şeyin Muhsin Başkan içinde yapılmasını istiyoruz." dedi. Gürhan, Yazıcıoğlu'nun helikopterinin düşmesini daha düne kadar hep ihmal, kaza gibi farklı şeyler düşündüklerini fakat bugün kazanın oluşuna, ihmallere, sıralama şekline bakıldığında artık bunun bir sabotaj ve suikast olduğunu gördüklerine de dikkati çekti.

BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, şüpheli helikopter kazası sonucu hayatını kaybeden BBP eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümünün 4. yılı nedeniyle Eskişehir'de düzenlenen 'Muhsin Yazıcıoğlu resim sergisi'nin açılışına katıldı. BBP Eskişehir İl Başkanı Namık Akdoğan ile birlikte serginin açılışını yapan Gürhan, Yazıcıoğlu ve 5 arkadaşının hayatını kaybettiği şüpheli helikopter kazasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

"Düne kadar hep ihmal, kaza gibi farklı şeyler düşünüyorduk. Bu konuda yüzde 50-51 şans veriyorduk. Bugün kazanın oluşuna, ihmallere, sıralama şekline bakıldığında artık bunun bir sabotaj ve suikast olduğunu görüyoruz." diyen Gürhan, artık Muhsin Yazıcıoğlu’nun şehit olduğuna inandıklarını belirterek, olaydaki somut delilleri de cumhuriyet savcılığına verdiklerini hatırlattı. Yetkililerin bu somut deliller üzerinden giderek bir takım suçluların tutuklanması yönüne gitmesi gerektiğinin altını çizen Gürhan, şöyle dedi: "Bu kapsamda en önemli konulardan biri gizli tanığın vermiş olduğu ifadeler. Hep '4 dakika radar kayıtları silindi mi, yok mu oldu?' sorusu üzerinde duruyoruz. 4 dakika radar kayıtları kayboluyor. Yine gizli tanığın ifadeleri ve bazı belgelere göre, kaza mahalline farklı aralık ve zamanlarda iki helikopter iniyor. Bunların açıklanmasını istiyoruz."

Bu zaman içerisinde bu helikopterlerin neden indiği, bu konuda ne işlem yapıldığı, parçaların neden söküldüğünün sonuçlarını almak istediklerini belirten Gürhan, ancak tüm mücadeleye rağmen bu konuda bir netice alamadıklarını, yetkili bazı kurumların geri durduğunu vurguladı.

Bu konuda Genelkurmay Başkanlığı'na büyük görev düştüğünün altını çizen Gürhan, "Buradan Genelkurmay Başkanlığı'na yeniden sesleniyoruz. Bülent Arınç'a yapılacak olan bir suikast nedeniyle hemen kozmik odalara daldılar, belgeleri aldılar. Biz diyoruz ki; Muhsin başkanın helikopterinin radar kayıtları neden silinmiş, ne oldu? Biz bunu istiyoruz. Yani ilgililerin bu odalardan radar kayıtlarını delillendirmesi gerekiyor. Bu radar kayıtlarının yetkili savcılara iletilmesi halinde Muhsin başkanın ölümünün üzerindeki sır perdesinin kalkacağına inanıyoruz." diye konuştu.

Genelkurmay Başkanlığı'ndan daha önce olayla ilgili radar kayıtlarının istediklerini fakat Genelkurmay'ın bu talepleri karşısında sadece uçuş bilgileri ile kayıtları verdiğine dikkat çeken Gürhan, "Radar kayıtları ile ilgili hiç bir cevap alamadık. Buradaki radar kayıtlarınızda yoksa, Adana'daki radar kayıtlarınızda olabilir. Farklı yerlerdeki radarların kayıtlarında olabilir. Biz bu konuda millete bir açıklama yapmakta zorlanıyoruz. Radar kayıtlarının olmaması kazanın üzerindeki sır perdesinin aralanmasını engelliyor." şeklinde konuştu.

ÇÖZÜM SÜRECİNDE VİCDANLAR DA DİKKATE ALINMALI

Türkiye’nin terör konusunda geldiği son noktayı da değerlendiren Genel Başkan Yardımcısı Gürhan, devletin bölünmez bütünlüğünü hedef alan örgütle işbirliği yapılamayacağını söyledi. “Bu bir suçtur ve milletimiz bunu unutmaz. Hafızalarına kazır ve elbet bir gün hesabını sorar.” diyen Gürhan, konunun vicdani yönünün de ele alınması gerektiğini söyledi. Gürhan şöyle devam etti: “Bir de bu işin vicdani bir suçu var. 8 bin 600 vatan evladını şehit eden bu katille yapılan görüşmeleri şehitlerin eşlerine, çocuklarına, ailelerine nasıl anlatacaklardır. Ülke bir toprak parçası değildir. Manevi değerleri vardır ve birileri bunu ele geçirmek isterse buna izin verilmez. Canı ve kanı pahasına bunu korur.”

Editör: TE Bilisim